dünyanın en küçük işletmesinde bile emek sömürüsünün olduğunu bilen ve bu sebepten dünyanın en küçük işletmesi ile mc donalds arasında hiçbir fark olmadığını bilen tiptir. iki işletme de aynı sistemin çarklarıdır efendim.
bunu dünyanın en şahane saptamasıymış gibi sunmak gayet ahmakçadır. komünist kişi parayı kazanıyorsa hamburgerde yer kalamarda. mc donalds'a karşı olabilirisin ama gidip oradan hamburger yiyebilirisin. bu komünist bir insanı zedelemez. inandığı değerleri de zedelemez.
şayet bir komünist seni kıstırıp götünü sikerse bunu eleştirirsin. 'komünist adamsın yakıştı mı bu şimdi' dersin. burada haklısın.
bu komunizmi sanıyorum açlığından ölmeye istekli ve biz ölüyoruz ne güzel herkes ölsün diyen bir grup insan sanıyorsunuz.
değildir.
tüm insanların hepsinin istisnasız iyi şeyleri hakettiğine ve ulaşmasının gerektiğine inanmaktır. komunismin sorunu zenginlik değildir, fakirliktir. zenginleri düzeltmeye değil fakirliğe çare bulur.
yani komunist kafası herkes mcdonaldstan yesin dir zaten kısaca.
Komünistler cola içmesin, kot pantalon giymesin, yabancı sigara içmesin zihniyetinin ürünü bir başlıktır. Kapitalizmle mücadelenin nasıl verileceği konusunda kafası karışık insanın gözüne çarpan şey ' komünist olup, mc donalds ta hamburger yiyen tip' tir. ilgilenilmesi gereken asıl husus hamburgercide çalışıp öğle yemeğinde hamburger menü alacak kadar parası olmayan onlarca işçinin yaşam koşullarıdır.
komünist olmayan kişidir. hem komünist olup, hemde kapitalizmle neredeyse eş manaya gelen mc donaldsta yemek yiyerek bunu göstermiştir. emek sömürüsü olmayan birçok müessesede karnını doyurabilirdi halbuki.
samimiyeti sadece koministlerde olması gerektiğini sanan kişi söylemidir. bi milleyetçi ne kadar samimi, bi dindar ne kadar samimi, bi alevi ne kadar samimi ve tutarlı bunları gzden geçirmek gerekiyor.
