bugün

"Bazı şeylerin belgeseli olmaz, mesela aşkın belgeselini çekemezsiniz. Ben denedim ama beceremedim.''

görsel
adını silkiym.
Bazı insanlar, boş zamanlarını değerlendirmek için film izler.
Bazıları ise film izlemek için boş zaman yaratır.
Ben genellikle boş zamanlarında film izleyen biriyken, bu adamdan sonra film izlemek için boş zaman yaratmaya başladım.
Hatta "Bu adamın filmlerini izlemek için boş zaman yaratmaya başladım." desem daha doğru olur.
Zira "film yapmak için film yapan" bir yönetmen için boş zamanımı bile boşa harcayamam.
Eğer ki boş zamanlarınızı dolu geçirmek istiyorsanız, bu adamın filmlerine bakın derim.
Filmlerine baktıktan sonra, filmlere ayırdığınız sürenin saniyesinin bile dolu geçtiğini görecek ve hemen ardından gelip bana teşekkürlerinizi sunacaksınız.
Yani umarım sunarsınız.

Neyse.
Entryimi içi dolu olan bir fotoğrafla sonlandırmak istiyorum.
Buyrunuz;
görsel
"Dünyayı değiştirecek olan şey filmler değil, o filmleri izleyen insanlardır."

görsel
uc rengi insanin aklini alir. hele ki mavi. (bleu)
on emir mitinden esinlenerek 1989 yılında çektiği dekalog serisi bile tek başına bir sinema dehasıdır fikrimce.

- tanrı nedir?
+ gel bana sımsıkı sarıl.
- ....
+ ne hissediyorsun?
- seni ne çok sevdiğimi...
+ işte tanrı budur...
Bugün Doodle olmuş yönetmendir.
Kader ve tesadüf temalı filmleri ile bilinir.
Sıra dışı, bilge ve özel biri.
25 yıl önce bugün vefat etmiş olan polonyalı usta yönetmen.