içindeki bir karakterin ismi nedeniyle okuduğum roman.. okuduğum harika roman.. adayı hem sevdim hem de ondan nefret ettim.. tunayı sevmedim, acıdım ona.. meriç en akıllılarıydı, azmini takdir ettim.. arasın ölümüne ağladım, canımı acıttı..
--spoiler--
"bir deli ırmaktı memleketimde, adını oğluma verdim, tuttu ırmağa benzedi... bir deli oğlan o!"
--spoiler--
aras öldükten sonra üniversite sınav sonucu gelir ve iyi bir yeri kazanmıştır * bu kitabı üniversiteye hazırlanırken okumuşsanız ve aynı dönemde bir arkadaşınızı kaybetmişseniz, kafanızda balyoz etkisi yaratır.
kitabın ilk bölümleri sayesinde çocukluk aşklarımı anımsadığım, kafamda hemen ada karakterini çizdiğim ve kendimi mabelle özdeşleştirerek tekrar tekrar adanın o güzelliğine vurulduğum, insanı şimdi ki hayatından alıp başka boyutlara götüren harika ötesi kitap...
buket uzunerin en yalın dili kullanarak yazdıgı kitaptır. okuyanı etkiler, akıcıdır. ic savası, askı, yapmak istediklerimizi, yapmaya cekindiklerimizi ve arkadaslıgı anlatır kitap. kanımca esas erkek aras tır. tuna ise insanı zaman zaman acıtır. buket uzunerin ikinci kez okunabilecek kitaplarındandır.
buket uzuner'in kaLeme aLdığı çok güzeL bir kitap..
insan'ın içinde yaşadığı iç savaşı, aşk'ı, sessizLiğin ne kadar kuvvetLi oLduğunu, anne sevgisini, acıyı, sevinci, öLümü, yaşamayı, kuzguncuğu, mabeL'i, kıskançLığı, saLdırganLığı, insan'ın kendinden kaçışLArını, beyaz ovaL taşı o kadar güzeL anLatmış ki şaşırıyorsunuz, kitaba bağLanıyorsunuz..
kitap karakterLerini, kuzguncuğu, köşk'ü, hastaneyi anında ve koLayca kafanızda oLuşturuyorsunuz.. bu buket uzuner'in gözLemLerini okuyucuLara nasıL etkiLi bir biçimde anLattığı'nın bir göstergesidir..
kitap kimi yerLerinde bazen sıkıyor.. özeLLikLe tuna'nın çoğu yerde "bu bir rüya" demesi ve başka başka kişiLere aynı şeyLeri anLatması bazen sizi sıkıyor.. "bu kadar kusur kadı kızında da oLur" diyip kitabın muhteşem oLduğunu tekrarLıyayım.. *
unutamadığım kitap. çok farklı bir atmosfere sahip. rüyanda sanki cennette olduğunu görürsün sonra ne olduğunu hatırlayamazsında ama gülümseyerek uyanırsın ya öyle bir tat bırakıyor. okurken içine alıyor, bir nefeste okunup keşke yavaş okusaydım deniyor. buket uzuner'in diğer kitapları aynı tadı bulmak için okunsada hiçbiri kumral ada mavi tuna'nın yerini tutmuyor.
Beni en çok etkileyen kitaplardan biridir,'KUMRAL ADA MAVi TUNA'...
ayrı yaşamların aynı noktada birleştiği, engüzel anlarını yaşarken parçalanan kalplerin hikayesi..
hani Bruce Wills'in etkileyici birfilmi vardı, eminim hatırlarsınız, The Sixth Sense.. sondan başlayıp başa dönen bir hikaye.. işte kitabın hikayesi de böyle. başta sıkıcı, bunaltıcı ama o etkileyici sayfalara gelindiğinde uykusuz kalınabilecek kadar etkileyici bir o kadar da sürükleyici. Ada,Tuna ve Aras'ın hikayesi.
Tuna'nın yaşadığı gibi bir sevda varmıdır bilmem ama sonu benzemesin diyeyim. uğruna ölecek kadar sevdiği Mabel'i için çarpan bir yürek...
Okumanız dileğiyle...
tuna'yla beraber ruhen askere gittiğim ve aynı bozuk ruh haliyle döndüğüm,kıvırcık mavi gözlü bir tuna gerçek hayatta var mıdır diye kızlara sorduran roman. *
aras boğulmadı denize atlayayım derken betona yada kayaya çarptı ve pufffff öteki dünya. üzücü bir durumdur bir çok hayat alt üst olmuştur(romanda).
çıkarılacak ders:
ağaçlık alanda sevgiliyle oynaşmamak eğer illa da oynaşılacaksa denize atlamaya kalkışmamak atlamak gerekiyosa da atlanacak yere önce bi göz gezdirmek durum kritiği oluşturmak.
not:kitabın ilk bölümleri güzeldi daha sonradan konu sapıttı sadece sonunu okumuş olmak için bitirdiğim kitap.
1. sınıftayken edebiyat hocamızın şantaj yaparak okuttuğu* okurken sinir krizleri geçirdiğim ve bir daha elime bile almak istemediğim melankolik kitap..
ada, tuna,aras, meriç...
bir dönem de başucu kitabım olmuş muhteşem bir buket uzuner kitabı..*mabel, pandora beni de aldınız fan club te aranıza....
ayrıca mabel'i her okuduğumda aklıma sadece bu kitap gelir.*
"dünyadaki herkes bana ihanet etse, herkes birbirine yalan söylese ve dahi galaksilerarası kolektif bir depresyon yaşansa ve herkez yere düşse de ben ayakta kalabilirim çünkü benim mabelim var" sözlerinden sonra keşke benim de bir mabelim olsa dedirten bir kitap.. karşılıksız bir aşk denemez tunanın adaya duyduğu aşka. çünkü aşkın binbir türlüsü var.. adanın tunaya duyduğu da bir aşktır..
içeriğiyle yok böyle bir kitap dedirten,bir sakız markasının bu kadar ince bir sevginin baş sözlerinden biri olmasıyla beni vurmuş kitap...
''binbir çeşit aşk vardır,hepside acıtır'' ve bir kitap bu kadar güzel olamazz
küçük bir çocuğun * kendisinden birkaç yaş büyük diğer çocuğa * aşık olması sonucu değişen hayatı anlatır roman. tuna, ortahalli bir ailenin ikinci oğludur. birgün mahallelerine, hayatında gördüğü en kumral kız olan ada nın taşınmasıyla birden bambaşka olur herşey. ada, sanatçı bir aileden gelmektedir; biraz şımartılmıştır bu sebeple. gelgelelim, tunaya değil de, tunadan birkaç yaş büyük olan abisi aras a aşık olur. işte bu üçgen içersinde yıllar geçer ve çocukluk hevesidir denilebilecek bir aşk, bir adamın hayat yörüngesini altüst eder.
romanda sözü geçen, adanın dayısı karakteri, atilla ilhan ın ta kendisidir. ayrıca hikaye için seçilen isimler de oldukça ironiktir. (bkz: ada), (bkz: tuna), (bkz: aras), (bkz: meriç)