Büyük adam.
Çağının idolü olmayı başarmış, nirvana grubu ile büyük işlere imza atmak istemiştir.
Mide ağrıları onun hayatın da çok derin ve kapanmayacak bi yara bırakmış.
Bazıları öldürüldüğünü bazıları intihar ettiğini söyler,
Ne olursa olsun bi çoğumuzu smells like teen spirit ile coşturan dönemin idolü olmayı başarmış bir adam o.
Yazımdaki temel değineceğim nokta, Kurt Cobain'in intiharı üzerine olan çeşitli düşünceler olacaktır. Okuğum bölümün kaynaklarınında yardımıyla Cobain'in intiharını biraz açıklamak istiyorum..
1990'ların en önemli grunge rock grubu Nirvana'ydı ve Smells Like Teen Spirit hem listelerde hem hayranların kalbinde bir numaraydı.
Kurt Cobain, tam da grubu ve kariyeri zirveye ulaştığında ve müziği tüm dünyaca kabül görmeye sevilmeye başladığında oldukça açıklayıcı bir sayfalık not yazdı:
"Uzun yıllardan beri müzik dinlemenin ve yapmanın heyecanını hissedemiyorum. Bu konuda tarif edemeyeceğim bir suçluluk hissediyorum. Örneğin, sahne arkasına gittiğimizde, ışıklar söndüğünde ve kalabalığın çılgın sesi yükseldiğinde bu beni, kalabalığın sevgisini ve hayranlığını seven ve keyfini çıkaran Freddy Mercury'i etkilediği gibi etkilemiyor. Bu tamamen takdir ettiğim ve kıskandığım bir şey. Ancak durum şu ki sizi kandıramam, hiçbirinizi. Bu hem size hem bana haksızlık olur. Numara yaparak insanları kandırmak ve çok eğleniyormuşum gibi yapmak, düşünebildiğim en büyük suçtur... Bunu takdir edebilmek için elimden gelen her şeyi denedim ve takdir ediyorum, Tanrım inanın bana ediyorum. Ama yeterli değil..." (N.Strauss, 1994 s.40)
Kurt Cobain, bu notu yazdıktan sonra cüzdanını açtı, sürücü ehliyetini çıkarıp yere fırlattı, pencerenin önüne bir sandalye çekti, oturdu, uyuşturucu aldı, av tüfeğinin namlusunu kafasına dayadı ve tetiği çekti. (N.Strauss, 1994)
Cobain günlüğüne şöyle yazmıştı, "Bu sabah uyandığında lütfen günlüğümü oku. Yazdıklarıma bak ve beni anla." (Cobain,2002)
Şimdi ise Kurt Cobain'in intiharına Freud'un Psikodinamik Teorisi ile yaklaşmaya çalışıyorum. Bu terimleri tek tek tanımlayıp yazının amacından çıkmak istemem isteyen arkadaşlar internetten rahatça bulabilir.
Freud bilinçdışı psikolojik faktörlerin kişiliğimiz üzerinde güçlü bir etkisi olduğuna inanmakla kalmayıp bu güçlerin erken çocuklukta ortaya çıktığına da inanıyordu. Yani eğer, Freud günümüzde yaşasaydı Cobain'in intihar sebebini, Kurt'ün çocukluğunu araştırarak bulmaya çalışırdı. Freud şunları bulurdu:
Kurt 8 yaşındayken annesi boşanma davası açtı ve annesi ile babası arasında bitmek bilmez bir savaş başladı. Dışa dönük ve mutlu bir çocuk olan Kurt, somurtkan ve içe dönük bir çocuğa dönüştü. Çok zayıf ve güçsüz olduğundan mahalledeki zorbalar onunla çok uğraşıyordu. Kurt gelişigüzel bir şekilde babasıyla, büyükannesi ve büyükbabasıyla, üç halası ve üç amcası ile yaşıyordu ve hiçbir yerde gerçek bir yuva veya onu sevip destek verecek birini bulamıyordu. Kurt dikkat eksikliği gibi bazı davranış problemleri geliştirdi ve hiperaktif olduğunu düşündükleri için ona Ritalin vermeye başladılar. Kendi sıkıntıları Kurt'e yetmiyormuş gibi, amcalarından iki tanesi intihar etti. Arkadaşları Kurt'ün yüzünden, üzüntüsünü ve yalnızlığını okuyabiliyordu. (Mundy 1994)
Freud'a göre; acı ve itilmişlikle dolu olan Kurt'ün çocukluğu, onun kişisel gelişimini büyük ölçüde etkilemiştir ve sonunda onu yıkan problemlere yol açmıştır.
