Kürt ulusalcılarının kafasındaki bağımsız devlet modeli, aydın despotizmine dayalı, tepeden inmeci ve seçkinci bir modernleştirmeyi eksen alan tipik bir Kemalist model. Bu modelin gücünü belki biraz da resmî eğitimin Kürtler üzerindeki tortularına bağlamak lâzım. 1930 ların ideolojik kurgusunun aynısını şaşırtıcı bir benzerlikle bugünün Kürt seçkinlerinde görüyoruz. Hatta Kuva-yı Milliye edebiyatının, Kürt ulusal kurtuluş savaşı söylemini bile etkilediğini düşünüyorum. Kemalizm in yansımaları şöyle: Kürt halkı geri, dinî hurafelerin pençesinde, Aydınlanma'nın uzağındalar. Kendi hallerine bırakıldıkları zaman hemen gerici oluyorlar. Kürt halkının seçkinleri hem Kürt halkını bağımsızlığa giden yola ulaştıracak hem de bu gerilikten kurtararak modernleştirecekler. Öcalan'ın Kemalist modeli öven, laikliği bir ortak payda olarak vurgulayan sözlerinin, DTP li siyasetçiler tarafından sık sık tekrarlanması bu yüzden tesadüf değil. **
fikir yazisi olmasi munasebeti ile elestirilerin muhatabi mumtazer turkone dir.
kemalizm bir ideoloji ise pkk nin bu paradigmanin metodunu kullanmasi hic de abes degil(laiklik yaklasimi,tepeden inmeci sozde modernlesme girisimi...)
ilk olarak mumtazer turkone nin yazisi ile gundeme gelen konu ardindan ekrem dumanli nin analizleri altan tan in ard arda yayinlanan iki yazisi ile desteklendi zaman gazetesinde birbiri ardina yayinlanan tezlerle ses bulan gorus isinin ehli yazarlarca destekli bir sekilde yanki buluyor,
buyrun linkler: