Fransız sömürgesinin kongolulara kattığı giyim kuşam merakı 'Sape' yani seçkin kişiler topluluğu adında bir dernek kurulmasına yol açmış. Fakir kongo insanı fransa'da çıkan en pahalı ve seçkin kıyafetleri giyme yarışında. Ellerine geçen parayı sadece giyim kuşama harcıyor, civciv sarısı, şeker pembesi, çimen yeşili, ateş kırmızısı takımlarla fakirhanelerinin kapısından seçkin bir kişi olarak çıkıyorlar.
Ayranı yok içmeye, tahtıravanla gider s*çmaya deyiminin tam da bu duruma uygun olduğunu düşünmek gerekse de, afrika insanının karakterini anlamadan bu deyimi kullanmamız insafsızlık olur. Fakirliğin ve sefaletin içinde dahi devamlı gülme yeteneğine sahip, günü yaşayan bu insanların ruhu üstlerindeki rengarenk giysiler gibi gökkuşağına benzer. Bir afrikalının giydiği elbisenin renkleri bizim giydiklerimiz gibi sıradan değildir. Bütün renklerin en cafcaflı ve parlak olanları, morun en güzeli, kırmızın en ateşli tonları, mavinin elle tutulmaz renkleri onlara aittir.
