Allahin Kadının omuzlarina, erkeğe yüklenen yükün yarısını yuklemis olmasi, hesap gunune iman eden bir kadını rahatlatır, germez.
"2 kadınin 1 erkeğe eşit olması" diyerek sevimsiz bir tabir kullanılması, dinimize göre kadın ve erkek arasında hiçbir üstünlük farkinin olmadığı gerçeğini değiştirmez.
kimse kusura bakmasın ama, bakara 282. ayetin bir kısmının çarpıtılmasından ibarettir. ayetin sadece konu ile ilgili kısmını yazarsak: "şahitliklerine güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun. Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir."
şahitlikte geçerli olandır.
ibadet ve iman konusunda erkeklerin ya da kadınların üstünlüğü yoktur. bu konudaki üstünlük için (bkz: takva) (bkz: ihlas)
yaratan, yarattığı insanın ruhi ve biyolojik durumunu bizden daha iyi bildiği için bu durumun hikmeti o'nun yanındadır.
bize iman etmek düşer.
ayrıca başlığa konu olan ayette geçen diğer emirler neden dikkate alınmamış ki. oysa ne güzel öğütler verilmiş.
allah cc kadin ve erkegin arasina esitlik degil adalet vermistir.
zaten onemli olan da adalettir esitlik degil. kadin ve erkek yaratilis bakimindan birbirinden farklidir. esit zaten olamazlar. herseyi yaratan rab teala herseyi bildigi icin kapasite dahilinde bazi seyleri yukler. kadin ne kadar sorumluluk alabiliyorsa ona verilen sorumluluk o kadardir. erkek kadindan daha guclu bir yaratilisa sahip oldugu icin onun sorumluluklari da farklidir.
bu demek degil ki erkekler kadinlardan ustundur. tabii ki allah katinda ustun olan takvali olandir. allah katinda kadin da erkek de herseyini rabblerine borclu olan kullardir. bu sebeple kulluk vazifelerini en duzgun sekilde yerine getiren ustun olandir.
yani anlamak bu kadar zor demekki. olmayinca olmuyor...
eğer konu şahitlik ile alakalı ise; kadınların, erkeklerden daha duygusal bir yapıya sahip olmaları bu nedenle olası bir tanıklık etme durumunda suçluya merhamet edebilecekleri düşünülerek bir yerine iki kadının şahitliği aranmış olabilir. bunun dışında erkeklerin, kadınlara nispeten bir üstünlükleri olması söz konusu edilemez.
"unutursa hatırlatsın aaa bak ne kadar da yararlı hiç de eşitsizlik yok." diyerek kuaför ağzıyla savunulmaktadır. peki neden erkeğin ikinci şahide gereksinimi yok, ya o da unutursa vb sorular yanıtsızdır elbette. bir ayeti canı pahasına savunmaya çalışmak bizim müminlerin karakteristik özelliğidir. peki diğer onlarca ayet, açıkça erkek kadından üstündür diyen ayet?
O dönemin şartlarına göre diyip kendini kandırma yoludur. Kız çocuğu gömen topluma göre yadırganmayabilir fakat günümüz şartlarına göre çok saçma. Bir de kadının duygusal olması bakımından gibi şeyler yazılması işi komikleştirmekten başka bir şey değil.