bakmak ile görmeyi aynı sanan bünyenin yapabileceği bir açıklamadır.
bir örnekle konuya genişlik kazandıralım; geçmiş zamanda yaşamış bir şahıs tuvalette uyuya kalmış. (bu uyku insanın hayattan gafil olduğu andır) uyukladığı sırada uykununda verdiği sersemlikle kıçını silerken elini kaşınan gözünede sürmüş. yüzünün gözünün bok içinde kaldığını fark edemiyen bu şahıs tuvaletten çıktıktan sonra dünya hakikaten boktan ibaretmiş diye kendisini avutmaya başlamış. insanlar böyledir. kedi'nin uzanamayacağı ciğere mındar demesi gibi, kendisini aşan konulara hep bir bok atma hevesi taşır. bilmezki, bok onun gözündedir.
(bkz: nasıl bakarsan öyle görürsün)
islamın da bozulduğunu gösterecek durum. fakat diğer dinler bozulmuş islam bozulmamıştır. çünkü insanlığın son kurtuluşu islamdır. eğer kuran'a çelişiyor dersek allah'a inanmanın bir manası kalmamış demektir. bu da boşuna yaşadığımızın göstergesidir ki hiçbir şey boşuna değildir. zaten ortada öne sürüldüğü gibi bir çelişki söz konusu değildir.
bahsedilen ayetler aynı şeyleri tekrarlamış. yani bir çelişki yok aksine uyum var. insanların yaradılışıyla ilgili olan ayetlerde ise çelişmemesi için illa tek bir maddeden yaratılmamız gerekmesi saçma. spermden yaratır çünkü sperm olmasa insan meydana gelmez. çamurdan yaratır çünkü toprak ten rengini temsil eder. sudan yaratır çünkü vücudumuzun çoğunluğu sudan meydana gelmiştir. e hani çelişki diyorduk?
bu çelişkilerden ziyade bir de kuranda bazı ayetler allah tarafından değil bizzat peygamber tarafından söylenmiş ve kuranın içine konulmuştur. buna ispat olarak 2-3 ayet gösterilebilir.
Hud suresi 2 ayet : şöyle ki, Allah tan başkasına kul olmayın! Ben size o nun tarafından müjdelemek ve uyarmak için gönderilmiş bir peygamberim!
Zariyat 50-51. ayetler :
50. o halde hemen Allaha kaçın; haberiniz olsun ki, ben size ondan gelen açık bir uyarıcıyım.
51. Allah la beraber başka bir tanrı uydurmayın; haberiniz olsun ki ben size ondan gelen açık bir uyarıcıyım.
google da biraz araştırma yaparak çok daha fazlasını görebilirsiniz.
arapçası değil de çevirilerinin günümüze kadar değiştiğini düşünürsek bu kitabın,gayet olabilitesi yüksek bir durumdur. nitekim her çeviren kendi anladığı şekilde çevirmiştir.
ancak şu da unutulmamalıdır ki;
yorumlamalar dışında, çelişmenin aksine özünde bütün bir kitaptır..
nisa suresinde geçen miras hesabıda tam çıkmıyomuş.
ama en babası yine nisa suresinde geçen ; evli kadınlarda size haram kılındı savaşta esir aldıklarınız hariç.. diye devam eden savasta esir aldıgımız evli kadın helal mi oluyo.
bu çelişkiler ayetlerle sabittir ve herkesin göreceği anlayacağı kadar açık seçiktir !
kuranda bazı ayetler birbiriyle çelişmektedir. bu ayetleri allah ın söylediğini düşündüğümüzde aslında allah kendi söyledikleriyle çelişmektedir. buna bir kaç örnek verecek olursak ;
Enam suresi 108. ayet : Allah'tan başkasına tapanlara (ve putlarına) sövmeyin; sonra onlar da bilmeyerek Allah'a söverler. Böylece biz her ümmete kendi işlerini cazip gösterdik. Sonunda dönüşleri Rablerinedir. Artık O ne yaptıklarını kendilerine bildirecektir.
diğer bir ayette ise ;
Bakara suresi 171. ayet : kafirlerin durumu, sadece çobanın bağırıp çağırmasını işiten hayvanların durumuna benzer. Çünkü onlar sağırlar, dilsizler ve körlerdir. Bu sebeple düşünmezler
denmektedir.
bazı ayetlerde ise insanın yaratılmasıyla ilgili türlü çelişkiler mevcuttur.
Nur suresi 45 ayet : Allah bütün canlıları sudan yarattı. işte bunlardan bir kısmı karnı üzerinde sürünür, kimi iki ayak üzerinde yürür, kimisi dört ayak üzerinde yürür. Allah dilediğini yaratır. Çünkü Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir
Hicr suresi 26. ayet : Andolsun, biz insanı kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş bir balçıktan yarattık