Kibar Feyzo Kemal Sunal'ın en unutulmaz karakteriydi. Sinemanın "Şaban"ı Kemal Sunal'ı ölümünün 8. yılında ailesi ve birkaç dostu dışında hatırlayan çıkmadı.
Ölümünün sekizinci yılında, dün, sade bir aile töreniyle anılan Sunal'ın oğlu tiyatro oyuncusu Ali Sunal, anma törenine katılımın az olması konusunda, "her sene böyle anıyoruz. Vefasızlık olup olmadığı konusunda bir şey demeyeceğim. Yaz zamanıdır" dedi. 3 Temmuz 2000'de, "Balalayka" filminin çekimleri için Trabzon'a gitmek üzere uçağa binen ünlü komedyen, havalanmadan kısa süre önce geçirdiği kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetmişti.
Televizyon kanallarının, neredeyse her gün yayınladıkları filmlerini bir reyting aracı haline getirdiği Kemal Sunal, canlandırdığı unutulmaz karakterleri ve sinemaya katkıları nedeniyle, her yıl standart kısa bir biyografik hatırlatmayla anılmaktan daha fazlasını hak ediyor.
Kemal Sunal der ki..
Kalabalık kadrolu filmlerinde, diğer karakterlerin etkisini kırmadan kendi rolünün hakkını fazlasıyla veren Sunal, "Süt Kardeşler", "Hababam Sınıfı" ve "Tosun Paşa" filmlerinde farklı "Şaban" kimlikleriyle, saf, içten, sıkça kandırılan ama kandırmayı da bilen, sevimli bir karakteri oynuyordu. "Kibar Feyzo", "Salako" ve "Köyden indim şehre" filmleri ise dönemi gereği Sunal'ın toplumsal sorunlara daha çok yaklaştığı rolleri içeren filmlerinden oldu. Bu anlamda "Kibar Feyzo" filmi ve karakterin kendisi, düzen eleştirisi açısından oldukça başarılı bir örnektir.
12 Eylül ve sonrası, hep aynı son
80'li yıllarda "Katmadeğer Şaban", "Ortadirek Şaban", "Zübük", "Tokatçı" ve "Çarıklı Milyoner" ile Sunal'ın karakterleri, artık serbest piyasa ekonomisinin içindeki öznelerdendir. Ülkenin içinde bulunduğu duruma paralel olarak gelişen senaryolarda Sunal, bu kez işçi ve köylü yerine küçük burjuva veya patron olarak güldürmekte ve eleştirmektedir. 90'lı yıllara gelindiğinde mücadelede görülen zayıflama, sanattaki dönüşümün bir yansıması olarak Kemal Sunal filmlerinin eski gücünü yitirmesine de neden olmuştur. Sunal artık çok az filmde oynamakta, birkaç televizyon dizisiyle yetinmektedir.
Geride bıraktıkları.. 12 Eylül 1980 darbesinden önce yarım bıraktığı üniversiteyi, Marmara Üniversitesi iletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümünü'nden mezun olarak 1995 yılında bitirdi ve yüksek lisans yapmaya başladı. Yüksek Lisans tezi, komedyen kimliği ile Kemal Sunal'ın ve filmlerinin incelenmesidir ve ölümünden sonra ailesi tarafından yayınlanmıştır.
Dünya sinema tarihinde sanırız çok az oyuncunun filmografisi sayısız tekrar edildiği halde bıkmadan seyredilen türden olmuştur. Bir düşünün, bugün bir televizyon kanalında "Kibar Feyzo" oynasa izlemez misiniz? * *
yükseklisans yaptığım üniversiteyi gecikmeli de olsa bitiren, hatta orada "tv ve Sinemada kemal sunal güldürüsü" adlı yükseklisans tezini veren türk sinemasının komedi ve drama dalının piri. zamanında tootsie ve mike hammer'ın türk versiyonlarını sırasıyla şabaniye ve bay kamber olarak yapmışlığı da vardır.
türk sinemasının usta ve unutulmaz oyuncusu.
