--spoiler--
memleket sizin degil bizim. gitmesi gerekenler de sizsiniz. zira bukalemun gibisiniz her ortama uyarsınız. ama bız bu toprakların sahibi olarak yani müslümanlar olarak burdan baska bir yere gitmeyiz.
--spoiler--
böyle bir cahilce bir laf edip, sonra da milli iradeden bahseden sözlük kullanıcısının karadeniz fıkrası tadındaki sanrısı. senin o sözüm ona frekans abinle beraber aşağıladığın Kemalistler olmasaydı, burada özgürce saçmalayabileceğin bir ülkenin olması bile şüpheliydi.
Atatürk düşmanlarının her zamanki saldırılarından biri daha.
kemalist değil de islamcılar dışındaki her grubun -sosyalistler dahil- ülkenin kurtarılmasında pay sahibidir. bu konuda son ötecek allahın islamcılarıdır. işgal istanbul'unda direnişcileri ingilizlere jurnalleyen de bunlardı. ayrıca ingilizler anadolu'daki milliyetçi direnişçilere kemalist diyordu. okuduğu kitap resimli namaz hocası ve türevleri olan adam tabi bunları bilmez. kemalist lafını duyunca götünün kılı dahil tüm tüyleri diken diken olur. sakin ol deve sikici. bu ülkeden siktir olup gidecek er ya da geç ortaçağ atmıkları olacaktır.
Kismen Dogru sanridir.
Turkiye Cumhuriyeti, Osmanli Devletinden sonra Mustafa Kemal liderliginde kurulmustur.
Ayrica Mustafa Kemal'i benimsemek, dindar insanlari, muslumanlari, ermenileri sunu ya da bunu dislamak demek de degildir.
Cepheye mermi tasiyan kadinlarin mini etek giymemesinin bu durumla bir ilgisi de yoktur.
Ilgisi olsa dahi, cepheye mermi tasiyan kadinlar bugunun bazi cahil dindarlari gibi turban da takmazlar.
Sekilcilikse mesele, onda da dindar kesim haksizdir.
Mustafa Kemal'in hayal ettigi, ulkeyi getirmeye calistigi seviye laik bir hukuk devletinin oldugu seviyedir.
Din dusmanligi ile laiklik bir birlerine zit iki fikirdir.
TBMM zamaninda ingiliz ya da amerikan mandasi isteyen zihniyetin mensuplari hala amerika'dan aldiklari emirler ve din kisvesi altinda ulkeyi yonetmekteler.
Bu memleket, bu topraklarda yasayan herkesindir. Sadece muslumanlarin degil. Daha dogrusu musluman olmak, bu memlekette hak iddia etmek icin kullanilacak parametrelerden biri degildir.
Devlet, her vatandasinin inanc hurriyetini korumak ile gorevlidir, sadece musluman olanlarin degil.
Mustafa Kemal'in ve onun ideolojisinin muslumanlar ile bir alip veremedigi yoktur, bagnazlikla ve yobazlikla vardir.
Devlet, gokten indigi zannedilen kitaplardaki dogmalar esas alinarak yonetilemez.
Devlet; kalifiye insanlarin tartisarak, halk tarafindan secilerek geldigi ve esaslari herkesin uzerinde olan hukuk yasalari ile yonetilir.
Bu durum, herhangi bir dine hakaret degil, bilakis onlari korumak demektir.
Kalki di diyanet islerinin kurulus emrini de bizzat Mustafa Kemal vermistir.
"Diyanet işleri Başkanlığı, 3 Mart 1924 tarihinde Şeriye ve Evkaf Vekaletinin yerine kurulan, islam dininin inançları, ibadet ve ahlâk esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmekle görevli kurumdur. Mustafa Kemal Atatürk'ün emriyle 429 sayılı kanunla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığına bağlı bir teşkilat olarak kurulmuştur."
Bu ulke, kemalistler ve muslumanlar diye ikiye ayrilmiyor.
Embesil dindarlar tek tarafli bir savasin askerleri gibi davranmayi biraksalar guzel olacak.
Bu ulkeyi "kurtaran", bu ulkede yasayan herkes.
(#22921718) kemalistligi anlayamamis kisilerin zirvalamalaridir. ataturk oncudur ve bizim dedelerimiz de can vermistir bu ugurda padisahli sistemi cok iyi bok sananlarin tarihini bilmeyenlerin cahilligi ile tahammulsuzlugunu disa vurmasidir.
mustafa kemal e tapanların ıcınde bulundugu guruh genelde. kendılerı mustafa kemal i tapma derecesinde severler. iyi lafımız yok. ama bizim ecdad saygımıza laf ederler ilginc.