hilton arazisi hakkında bir vaadi olmamasına rağmen, güce tapanların devamlı hiltonla andıkları adam. panik böyle birşey sanırım.
bunun editi de; insanların panik halindeyken 'hayır kemal kılıçdaroğlu dedi öyle birşey, sen bilmiyorsun' diyememektedir. eskileyin bebişim, siz eksileyin ben tezlerinizi çürütürüm ama.
yeni nesil şovmen. samimiyetsiz insan. "geçen hafta çamurda gezdiğim ayakkabılarım kullanılmaz hale geldiği için kendime yeni ayakkabı aldım" dedi bugün. kulaklarımla duymasam bsg derdim böyle birşey söyledi diyene, ama dedi vallahi. hayatında ilk defa çamura giriyor galiba bu mehmet ali erbil'in siyasi versiyonu, hangi ayakkabı çamurda gezmekle kullanılmaz hale gelir ki? sıfır borçla alıp zararla teslim ettiği ssk nın üstünü nasıl örttüklerinden hiç bahsetmezken fotokopi makinalarıyla geçirdiği ömrünü belge toplamaya adamış. belgen varsa götür mahkemeye ver, televizyonda şov yapma derler adama.
vakit gazetesinin gereksiz yere çamur attığı herhangi hırsızlığını bulamadığı için kendine yakışır biçimde iftiralar attığı chp'li de olsa yolsuzlukta cesur adınlar attğı için takdir edilmesi gereken vekildir.
en son yaptığı basın açıklamasında gördük ki, başbakanın şimon peres'e verdiği ayarı,''saadet partisi'nin oylarını cebime koyayım siyasetiyle bir yerlere gelinemez'' şeklinde değerlendirebilecek kadar körelmiştir.
hayır anlamam, etmem... böyle yaptıkça o değil, siz kaybediyorsunuz her seferinde. adam türkiye'yi o panelde ezdirtmedi, herkes alkışladı. şimon peres kendisini arayıp özür dilemişken, mhp genel başkanı bahçeli bile yazılı açıklamayla tebrik etmişken siz daha neyin muhalefetini yapıyorsunuz? eğer amacınız herkesi karşınıza almaksa buyrun.
istanbul için panik yarattığı tezayül edilen insan. bir istatistikçi olarak size şöyle bir yaklaşımda bulunayım; anakütlenin hata payı kadar pastadan dilim kapar ve sonrası deniz baykal sağ kadir topbaş selamet olur...
adam gibi adamdır. dürüsttür, ilkelidir. her şeyden önce beyefendidir, kalitelidir.
ne melih gökçek gibi çamurluk yapar,
ne başbakan gibi artislik yapar,
ne akp li belediyeler gibi soygun yapar...
ama,
doğru doğru, siz haklısınız... bu adamdan hiçbir şey olmaz. zaten hepiniz iç-dış siyaset uzmasınız. bu adam da kaka zaten!
seçim vaadleriyle insanın oturma organı ile gülmesine neden olan bilgisiz bilgili siyasetçi. bakkal dükkanı chp ile belediyeciliği aynı kefeye koyan bir adama halk değil oy, günahını vermez.
ittire ittire bi yerlere getirilmeye çalışılan insan. bu arada yeni ayakkabı almış. hayırlı uğurlu olsun, güle güle giysin. umarım bi daha da çamurda fazla dolaşmaz, zaten orta halliymiş durumu(!).üzülüyoruz ailecek.
bu sefer dikkatli kullan ayakkabılarını emi.
yeni dönem chp istanbul büyükşehir belediye başkan adayıdır.