şuan dahi olsa o kaç senelik filmlerini izlerken, 10 kere, 20 kere, 30 kere izlemiş olsak bile bizi güldürebilen rahmetli türk sineması ustamız.
komedyen olarak hiç kimsenin şimdiye kadar kalitesine ulaşamadığı adam. tarzı harika. yaş ilerledikçe onlarca defa görülen filmlerinden bile yeni tatlar alınabiliyor. daha önce farkedilmemiş bazı ince espriler yakalanabiliyor.
kanalların hala daha büyük bir iştahla filmlerini yayımladıkları ve hatrı sayılır derecede reyting elde ettikleri lakin ailesinin, adına yapmak istedikleri belgesel için gram zahmet sarfedilmeyen, haksızlığa ve hatta ihanete uğradığını düşündüğüm ustadır.
adı her geçtiğinde gülümsetendir.
hala daha aramızda hissetiğimdir.
'recep ivedik' denilen idük belirsizi ile karşılaştırılmasına ise ağzı bırakıp kç ile gülünesidir.
- kemal sunal!
+ sun* ne baba?
- margarin, yeni çıktı!
++
- kemal sunal!
+ kem ne, sun ne bilmiyom ben baba?
- hani bi çiklet vardı ya adı domdu, hatırlarsın?
+ hee?
- ..bunlar da onun nanelisiyle mentollüsü!
- tımam.
Hala filmlerini, özel televizyonlar yayınlayacak bir şey bulamadıkları yüzünden yayınlayıp duruyorlar. Ve kendime ait bir duvar yazımı anımsıyorum. '' incecikten bir yazar geçer/ Gezer TELiF TELiF diye..'' Yazarın yerine Kemal Sunal'ı koyabilirsiniz tabii ki!...
türk sinemasının yetiştirdiği en büyük komedyenlerden, aktörlerdenden biri. o kadar büyük bir değerdir, öyle bir fenomendir ki üniversitede bitirme tezini bile tv ve sinemada kendi güldürüsü üzerine yapmıştır.
sinemaya ertem eğilmezin tatlı dillim filmiyle adım atan, özellikle canlandırdığı inek şaban tiplemesiyle türk halkının sevgisini kazanmış büyük oyuncu.
eğer onun oynadığı filmde, dindar rolünü oynayan karakter varsa, mutlaka üçkağıtçı, karı-kız düşkünü, faizci, düzenbaz ve nefret uyandıran biridir...istisnasız ama!
kral oyuncudur o ayrı! saf birini ondan daha iyi oynayacak yoktur herhalde.
--spoiler--
kadın: (gayet de seksi olduğunu düşünerek)beni nasıl buluyorsun?
kemal sunal: çok kolay buluyorum. merdivenden çıkıyorum hop geliyorum
--spoiler--
türkiye'nin bir döneme damgasını vuran toplumsal değerlerinden birinin adıdır kemal sunal. özellikle propaganda filminde ne kadar büyük bi insan olduğunu kafama iyice kazımıştım. o ne derin bi oyunculuktu vesselam.
yıllarca komedi tahtından inmeyen insandır. hatta yılmaz güney'in gişe rekorunu kıran insandır.
böyle starların olması şener şen gibi onlarca yeteneği duldalamıştır.
peki şimdi neden çıkmıyorlar sorusunun cevabı ise,o zamanlar nur zamanıydı...
Türk sinema tarihinin 1 numaralı komedyeni. Çektiği filmler hala dün gibi aklımda. Artık bizde onun o süper oyunculuğu sayesinde filmlerinin senaryosunu ezberlemiştik. ALLAH rahmet eylesin nur içinde yatsın.
filmleri izlendikçe bıktırmayan adeta değerlenen özellikle hababam sınıfı,tosun paşa,bekçiler kralı adlı filmlerini çok beğendiğim türk sinemasının medarı iftarıdır.ruhu şad olsun.