küçükken fazla susam sokağı izlemekten ileri gelen bi rahatsızlıktı benim için.gecenin bi yarsı uyanıp ben kurabiye canavarıyım diye 1tane kurabiye yedikten sonra tekrar uykuya devam eden bir çocuk için taa eskilere götüren başlık...
susam sokağının popülerlikte kurbağa kermitle yarışan karakteridir. yayınlandığı dönem büyümekte olan çocuklara kurabiyeyi sevdirmiştir. hangi şekildeki kurabiye daha lezzetli , kurabiye nasıl yenmeli gibi testler yapan bu karakter , testlerin başlarken takındığı bilimsel tavrı testlerin sonuna doğru kaybetmektedir...ayrıca o dönem çizgi film karakterlerinin en kötü hali şimdiki kıytırık çizgi filmlerden kat kat daha iyidir.
susam sokağının en bomba karakteri. hele kafasını sallarken gözünün oynaması beni benden alır. evet çocuklar dünyadaki en güzel yiyecek nedir, tabiki kurabiiiye.
bu yaratık bir bölümde kütüphaneye girer ve diyalog başlar
-bana kurabiye ile ilgili bir kitap, bir de süt.
+kitap bulabilirsiniz ama süt yok.
-bana kurabiye ile ilgili bir kitap, bir de muzlu süt.
+...
Küçükken kendisini Edi ve Büdü'den daha çok sevdiğim söylenemezdi ama şimdi o mavi renkli, gözleri fıldır fıldır dönen canavarı özlüyorum çünkü şu an televizyonlarda seyrettiğimiz saçma sapan programlardan çok daha iyiydi Susam Sokagı:/
kütüphaneye gittiğinde
- iyi günler bana bi kutu kurabiye lütfen
- hmm bu imkansız cünkü burası bir kütüphane burda sadece kitap bulunur
- anlıyorum ozamaaan.. bana bi kutu kurabiye bi bardak da süt
- bakın anlamıyorsunuz burası bi kütüphane ve burada sadece kitap bulunuuuuuuur1
- tamam.. tamam sakin olun. anladım. ozaman banaaa kurabiyeler hakkında bi kitap verin
- eveet kurabiyeler hakkında bi kitaaap. güzeeeel. işte bu olabilir
- evet. bi bardak da süt
- hrrr
diyaloğu ile yıllardır aklımdan cıkmayan mavi tüylü tek kaşlı sevgi yumağı
küçükken annemle seyrederken ısırdığı kurabiyelerin yere döküldüğünü görünce "anne kurabiyelerin hepsi yere dökülüyor baksana" diye serzenişte bulundum kahraman. niye böyle bir dikkat içerisine girmişim onu bilmiyorum. eğlendirici bir şey bile dikkate almışım ya afferin bana (bkz: adam olacak çocuk)
90larda anne olan kadınlar için eşi benzeri bulunmayan yemek yedirtme tekniğinin ilham kaynağı yaratık. küçükken annenin gazına gelip yemekleri kurabiye canavarı gibi yemeye çalışırdı bu bünye. saftık, çocuktuk, vurmayın, gülmeyin. geçenlerde tişörtünü gördüm bir kızın üzerinde 'çıkaaaar. o benim!' diye bağıracaktım zor tuttum kendimi.
ufaklığımda izlerken en az duyduğum karakterlerden biridir. susam sokağının en aç ve en sevimli karakterlerindendir. ama şöyle bi kötü tarafı vardır. çocukların bazısı onu izlerken;
-anneeee kurabiyeeeee diye ağlardı.
kendimi tenzih etmiyorum
nba tvde maç aralarında çıkıp "why do you love this game?" sorusuna "because of trash talking" cevabını veren sempatik bir o kadar da tek kaşlı canavar.
kurabiyeleri yerken gırtlak deliğinin açık olmamasından dolayı kurabiyelerin un ufak bi şekilde yere döküldüğünü görerek "ulan mundar ettin kurabiyeleri yiyceksen adam gibi ye" dediğim susam sokağı karakteri.