5. şampiyonluktan sonra söylenebilirki jordan'ı izleyememiş biri olarak söylüyorum izlediğim en iyi sporcu.onun hırsını kazanma arzusunu anlatmaya kelimeler yetmez.şuan da rakibi falanda yoktur artık o tektir.
bir yol düşünün gitmeniz gereken 400 km yol var ve otostop çekmek zorundasınız, bir araç sizi alıyor ve gideceğiniz yere 10 km kala bir yerde bırakmak zorunda kalıyor ama yine de diyor ki; isterseniz bekleyin aracı halledeyim öyle bırakayım sizi gideceğiniz yere, sizde teşekkür ederek sorumluluk alıp 10 km yolu kendiniz gidiyorsunuz...
durum bu kadar açıkken eziklik yapmak neden, kobe'nin etten kemikten olduğunu anlayamamak kusura bakmayın ama acizliktir...
ray allen: 14/3 %21
paul pierce: 15/5 %33
kobe bryant: 24/6 %25
kobe iyi miydi derseniz asla değildi. ama zaten maçta şut yüzdesi çok düşüktü, ray allen gibi bir şutör bile yerlerde süründü. hayatının maçına çıktı kobe, boston galibiyeti ile gelecek bir şampiyonluk maçına çıktı. fazlasını yapmak istedi, istedikçe çuvalladı; ama tüm bunlara rağmen yine de takımının en skoreri ve en çok ribaunt alan 2. oyuncusu. ayrıca buraya gelene kadar da inanılmaz bir final serisi oynadı. hayvani savunmalara rağmen ortalığı dağıttı. ve winner olduğunu öyle ya da böyle yine ispatladı.
cnn sportsda bu adam ile ilgili bir yazı okudum içinde mj geçiyordu, hala karşılaştırmaya çalışanları düşündüm. mj kobeyi siker ya diyip 4chane girdim baktım mj fotosu çıktı. sonra ekşisözlüğe girdim mj başlığından bir entry geldi önüme arkasında da uludaga girdim o da ne, burası da karşıma
burada da mj entrysini getirdi. buyrun. busun kobe bu kadarsın işte.
her yıl biraz daha olgunlaşan, daha akıllı basketbol oynayan yıldız, süper star. bundan sadece 3-4 yıl önce, bencilliği ile bana hiçbir şey ifade etmiyordu. maçlarda, arkadaşlarını pek takmayan, istatistikleri için oynayan bir oyuncu görünümü vardı. kazandığı şampiyonluklarda ise en önemli kişi olarak shaquille o'neal gösteriliyordu. kuşkusuz o'neal çok büyük bir katkı yapıyordu ama bu, kobe'ye yapılan bir haksızlıktı.
kobe, bireysel performansının önemli olmadığını anlamış olacak ki takım arkadaşlarını da beslemeye başladı. kendini arka plana iterek takımın başarısını ön planda tuttu. aslında kendini geri plana itmesi, istatistiklerine kötü anlamda yansımadı. aksine, oyunun her alanına etki eden bir oyuncu haline geldi. ribaunt aldı, asist yaptı, savunmada gayretliydi ve takımı ihtiyaç duyduğu zaman çıkıp skor üretti. yani son derece doğru bir basketbol anlayışı benimsedi. benimsediği bu basketbol anlayışı, kobe'yi antipatik bulan birçok basketbolseverin fikrini değiştirdi. tabii ki, alınan şampiyonluklarda da bu yeni basketbol anlayışı rol oynadı.
jordan'a adım adım yaklaşan basketbolcu. kendisine sorarsanız, jordan'ın kendisinden daha iyi olduğunu söyler. ancak bana sorarsanız kendisinin jordan'dan daha iyi olduğunu düşünüyor. majestelerine her sezon biraz daha yaklaşmasındaki sebeplerden biri de bu bence.
şimdi, sihirli lambadan alaattin çıksa ''ne dilersen dile benden ama tek bir hakkın var.'' dese hiç düşünmeden ''staples center da kobe bryantı izlemek istiyorum.'' diyeceğim nba şövalyesi.