tanım faslını hızlı geçeyim istedim zira söylemek istediğim başka şeyler var. hele bir oku, zahmet göster, korkma okumaktan. başımıza ne geliyorsa okumamaktan geliyor. lafı pek uzatmak istemiyorum. şimdi şöyle;
nedir sözlük ahalisinin tepkisi? elinde belge var, neden savcılığa gitmiyorsun? bu memlekette hukuk yok mu, yargı yok mu? bir süredir mevzu bu minvalde. hani, içimden diyorum, "ulan acaba hiç mi düşünemiyorlar?" diye, cevap bulamıyorum bir türlü. olm, adam belgeleri savcılığa verse ne olacak sence? ne kadar üstüne gidilecek? ya da dur bak, daha iyi anlayacağın şekilde izah edeyim. ne yaptı kılıçdaroğlu şaban dişli'ye, dengir mehmet fırat'a? haklarındaki dosyaları bir bir ortaya çıkarttı, suratlarına çarptı, adamlar da -mecbur- yerlerinden olmuş oldular. savcılığa verse ne olacaktı? gülmesenize olm, biliyorsunuz işte ne olacağını.
aslında durum ne biliyor musunuz? korkuyorlar.. hakkında "elimde belgeler var." dediği herkes it gibi korkuyor. hani istanbul'u alamayacağını hepimizin gün gibi bildiği aşikarken, ne kadar akp yandaşı, yaltakçısı, goygoycusu varsa, hepsi de -bana inanılmaz derecede komik gelen bir biçimde- korkuyor. adam çok az manevra ile başardı bunu hem de. beyefendi kişiliği, karakterli duruşu ile, tertemiz geçmişi ile başardı. bu yüzdendir ki karşısına çıkmaktan öyle tereddüt ediyor herkes. sayın topbaş medeni bir tartışmanın içine girmektense, "elinde ne varsa savcıya versin.", diyebiliyor sadece. çünkü i. melih gökçek'in ne duruma düştüğünü gördü. çünkü sayılamayacak kadar çok çekinceleri var belki de. her fırsatta özendiği avrupa'da veya amerika'da olduğu gibi bir açık oturuma katılmaktan öleyise çekiniyor bu yüzden. elin adamları canlı yayınlarda çatır çatır tartışabilirken, biz "gel, karşılıklı konuşalım, tartışalım." çağrısına, "elinde ne varsa savcılığa versene o zaman." basiretsizliği ile karşılık verebiliyoruz sadece. yazık..
hakkında şovmen de diyorlar. bu kadar düzgün bir adam hakkında söylenebilecek en asılsız, en çirkin yakıştırmadır bu benim fikrime göre. hele ki karşısında -tam emsal sayılmasalar da- i. melih gökçek, r. t. erdoğan gibi örnekleri mevcut iken. sayın başbakan, benim de dahil olduğum büyük bir kesimden taktir gören hareketi -davos meselesi- neticesinde havaalanını miting alanına çevirirken şovmen olmuyor, kılıçdaroğlı şovmen oluyor öyle mi? sayın başbakan belki de en anlamlı icraatını gerçekleştirmişken, bunu seçim malzemesine dönüştürmekte ışık hızıyla yarışırken şovmen olmuyor öyle mi? sayın başbakan kara kışta o çok sevdiğini iddia ettiği milletini gazsız, soğukta bırakıp, seçimlere üç beş gün kala yalandan bir doğalgaz indirimine gittiğini meydanlarda çığırırken, i. melih gökçek, kılıçdaroğlu karşısında bağırmaktan başka hiçbir şey yapamamışken, bir insanoğlunun ne kadar çok terleyebildiğini ispat ederken şovmen olmuyorlar öyle mi? vicdan sahibi her insan bunlara çok mantıklı cevaplar verebileceklerdir.
[kömür yardımları çok güzel bişi]
neticeye gelirsek, elbetteki yerel seçimlerden akp yeniden büyük bir zaferle ayrılacak, i. melih gökçek yine ankara'nın tahtına oturacak, istanbul da kılıçdaroğlu'na yar olmayacaktır. kılıçdaroğlu'nun adaylığının, deniz baykal'ın son derece zekice düzenlenmiş bir hamlesi olduğunun elbette ki farkındayız. ve muhakkak ki bu bizi derinden yaralıyor. ama bütün bunlar kılıçdaroğlu gibi türk siyasetinde emsaline ender rastlanan karakterde, bilgi-birikimde ve donanımda bir adamın hakkını yemeye yetmeyecektir.