Aslında genel olarak Kurt Cobain'in intihar etmeden önceki bazı hareketlerine cümlelerine bakacak olursak intihar edeceğini çevresindekilere söylüyordu ama çevresindekiler bu bilinçdışı düşünceleri anlayamazdı. Belkide Cobain'de bu düşünceleri anlayamıyordu. Cobain, zirveye yaklaştıkça mutsuzluğu daha da arttı. Nirvana'nın son albümünün kayıt çalışmalarının yapıldığı aylarda Kurt Cobain 'I hate myself and I want to die' adında bir şarkı yazdı. Bu, grubun Avustralya turnesinden beri, ona nasılsın diye soran insanlara cevap vermek için çok sıkça kullandığı bir cümleydi. Cobain bunun çok komik olduğunu düşünüyordu ve albümünün adı olmasını istiyordu. (Fricke 1994 s.63)
Kurt Cobain'in intiharına baktığımızda 'I hate myself and I want to die' şarkısının bir şakadan çok bir gerçek olduğunu görüyoruz. Bir müzik eleştirmeni, Cobain'in şarkı sözlerinin gerçek anlamını, komikliğin ve garipliğin altında çok zekice gizlendiğini yazmıştı. Bu sözlere göz atacak olursak:
"Everyting is my fault / I'll take all the blame" (Her şey benim kabahatim / Suçu üstleniyorum)(All Apologies)
"Monkey see monkey do / I don't know why I'd rather be dead than cool" (Maymun gibi gördüğümü taklit ediyorum / Neden cool olmaktansa ölü olmayı tercih ediyorum bilmem.)(Stay Away)
"One more special message to go / And then I'm done, then I can go home" (Son bir mesaj daha / O zaman işim tamam, o zaman eve gidebilirim. (On A Plain)
Son olarak ise, Kurt Cobain'in intihar notu problemlerinden ve iç çatışmalarından bazılarını açıklıyordu (N. Strauss, 1994 s.40):
"Fazla hassasım. Sanırım sadece yalnız olduklarında birşeylerin değerini bilebilen o narsistlerden biriyim. Hepinize yanan, bulunan midemin derinliklerinden teşekkür ederim. Sönmektense yanıp gitmek daha iyidir."
Yazımı bu şarkıyla noktalayıp teşekkürlerimi sunuyorum sözlük, umarım insanlara bu konu hakkında biraz katkım olur.
bugün 20. ölüm yıl dönümüdür. allah rahmet eylesin.
soyadımın kendisinin soyadına benzerliği sebebi ile yurt dışında ''bir akrabalığınız var mıydı'' sorusunu gülerek karşıladığım doğum günümden 3 gün önce vefat etmiş olan 20 yıl öncesinin yaşayanı bugünün ise ismi kalanı.
sözlükteki kürt düşmanlığından ötürü her görüdüğümde kürt cobain diye okuduğum solist. ulan o kadar kürtlere sayıyorsunuz ki bilinç altıma yerleşti amına koyim.
bir gün evde bir şeyler yazıp karalamaktadır ama bir türlü istediği gibi olmaz, birden ilham gelir:bir bebek. eğer bir bebek ağlarsa yanında yazabileceğini düşünür, hemen bebek aramaya kalkar ama nasıl bulabilirsin ki hemen o anda.
böyle atakları vardır, ona ilham veren şeyler, genelde insanların kaçtığı şeyler olur.
lisedeykene idolümdü bu arkadaş. sırf intihar etti karizması içün dinliyordum. kafamı sikeyim. neyse. müziği hakkında yapacağım yorum bir kısım dinleyiciyi rahatsız edeceğinden yorum yapmamayı uygun buluyorum. ayrıca en son pj 20 belgeselinde izlemiştim kendisini. burada pearl jam ve eddie vedder hakkındaki düşünceleri samimiyetsizdir.
Nedense aklıma birden Lithium şarkısı geldi ve dinledim ne zaman dinlesem bu adamı gözlerim doluyor o da bende sevilmediğimizi düşünerek yada sevilmeyerek mide ağrılarıyla yaşadık o ömrünü tüketti ben devam ediyorum naif ince sarı oğlan huzurlu uyumuyor bence üşüyor hala.
Dandik şarkıları intihar etmesiyle prim yapmış adamdır.
Bir konserinde seyircilerin üstüne atlaması başına iş açmış, iri yarı bir dinleyiciden fena dayak yemiştir.
Yine de iyi insandır, dünyayı kabul edemeyenlerden biridir.
