Katilin her yönden karşınıza çıkması. Sanki bi tane değil sekiz dokuz tane jason koşuşur ortalıkta. Sağa dönersiniz o, sola dönersiniz yine o. Hiç boş alan bırakmaz.
katilin hiç ölmemesi, ulan adam ölümsüz be, aynı polat alemdar gibi. katil ortadan ikiye ayrılıyor yine ölmüyor. tabi ölünce film bitecek ondan demi, türk filmlerinden araklanmış senaryolar dicem de yok lan o kadar da değil.
terkedilmiş bir parkta veya evin bahçesinde gıcırdayarak sallanan salıncak. bu tür salıncaklar insan gücüne ve rüzgara gerek görmeden sürekli sallanabilirler.
bütün evi hayaletler bastı, katiller koridorda elinde testere geziyor ama çocuklar yinede odalarında yanlız ve karanlıkta uyumaya gönderiliyor. biz olsak evcek dayılara yatıya gideriz.
(bkz: radyasyondan koşarak kaçan türk)
filmin sonuna kadar ağzı yüzü yamulup tüm arkadaşlarının ölümünü izlerken tavşana dönen kız filmin sonunda katili yada yaratığı öldürmek için tatar ramazandan daha cesurlaşır.
banyoda aynalı dolabın içinden ilacını almak için kapağını açarsın. ilacını alıp o aynalı kapağı kapattığın gibi aynadan tam arkandaki hilkat garibesini görürsün ve karakter dahil herkes foraaa..
en sessiz olunması gereken yerde ses yapılıp saklanılan yerin belli edilmesi ve sonra saklandıkları şeyin ya da kişinin oraya doğru yavaşça gelmesidir, sadece yaklaşan kişi gosterilir ve varıp baktığında oradan kaçmış olurlar ve bizlere bir sürelik gerilim sağlarlar.
