terimsel olarak;
sosyalizm: üretime dair araçların halk adına devletin mülkiyetinde olduğu toplum düzenidir.devlet kavramı mevcuttur vr iktidar, işçi sınıfınındır.
komünizm: üretim dair araçlarin tüm topluma ait olduğu toplum düzenidir.devlet kavramı ve sınıf yoktur.
araya giren salataları saymazsak ilginç yaklaşımlar var diyebiliriz.
Newton fiziği üzerinden şekillenen sosyalizm ve komünizm kuramlarını bugün aynı noktadan anlatmaya kalkarsak komik durumlarla karşılaşırız.
tarihsel olarak farklı adlarla komünizm insanlığın rüyası olagelmiştir. her şey paris komünü ile başlamaz. çok uzağa gitmeden şeyh bedrettin hareketinde bile aynı ögeleri bulabilirsiniz. işin sırrı ortaklık, ortakçılık, komün yaklaşımlarında yatar.
devrim, iktidar meselesidir. iktidar bir güçtür ve farklı bir paradigmayı ifade eder. adına sosyalizm veya başka bir şey deyin özgürlük sorunu ile çelişir.
newton fiziği yaklaşımı ile açıklarsanız, nicel birikimin sonundan gelen nitel sıçramadır. bunu farklı müdahalelerle süsleyen yaklaşımlar geçmişte görülmüştür.
-acaba, nicel sürecin kendisi devrimin kendisi olamaz mı?
marx, bir çok şeyi lineer bir çizgide ifade etmiştir. ( o zamanki bilimsel birikim gereği) dolayısıyla dönüşüm ve değişimleri periyotlarla anlatıp komünizmle sonlandırır. oysa gerçekte böyle bir şey yoktur. bu hareketi durdurmak demektir ki, bu da herşeyin doğasına aykırıdır.
önermeler, var olan dönemsel sermaye güçlerinin önermelerinden ilerde olmalıdır. aksi halde nal toplarsınız. olan da bu şekilde olmuştur.1920 lerde ki ulus devlet önermemiz yanlış bir önermedir. ve faturasını da ağır ödemişizdir. doğru olsaydı sscb yıkılırken milyonlar seyretmezdi.
aile,çocuk, kadın ve ulus devlet denklemini çözemeyen sol çözümsüzlük üretmeye mahkumdur. yarını bugünden kuracaksak nicelliğin kendisinin devrimci bir süreç olduğunu kabul edip yeni komünizm veya adı her neyse onu hayal etmek zorundayız. hayaliniz bitti ise insanlığınızı unutmuşsunuz ya da kaybetmişsiniz demektir.
kötü sosyalizm denemeleri moral bozamaz. insanlık tarihi bununla ilgili yüzlerce, binlerce denemeye sahiptir. tarihsel bilinçle bugünkü nesnel bilincimizi ortaklaştırıp yeni bir yol aralanabilir.
kısacası sosyalizm ve komünizm arasında farklılıklar sorgulaması yerine ana düşünceyi gözden kaçırmamak gerekir.
varolan sosyalizm deneyimlerinde pol pot gibi köylü ve vahşi olanlarından dersler sanırım çıkmıştır.
ufka bakışınızı yitirmeyin. taşıdığınız tarihsel bilinç, yüzeyseli kazıdığınızda size mutlaka yön verecektir.
yeryüzü aşkın yüzü ve işte komünizm
sosyalizm özel mülkiyete karşı değildir komünizmde ise özel mülkiyet yoktur ve bireylerin sosyalizm içinde olgunlaşmasıyla kapitalizmin sosyalizme zorunlu olarak evrilmesi gibi sosyalizm de komünizme evrilecektir.
sosyalizm, komünizmin bir önceki evresidir. komünizme iki günlük devrim ile geçilmez. ilk önce bir aşama, bir süre gereklidir. bu da sosyalizmdir. sosyalizm de devlet vardır ama komünizm de yoktur. sosyalizm de ordu vardır ama komünizmde yoktur. sosyalizm belirli sınırlar içerisinde gerçekleşebilir ama komünizm tüm dünya için geçerli bir sistemdir.
devletsizlik, ordusuzluk, sınırsızlık bunlar çok büyük bir evre sonrasında gerçekleşebilecek sistemin parçacıklarıdır.
sosyalizm kitleseldir, komunizm bireyseldir. nasıl deniyorsa demokrasi gibi bir çoğunluk ki marx a göre işçi çoğunluğu sosyalizmi seçip, devrimlerle kendi ülkesini sosyalizmle yönetebilir. gerekirse kırık uçları kesebilir. bizim devrimlerde gördüğümüz olay budur.
komunizm bireyseldir çünkü toplumun tek tek her ferdinde komunizm idesi, paylaşımcılık yok ise komunizmde yoktur. eninde sonunda hırslar toplumu ele geçirir.