6 aydır lakers ın neredeyse tüm maçlarını seyrettim ama kobeyi dün ilk defa gülerken gördüm. salona gelen kızlarına bile gülümsemezken şampiyonluğa pişmiş kelle gibi sırıtıyor philadelphia lı bu çılgın adam.
aylardır işaret parmağındaki kırık ve su toplayan diziyle oynayıp, kendini ihmal edecek kadar seviyor şampiyonluğu. hatta çok ciddi bir şey söyleyeyim size: bu adam la lakers ı kızlarından daha çok seviyor, hatta onu taparcasına seviyor. ve sırıtmayı sonuna kadar hak ediyor gecenin mvp si kobe.
onu Michael Jordan ın veliahtı olarak görenlere ya da onunla kıyaslayanlara nba in en iyi oyuncusu olduğunu bir kere daha gösterdi. bu unvanı kırık parmağıyla yüzlerce sayı atarak ve kızlarını unutarak elde ettiğini de unutmayalım.
tam bir winner'dır kahramanımdır basketbol ilahıdır başka tanımlayacak sözcük bulamıyorum bu sene 5. şampiyonluk oldu adım adım jordan'ı geçmeye ilerliyor.
miami'nin lebron james, dwayne wade ve chris bosh'u biraraya getirdiği 2011 yılında lakers şampiyon olmayı başarırsa, değeri ve büyüklüğü kat be kat artacak olan oyuncudur.
çok ama çok büyük oyuncudur. şampiyonluklar yaşadı ama shaq sayesinde oluyor dendi. shaq gitti takımı yine şampiyon yaptı. evet bu sene karşısında inanılmaz bir miami olacak ve belki de şampiyonluğu kaçıracak ama onu büyük yapan şey şampiyon olması değil, onu büyük yapan miami' ye rakip gösterilebilmesi. şöyle düşünün; kobe-wade-bosh bir takımda toplansa lebron bu takıma rakip olarak gösterilemez; kobe-lebron-bosh bir takımda toplansa wade bu takıma rakip olarak gösterilemez ama tek kalan kobe ise yine de herkese rakip olarak gösterilebilir. işte öyle bir oyuncudur kobe ve bu karşılaştırma bile nba' nın en iyisi kim sorusunu bitirmiştir artık.
kariyeri için bölüm sonu boss'ları gelmiştir.olurda kazanmayı başarır, "majesteleri yalnız kaldı orda ama arada bir hatır soranı var" dedirtecek duruma getirir bünyeleri.
yeni sezonda miami heat'in üçlüsünü arkadaşlarıyla beraber devireceğini düşündüğüm shooting guard. kendisi şuanın en büyük basketbolcusu olmasının yanında çok uyumlu ve bench derinliğine sahip bir takıma sahip. pau gasol gibi nba'ın en formda 4 numarası, artest gibi mükemmel savunmacı bir 3 numara, fisher gibi görevini layıkıyla yerine getiren, takımı sakinleştirebilen, liderlik yapabilen bir guard, gittikçe olgunlaşan bir pivot, andrew bynum ve her işi yapabilen bir 6. adam, lamar odom ile, üst üste 3. şampiyonluğunu yaşayacaktır. kaldı ki sakatlığı olmayan bir kobe'nin neler yapabileceğini 2005-2006 sezonunu hatırlayan herkes bilmekte.
bu yıl ülkemizde düzenlenecek dünya şampiyonasına sakatlığı yüzünden katılmayarak ülkemizi en az 100.000 turistten mahrum eden mvp. ya da başka bir deyişle;
--spoiler--
gelmiş geçmiş en iyi basketbolcu dersek kimsenin laf etmeyeceği michael jordan'dan sonra gelen en iyi basketbolcudur. michael jordan'ın nasıl en büyüklüğü tartışmasız ise bu adamın da michael jordan'dan sonra gelen en iyi basketbolcu olduğunun tartışılması abestir. tabii ki kesin karşılaştırma lebron james, dwayne wade ve kobe bryant'ın kariyerleri bittikten sonra yapılacaktır. ama şu ana bakarsak kobe bryant lebron'dan wade'den falan fersah fersah öndedir. kimse ama shaquille o'neal vardı, ama pau gasol vardı savunması yapmasın. herhalde olacak. yoksa takım güçlü olmaz ki. basketbol takım oyunu olduğuna göre kimse kobe'nin takımı tek başına şampiyon yapmasını bekleyemez, beklememelidir. hayır pau gasol varken, de shaquille o'neal varken de 29-30 sayı ortalamayla oynadı bu adam. yedekte oturup robert horry gibi 5-6 şampiyonluk kazanmadı ya.
