çok rahatsızlık çünkü o tüm yatağı kaplarken siz kenarda kırılmak zorunda kalırsınız. gece kırk defa uyanırsınız kediyi Ezmiş olma korkusu ile. Sonra birde hayvanın ölü gibi yattığı anlar vardır, hırıLdamaz harekat etmez insanı korkutur.
en sinir bozucusu yavru kediyle uyumaktır. bütün gece üzerinizde gezer, yüzünüzü tırmalar.
sonunda kovayı ters çevitip üzerine kapatırsınız ve sorun çözülür.
kediyle uyumak aynı odada yaşlı nineyle, dedeyle ya da emekliyle uyumaya benzer. sürekli Huysuzdur.
sağından soluna dönemezsin, rahatsız olur kaçar gider,
sevmeyi bırakırsın, 5 saniye sonra kafasını kaldırıp "sevmiyorsan gidiyorum bak?" bakışı atar,
o rahatsız olmasın diye yorganı milim milim üzerine çekerken zınk diye uyanır, tazı gibi kaçar gider,
gider, gider, gider...
kediyle uyuyacaksan sadece haşmetlilere hizmet edip, put gibi uyuyacaksın, sen de kedisin çünkü! ondan ne farkın var rahatsız etmesene! (o böyle düşünüyor)
ve uykunda onu yanlışlıkla tekmelediğin zaman tepki göstermiyor, kaçmıyor gitmiyor, biliyor senin uyuduğunu ve bilerek yapmadığını, böyle de Zeki hayvanlar.
aman biz beraber uyuyalım da, ben hareket etmeden uyusam da olur.
Huzur vericidir insanın tüm stresini alıp götürür tabi bu sevimli durum sabah yüzüne hunharca atlayınca biter ve zaman geçtikçe aynı sizin uyuma şekliniz alıyor eşşekler.
üstüne gelir özenle tirnaklarini geçirir yatağını yumuşatır. onun kadar keyfine düşkünü yoktur. koynuna alıp uyumak istersin gel kız dersin siklemez. agir başlıdır. sabah kafaninizin dibinde sizi seyreder. eğer evde başka bir ekurisi varsa müthiş oyunlar oynarlar. kedi olmak tam bana gore. çok ozeniyorum lan.
uykuyu kısıtlayan ama o hırıltıya yumuşacık patilerin verdiği huzura değer, kış ise daha bir güzeldir sıcacık olur yattığı yer. hayatta ki en huzurlu, samimi uykuya sebep olur.
kişinin değil, kedinin isteğine kalmış bir eylemdir. ne kadar kovarsan kov, o kedi gece gelip seni uyandırır, sonra kendisi uyumaya başlar. yataktan atsanda geri gelir, gece gece uğraşmak veya uyumaya devam etmek sana kalmıştır.