öğrenciyken en sık yapılan şeylerden biridir.öğrencilerin hayatı tamamen iktisat üzerine kuruludur.iktisat nedir?elindeki kıt kaynaklarla sınırsız ihtiyacını karşılamaktır.yani öğrenci adam korsan kitap alıyorsa tamamen iktisat uğruna alıyordur.buna göre her öğrenci birer iktisatçıdır!
5 kitaba 20 lira vermektir.bol bol okumak, bol bol öğrenmektir.
tamam yanlıştır,emeğe saygıdır,ayıptır falan filan ama herkes bir kitaba 25 lira verecek kadar zengin değildir.özellikle de bu ülkede.
arayış içindekiler için ankara'da en iyi adresi:
(bkz: olgunlar)
emeğe saygı ile fahiş kitap fiyatları arasında sıkışmışlığın sonucu. korsanı yaşatan en büyük etken kitap fiyatlarının fazla oluşu. korsanı çıkan kitap kar marjı düşünülerek daha yüksek fiyatlara çıkarılıyor bu defa. ama bu da korsana taze kan oluyor.
kimse, ekonomik durumu çok sınırlı değilse 15 liralık orjinal kitap yerine 10 liralık korsanı tercih etmez. ama 15 liralık kitap korsanda 5 ediyorsa insanlar ister istemez korsanı tercih edeceklerdir. elbette belli bir kültür ve ekonomik refah seviyesindekiler için o kitabın fiyatı neyse verilir alınır. kitabın amacı okunmaktır. yayınevleri bu noktada kararlı bir şekilde hem fiyatı uygun hale getirebilir hem de korsanı engelleme amaçlı olarak teknolojik ve hukuksal tedbirler alabilir. ama yayınevinin kaldırımında rahatlıkla korsan satılıyorsa, satılabiliyorsa; bu her açıdan tartışmalı bir durum.
gayet mantıklı bir eylemdir. belirli kitaplar var mesela, klasikleşmiş vs. bunları gidip fahiş bir fiyata almak yerine daha fazla kitap aynı paraya alınabilir. kitap okumak lükse dahil edilmemeli. ha illa korsan karşıtlığı ise mesele ikinci eller yetişir imdada. " yayın evlerini çökertelim, el ele verip yazarların gırtlaklarına çökelim " demiyorum. sadece " gereksiz pahalılık yüzünden alamıyorum, okuyamıyorum. " denilmesinin önüne geçilebilir diyorum. emek hırsızlığıymış, oymuş buymuş açıkçası ardına saklanılan nedenler gibi geliyor. fiyatlar biraz daha indirilip, istekli okuyucuyla iş birliği yapılmaya çalışıldığı takdirde zaten korsana yönelim azalır. ha ama inadına sen gidip daha da yükseltirsen fiyatını ben de gider korsana kucak açarım. hele ki popüler kitaplar... çoğu zaten ilk baskılarında kazanıyor kazanacağını. sonuç olarak orijinale karşıyım demiyorum, asla. evet ortada emek var. okuyucunun sömürülmesine karşıyım.
en son bir kitapçıdan onca para sayıp yazar emeğine saygı gösterip aldığım bandrollü kitapların ileri kalite hem de bandrollü korsan olduğunu görünce verdiğim karar...
ille de korsan almayayım diyen bünyeler için alternatif ikinci el kitaplardır ama öyle her aranan kitabın ikinci eli bulunmaz tabi. e-kitaplar da unutulmamalı. okuduktan sonra o kitaba nasıl ulaştığımız pek de önemli değil aslında; ödünç de alınabilir üniversite kitaplıklarından ya da arkadaşlardan. korsan kitap satılmasını önlemenin en kolay yolu sanırım kitap fiyatlarını indirmekten geçiyor. kimi yayınevleri kitapları çok uygun fiyatlara satıyorlar ancak genelde büyük yayınevleri çok fahiş fiyatlarla sürüyor kitapları piyasaya. kitabın değerini verelim, kimsenin emeğini sömürmeyelim elbette ki ama verilen bu emeğin ederi hesaplanırken de biraz adaletli olunmalı. bir kitaba 100 küsür milyon verecek kadar para kazanmıyor bu ülkenin çoğunluğu.
%90 orijinal kitap alan ve ayda 2-3 kitap okuyan birisi olarak, bazen 35-40 tl'ye satılan kitabın korsanına 5 tl vermek* daha cazip geliyor. ayrıca korsandan daha kalitesiz basılmış kitaplar gördü bu bünye.*
korsan kitaplarinin basimlarinin cogunu da buyuk yayinevleri yaptigindan, bir sorun teskil etmeyen hededir. Bir sure once iletisim yayinevlerinin depolarina yapilan baskinlarda, yuzlerce korsan kitap bulunmustu.
iki seçenekten birisini seçmek zorunda olanların seçtiği seçenek. diğer seçenek ise okumamaktır. yani iki seçeneğiniz var ya korsan alıcaksın ya da okumayacaksın.
edit :entry fakirlerin durumu baz alınarak yazılmıştır.