tehlike anında yanıp sönmeye başlayan ışıklar. .
çeneden yukarıya tutulan fener ışığı. .
öldü sanılan kötü adamın elinde baltayla belirmesi ve son darbeyle cesedi bile bulunamayacak şekilde ölmesi. .
vs vs.
kendimizi acaba katil bu mu, yoksa şu mu, aa hayır hayır diğeri, yok yok öteki diye salaklaştırması.
Arkasına dönmemesi gereken hergelenin her seferinde arkasını dönüp o korkunç olaylara maruz kalması( Bizim bu sırada içimizden hayır hayır arkana bakma ya da oraya gitme dememiz).
Bazen filmin sonunda öfff bu ne kadar da saçma salak bir filmdi demeye zorlaması.
En alakasız kişinin filmin sonunda canlı kalabilmesi.
Sinemada izliyor isek, birbirinden CESARETLi kızların filmin yarısını gözlerini kapayarak izlemesi.
Eğer sinemada ve sevgiliyle izleniyor ise, korkan tarafın bunu fırsat bilip amele sümüğü gibi sevgilisine yapışması...
siktiriboktan bir yerde ev alan tırt elemanın, kendisi dahil 50 kişinin daha yaşayabileceği anasının dini kadar büyük bir evde, geceleri duyduğu dehşetengiz sesler.
ulan alt kattan bağırsan 3 gün sonra ekosu geliyor amk, hala evde ses varmış...
peh!
nerden geldiği belli olmayan ıslık sesi veya küçük kız sesi. başroldekinin de sürekli sesin geldiği yeri veya o kortuğu şeyin peşinden gitmesi. bizim türkler salondan ses mi geliyor kedidir kedi der gidip battaniyeyi kafasına çeker gidip bakmaz yani.
yarrak varmış gibi gidip dağ evinde kalan gençler. dağ evi dediysem villadan hallice olacak ama ki dönen sikiş için rahat yer bulunsun.
o kadar sikişgenin arasına karışmış ve kimsenin sen ne ayaksın la burda demediği bir adet asosyal sap.
ilk ölenin genelde en kaşar kız olması.(bu bazen değişebiliyor)
bak korkulacak bir şey geliyor efektli ses. filmi boktan yapan da budur çoğu zaman.
Caninin boğmak üzere olduğu kurbanın gözleri pörtlemiş dili dışarda bir halde nasılsa bir makas, bıçak, keser, balta, tornavida vs.ye ulaşması, gak guklar arasında onu kaldırıp caninin sırtına köküne kadar saplaması.
Makaslar da hiçbir zaman Metro Market'ten aldığınız plastik öğrenci makasları olmaz, çelikten, bıçakları floresan ışıkları altında parıl parıl parlayan nalça kadar makaslar olur.
Olaylarin ufaktan belirti vermeye basladigi gunun gecesinde, kahraman babamiz evin tatli kucuk kizini abajur isiginin altinda alnindan operek yatirir.
Ardindan odasina gecen baba, genelde calisma masasinin uzerinde olmak kaydiyla, karanlik bir atmosferde yaklasmakta olan tehlikeye onlem almaya calisir.
Bu surecte ani bir sesle irkilip, gozlugunu burnunun uzerine indirdikten sonra, sesin geldi yone geri donus yapmasi muhtemeldir.
Aptal bi kızın normalde hiç yapmayacağınız bir şey yapması, sizin de mal mı bu sabah yaparsın şimdi ne acelesi var diye düşünmesi.
Madem korkuyorsun bir şeyden, niye ne var diye bakmaya tek başına gidiyorsun birini çağır birlikte gidin. Korkmak mı ayıp.