uydurma değil gerçektir.
mesela cemaati soruşturan savcıya hapis istemi ile soruşturma açılması ve yine cemaati soruşturan askerin ergenekon zırvası ile içeri alınması gibi minik detaylar bunun kanıtıdır.
ülkede olmadığı kadar büyük bir dikta, faşizm ve bunun neticesinde sivil darbeye doğru gidiyoruz.
ama şehide kelle lafını, haburda pkk'lıların davul ve zurna ile karşılanmasını içine sindirmiş fettoşanlar veya ak trollerin hala yok diye oynaklık yaptığı durumdur.
ne diyordu bop eşbaşkanı yüce tayyip erdoğan; " demokrasi bir araçtır. gerektiğinde inmesini bileceksin "
ayrıca son dönem modası olan atatürkçü ve kemalistlere bok atan zavallı zihniyetten görüldüğü üzere devam eden amerikan güdümlü sivil darbedir.
ezikler 80 küsür yıllık intikamın acısını almaya çalışıyor aklınca.
menderes, özal, erbakan ve bugünde erdoğan hep aynı hep aynı!.. anlamıyorlar faşizm filan yok. böylede iktidar olunmaz. chp anladı ama cuntacılar anlamıyorlar!
uydurma falan değildir, 2001 yılında koalisyon hükümetinin düşürülüp, akp'nin ırak savaşı öncesi iktidara getirildiği dönemde açık bir sivil amerikancı darbe yapılmıştır.
Bu arada bu başlık tüm kemalistleri yani atatürkçüleri yani cumhuriyati benimseyenleri suçlu ilan etti.
Bu ülkede uydurmalar çok moda hele darbe uydurmaları. Uydur dur 10 günde bir uydur. Yok böyle olacaktı, şu böyle yapacaktı, şu şöyle demiş, bu böyle demiş. Ama bunu yapanlarda en çok darbe olacak uydurmalarıyla Atatatürke ve onun ordusuna saldıran, önyargılı türk ve cumhuriyet karşıtları.
Darbe edebiyatı türk ordusunu pasifize edip, suçluluk duygusuna sokup reflekssiz hale getirmek için uydurulmuş bir söylem ve Türk ordusunu pasifize etme projesinin bir propaganda yöntemidir. Bu propaganda dışardan kurdurulmuş gazeteler, müzmin türk karşıtları, eski solcu yeni kapitalistler ve sözüm ona dincilerce yürütülüyor. Burada aslında asıl mağdur batı kapitalizminin içerde tetikçiliğini yapan para almadan taşeronluk yapan zavallılar. Türk ordusuna karşı asıl savaş 28 şubat'dan sonra içerde malum cemaatlerce başlatıltı, asker dinsizlikle suçlandı, şehir efsaneleri uyduruldu, askere karşı belden aşağı vuruldu be adım adım devam etti ve son zamanlarda Batı kapitalizmi içerdeki bu cevheri farktti ve bu cevheri desteklemek için aynı telden eski solcularada gazeteler kurdurdu. Çünkü askere yalnızca cemaat gazeteleri vursa inandırıcı olamazdı. Ama herkes bilsin ki türk milleti askerini korur. Bu komplolar bir gün biter. Komplocularda ifşa olur.
işte bu komplonun ismidir başlık. Ne kadar kabullenilmek istnmese de realitedir. Projedir, planlıdır, taşeronları vardır. Piskolojik boyutu vardır. içeride planlanamayacak kadar zekice, sinsi ve kurnaz bir plandır.
kemalizm rasyonalizme dayanır.felsefi olarak bir kişi kemalist ise,uydurmayacaktır.uydurmuşsa;kemalist olmayacaktır.bu bilgiler ışığında çok gereksiz kalan söylemdir.