içinden ve dışından konuş farketmez. güzel bir eylemdir. sana senden daha iyi dost yoktur. ne var senin özünde. ama dikkat etmek lazım, insan kendi kendini kolay kandırır. kendinin dolmuşuna gelme.
çoğu zaman küfür etmek şeklinde gerçekleşen diyologlardır. hata yaparsın farkındasındır ama kalabalık içerisinde erkekliğe b.k sürdürmemek için susarsın. sonra ortamdan uzaklaşınca kendi kendine sesli küfür edersin sinirli sinirli. rahatladıktan sonra mal gibi gevrek gevrek gülmeye başlarsın yaptığın mallığa.
her türlüsü eğlencelidir vesselam konuşun kendinizle.
Ben de yapıyorum bunu. Yanımda birisi varsa üstüne alınıyor durduk yere. Oysa ki ben onunla konuşmuyorum o sıra. Deli diyorlar bana desinler değişemem.
En çok yaptığımdır. Yalnız yaşamaktan mıdır yoksa şu kadınların günlük kelime limitini doldurmaktan mıdır bilmiyorum ama bu duruma engel olamıyorum. Öyle normal geliyor ki bana şaşırıyorum konuşmayınca. Hoş konuşmasam bu sefer de iç ses beynimi yiyor.
insan sosyal varlık sanırım o yüzden bu tarz konuşmayla beyin kendini kandırıyor, yalnız değilsin mesajı veriyor.
Sonuç: Susamıyorum efendim. Beyin dur durak bilmiyor.
genelde yalniz yasayan insanlarin yaptigi ancak ben ailemle yasiyorken de yaptigim eylem ve çoğumuzun yaptığına ama itiraf edemediğine de eminim. ic sesimizle normalde gun boyu dudaklarimizi oynatmadan 7/24 konusmuyor muyuz zaten, e bu eylem niye tuhaf gelir insanlara bilemiyorum. Herneyse benim icim bazi aksamlar var böyle hic kimseyle degil sadece kendimle konuşup dertlesmeye bayiliyorum. bugun de o aksamlardan. gece yarisi kütüphanenin tuvaleti bos oldugundan gectim aynanin karsisina icimde nedensiz bir sevinç, kendimle sohbet muhabbet ediyorum, laf lafi aciyor narsistlik de var sanirim bu eylem aynasiz olmuyor, illa kendimi görecem. neyse böyle artik kac dakika konusmusumdur bilmiyorum birden tuvaletin kapisi acilir ve bir arkadas iceri süzülüp hey der, hah tam zamaninda geldin diye sövülünür. Allah´im beni umarim kendimle konusurken yakalamamistir diyerek sarki söylüyormusum gibi bir tavir takinilmaya calisilir.
hayir bunu yapan ben deli sanirlar diye is görüsmesine hazirlanmak icin kendi sesimi kaydetmek icin kirk takla attim, o enteresan
Gelişmiş bir beyin işleyişine sahip olan insanların sıklıkla kullandığı problem çözme, analiz, sentez yapma, kendini değerlendirme ve ödülendirme, düzenleme stratejisidir.
Her ne kadar gürültülü bir Dünya'da yaşıyor olsak da, birçok insan hayatındaki aşırı sessizlik ile mücadele etmektedir. Ya yalnız yaşıyorlardır ya da sadece kendi işine bakan diğer insanlarla... Bu, özellikle de dijital çağda çok daha yaygın hale geliyor. Elbette her zaman televizyonu açabilir, müzik dinleyebilir veya en son aldığınız teknolojik bıdıyla oynayabilirsiniz. Ama ya aradığınız, bir insanla konuşmaksa? Kafanızda dönüp duran düşünceleri aktarmaksa? Büyük ya da küçük, bazı başarılarınızı paylaşmaksa?
Yalnız hissettiğinizde, sizin için çok özel olan birini göz ardı edersiniz ve ona hak ettiği ilgiyi vermezsiniz. Her zaman sizinle olan birine... Kim o kişi, bildiniz mi? Tabii ki, kendinizsiniz. Sizsiniz! Dolayısıyla, kendinizle konuşun. Sadece kafanızda da değil, açık açık, yüksek sesle! Bu kafayı yediğinizi, fıttırdığınızı, oynattığınızı, çıldırdığınızı mı gösterir? Hiç de bile!
Kendi kendine konuşmak sadece yalnızlığı hafifleten bir unsur değildir; aynı zamanda sizi daha zeki yapar. Çünkü aklınızdaki fikirleri netleştirmenizi, temizlemenizi sağlar. Karar vermeye çalıştığınız konularda zihninizi açar. Göremediğiniz şeyleri görmenizi, fark edemediğiniz şeyleri fark etmenizi, keşfedemediğiniz şeyleri keşfetmenizi sağlar. Çünkü her ne kadar beyninizin her zaman kendi benliğinizin tarafında olacağını, dolayısıyla farklı fikirleri dile getiremeyeceğini düşünseniz de, yanılıyorsunuz. Kendinizin kendinizi eleştirmesinden, bir başkasının sizi eleştirmesi kadar rahatsızlık duymayacağınız ve savunmaya geçmeyeceğiniz için, belli bir konuda normalde takınacağınız tavrın aksi tavırları da takınabilmenizi ve görmenizi sağlar. Çünkü almaya çalıştığınız bir kararda, ikilemde kaldıysanız ve aslında bir seçeneği tercih etmeyi daha çok istiyorsanız; ancak çeşitli sebeplerle yapamıyorsanız, kendi kendinize konuştuğunuzda diğer seçeneği seçmenin neden size fayda sağlayabileceğini görebilir, kararınızı değiştirebilirsiniz. Fakat aynı şeyi bir arkadaşınızla ya da internet ortamında herkese açık bir tartışma şeklinde yapacak olursanız, diğer insanların karşıt fikirleri size saldırganca ve sırf inat uğruna ileri sürülen argümanlar gibi gelebilir. Savunmaya çekilirsiniz ve objektif kararlar alma şansınız azalır.
Kendi kendinizle konuşmak son derece sağlıklı bir davranıştır, evrimsel açıdan da... Konuşabilmeyi başardığımızda ve beynimiz, ses kutumuz, genel olarak fiziksel özelliklerimiz bunu yapabilecek şekilde evrimleştiğinde, aslında amacımız sadece karmaşık bir iletişimdi. Hatta muhtemelen konuşma beyin evrimimizin sadece bir yan ürünü olarak var oldu. Ancak bunu bir şekilde başardıktan sonra, öylesine güçlü bir iletişim aracı haline geldi ki, şarkılar söyledik, şiirler okuduk, kitaplar yazdık. Daha önemlisi, kendimizi dinlemeye başladık. Bugünlerde bunu insanlar giderek daha az yapıyorlar; ancak kendi kendine kaldığında, kendisiyle yüksek sesle konuşmaya yatkın olanların duygusal olarak daha sabit, daha mantıklı kararlar alabilen, daha etkili olma potansiyeline sahip kişiler olduğu düşünülüyor. Bunlar, biyolojik ve kültürel evrimde bize fayda sağlayan unsurlar.
Ayrıca bazı araştırmalar, kendi kendine konuşmanın beyni düzenleyici ve özellikle hatırlanması gereken şeyleri daha kolay hafızada tutmayı sağlayıcı bir etkisi olduğunu gösteriyor. Burada komedyen ve yazar Franklin P. Jones'un sözünü hatırlamakta fayda var:
"Kendi kendinize konuşmanın bir faydası, en azından birilerinin sizi dinliyor olduğunu bilmektir."