miami heat bu sene şampiyonluk için enfes bir kadro kurdu, sadece rol oyuncuları ve yedekler kaldı.
bu nba'de ilk defa olan bir şey değil.
2006'da miami, dwayne wade ile shaquille o'neal ikilisiyle şampiyon oldu.
2008'de boston, paul pierce, ray allen, kevin garnett üçlüsüyle şampiyon oldu.
2010'da lakers, pau gasol ve kobe bryant ile şampiyon oldu.
şimdi bu adamların hangisine şampiyonluğu hak etmedi diyebilirsin? pau gasol'u memphis'i şampiyon yapmadı diye suçlamak hangi mantığa sığar. aynı şekilde paul pierce'ı tek başınayken boston celtics'i şampiyon yapamadı diye kötü oyuncu ilan etmek ne derece mantıklı bir harekettir?
şimdi deniyor kobe bryant, smush parker, kwame brown, ronny turiaf varken neredeydi? peki smush parker, kwame brown, ronny turiaf neredeler bunlar biliyor musunuz?
tek tek söyleyeyim:
smush parker: lakers'tan ayrıldıktan sonra, 2 sezon sadece 2 maçta ilk 5 başladı, sadece 28 maçta oynadı. evet şimdilerde çin'de oynuyor, yanlış duymadınız çin'de.
kwame brown: lakers'tan ayrıldıktan sonra 3 sezonda sadece 32 defa ilk 5 başladı. bu 3 sezondaki sayı ortalaması ise 4.
ronny turiaf: lakers'tan ayrıldıktan sonra 2 sezonda sakatlıklar yüzünden maçlara bazen 7-8 kişiyle çıkan takım golden state warriors'ta sadece 46 maçta ilk 5'te başladı. sayı ortalaması 4-5 gibi bir şey.
şimdi bu adamlarla hangi takım şampiyon olabilir onu söyleyin bir önce, sonra kobe bryant'a peygamberliğini ilan etmediği için bok atabilirsiniz. bu adamların devamlı oynadığı iki sezonda da(2005-2006 ve 2006-2007) los angeles lakers 7. sıradan playofflara katılmıştır.
kobe bryant'ın bu adamlarla beraber oynarken 36 sayı ortalaması yakaldığı bir normal sezonu da var. 81 sayı attığı maçı ise hiç söylemiyorum bile 81 sayı lan ne zaman aklıma gelse oha diyorum, hele de bir ara efes pilsen-benetton maçları 50-43 gibi skorlarla biterken.
2009-2010 sezonunda da los angeles deli gibi bir kadro kurmadı ki. trevor ariza'nin yerine ron artest geldi o kadar diyebiliriz. yedekten gelen lamar odom çok iyi bir oyuncu olabilir ama başka kim vardı ki oyunu yedekten gelip etkileyebilecek? biraz jordan farmar biraz da luke walton diyelim hadi, keza onların bile konferans finali ve nba finallerinde aldıkları süreler bellidir yani.
netice olarak 2009-2010'da da los angeles lakers'ın şampiyonluğundan en büyük pay kendisinindir. sevmeyebilirsiniz, antipatik gelebilir size bu adam ama artık yiğidi öldürdükten sonra hakkını verin. fazlasıyla saygıyı hak eden efsane olmayı ise çoktan başarmış olan biridir kobe bryant.
edit: ilk cümledeki yanlış anlaşılmaya ithafen şunu yazayım: michael jordan'dan sonra gelen en büyük basketbolcu derken tüm tarihi göz önüne almadım, michael jordan basketbolu bıraktıktan sonraki dönem içerisinde kobe bryant'ın en büyük olduğunu söylüyorum
--spoiler--