siz hala adamın ayakkabısından, şundan bundan bahsetmeye devam edin. yakışıyor zira..
efenim kendisi seçilirse fakir fukaraya 600 lira maaş ve beleş doğalgaz verecekmiş.
kendisine parayı işbankasından mı çekeceksiniz?
diye kesin sorulması gereken, son dönemlerin showman i.
oğullarına gemi alanlar başbakan, dünya mısır devine ortak edenler ekonomi bakanıyken oğlunun ssk sknadalını sorgulayanların olduğu adam.
sütten çıkma ak kaşık değil ama kesinlikle diğerlerinden daha beyaz, ve işte sırf bu yüzden deniz baykal'ın uzak tutmak için istanbul büyükşehir belediyesi adayı yaptığı adam.
belediyeceilikten çok daha farklı ve çok daha etkili vasıfları olmasına rağmen, chp'ye bir kale kazandırmak için istanbul belediye'sini muhalefet noktası haline getirmeyi göze almış, tanımadığı bir şehre uzak olduğu bir konuma oturmayı göze almış. zaten yeterince örselenmiş istanbul u örselemeyi partisinin selametinin arkasına atmış bir adam. kendisine olan saygımı yitirmiş adam.
tutarsız, ajitatif, kötü popülist, plastik siyasetçi örneği. anormal yoğunlukta zihinlere zerk edilmeye kasılan ve elbette gerçeklikten ve geçerlilikten yoksun anaakım medya işi cilalamalara, pozitif imaj yükleme çabalarına rağmen kaybetmeye mahkum insan. onurlu(!), başı dik(!), mantıksal derinliği ise eğik 'loser' kişi.*
(bkz: politik pop star)
bol keseden saçıp savurmaya başladığı uygulanabilirliği ''mars'ta bir türk kavmi yaşıyor olması ihtimali'' ile eş fantastik ötesi vaatlariyle sekülerhaydar baş kıvamına gelmeye başlamış şahıs.
kendini ve arkandaki tiranları değil, bu aziz milleti seviyorsan bu millete pembe yalanlar söylemeyeceksin...
ingilizce bilmeyen bir başbakan'ın davos gibi oturumlara katılmasının yanlış olduğunu belirten siyasetçi. siyaseti ve özellikle muhalefeti birilerinin üstüne basan cengaver edasıyla yürüteceğini sanıyor kendisi. ayakkabısı eski halktan biri repliğiyle kendini zaten yerin dibine sokmuş olmasına mütevellit bir de başbakan'a ingilizce bilmiyorsan öyle oturumlara gitmeyeceksin gibilerinden bir ayar girişiminde bulunmuş. devamında ise madem filistine tepki gösteriyor neden ırak konusunda sesi çıkmadı gibi kıraathane siyaseti ile oy toplayacağını sanıyor. bunun cevabını size başbakan vermesin ben vereyim bari yaşım 23 onun eminim sizi muhattab almaktan daha önemli işleri vardır. şimdi diyeceksiniz buraya yazıyorsun seni sallayan kim ee o gazetelere demecini vermiş onu sallayan kim?* ırak konusunda türkiye'nin duruşu sayesinde terör konusunda ilerlemeler kaydedilmiş ve pkk silah bırakma noktasına gelmiştir. türkiye'ye ırak konusunda verilen sus payı pkk'nın bitirilmesi güvencesidir. sizin yaptığınız göndermeleri onluk batak masasında bile artık yapmıyorlar sayın kılıçdaroğlu. artık insanlar bilinçleniyor ve bununla beraber akp'nin aldığı oyu cehalete yoruyorsunuz ya bu sizi daha da küçültüyor.
oğlu hakkında atıp tutanların yüzüne konuşamadığı insan. pek çok plastik siyasetçinin, aslında orjinal olmadığı için yerden yere vurulmakta güce tapanlar tarafından. istanbul büyükşehir başkanı olamasa bile ülkenin siyaset tarihine akp'yi korkutan adam olarak tarihe geçecek.