kendisinden korkan insanlara sürekli aaa küçücük hayvan napsın sana denmesine yol açan zıplayabilen hoplayabilen geceleri daha da bir korkunçlaşan hayvan.
hakkında söylenen tüm olumlu şeyler yalandır. şahsiyetsiz hayvanın tekidir. sorun çıkarmaktan başka bir işe yaramazlar. bir kedi sever, kendi içinde çözemediği kişisel sorunları nedeniyle bir kediyi sever ve besler. kedilerle uzun süreler boyunca aynı evde - sevdiceğim yüzünden- yaşamış biri olarak şimdi sözlediklerimin sonuna kadar ardında olduğumu belirtmek isterim.
- şimdi tabii benim de şartlarım var.
- tabii kavun bey, sizi dinliyorum.
- öncelikle, ben uyurken şirinliğime kapılıp beni uyandırırsanız anlaşmamız biter, çeker giderim. bu konuda anlaştık mı?
- hmm zor olacak ancak şartlarınıza uymaya çalışacağız tabii.
- pekala, ondan sonra, haftada en az bir gün balık, bir gün taze ciğer çıkacak.
- hmm masraflı oluyor, ama elimizden geleni yapacağız.
- genel hatlar bunlar, geri kalan detayları çalışma sürecimiz boyunca halledebileceğimize inanıyorum.
- peki kavun bey, o zaman, sizi biraz sevebilir miyim?
- tabii ne demek, geleyim kucağınıza?
- buyrun.
bütün gün apartmanın bahçesinden çıkmayan ama arabanın sesini duyup akşam sokağın başına kadar gelen sevimli yaratık. o kadar arabanın sesi arasında bir tanesini nasıl ayırt ediyorsun ya. karnını doyurup çişini yaptıktan sonra da balkonun kapısını açıp * içeri girer bir de bu.tv seyederken mutfaktan bir devrilme sesi duyarsın hırsla gidip baktığında sanki o yapmamış gibi çöp kovasından en uzak yerde uyuyor numarası yaparken yakalarsın.o halini görünce tırıs tırıs kızamadan geri dönersin. kucağa çıkmasının yasak olduğunu bildiğinden olsa gerek, kucağına gelmek için koltuğa tırmanması yarım saat sürer alabildiğine yavaş ve sinsi.kızamıyorum şerefsize * ya. tek gözlü fırlamam benim.
bir de çarpıyor bunlar. siz mutlu mutlu onu sevmeye niyetlenmişken elinizi uzattığınız anda resmen elektrik çarpmış gibi oluyorsunuz, irkiliyorsunuz bir an, sonra alıyorsunuz kucağınıza ve herşey geçiyor.
ayrıca sırt üstü uyuyorlar. kollarını ve bacaklarını açabildikleri kadar açıp gerine gerine uyudukları görülmüştür.
sepet delisiler. nerde bi sepet görseler içine girip yatmaya bayılırlar.
evinizde bulunması muhtemel küçük büyük tüm böcekleri haklarlar. önce patilerle vura vura oyun oynar böceği kovalar ve sersemletirler, sonra da genelde afiyetle mideye indirirler. karafatmaymış, eşek arısıymış hiç korkmazlar.
geceleri 7 kiloluk koca pamuk cüsesiyle üzerinizde yatan, siz yatakta dönmeye çalıştıkça yorgan altındaki ayaklarınızla oynayan, sabahları uykudan uyanıp kapalı gözlerle tuvalete yöneldiğinizde miyav miyav diyerek ayaklarınızın dibinde koşup ezilme tehlikesi geçiren, ellerinizle beslemekten haz alabileceğiniz, yaş mama için deliren, balkonda oturup dışarıyı büyük bir merak ve zevkle izleyen, yazın açık pencerelere çıkıp düşecek şimdi diye kalp krizleri geçirten, yatakta, koltukta sizle başbaşa kalabileceği hemen her yerde yanınıza gelip gurul gurul sesler çıkararak kendini sevdiren, pembe, ıslak, tapılası burnunu öptüğünüzde huysuzlanan, bazen garip bir şekilde şevkat delisi olup kafasını boynunuza gömen ve öylece uyuyan canlı.
alıştığı şeyin alıştığı zamanda olmasına çok önem veren hayvanat.
günün ilk yemeğini sabah 9'da veriyorsanız ve o gün evdeki herkes bunu unutmuşsa saat 9 çeyrekten sonra evi ayağa kaldırır. yemeğini fazla sulu hazırlarsanız alıştığı kuruluğa gelene kadar yemez, suyun buharlaşmasını bekler. eskiden çıkıp oturmayı sevdiği sehpanın üzerine yeni bir biblo koyarsanız emin olun o biblonun kafası kopacaktır.
günün muhtelif zamanlarında bir insanın aklına düşebilecek kadar değerli olandır. siz karşınızdakinin aklına gelenin siz olmasını umut ederken onun fütursuzca bir kediyi, hem de sizin kedinizi özlediğini söylemesine neden olan hayvandır aynı zamanda.
kıskanılır hem de çok.
bir de merak edlir beni hiç düşünmüyorsa bile kediyi düşünüyor mu acaba diye.
çok değişik bir hayvandır, bir kere yaşlandıkça artistleşip antipatik bir hal alır. Genelde kural falan pek takmazlar, hele yaşlılarını sevmek için onunda sevilmek istemesi gerekir hatta kendi kendini zorla sevdirtme durumu bile vardır. Kesinlikle nankördür. Köpek bir yem için şekilden şekile girerken, kediye istediği yemi tutsan şirinlik yapacağına bağırıp çağırmaya, hatta bacaktan yukarı tırmanmayı ve hatta ve hatta yemek için savaşmayı göze alır. Sonuç olarak evde ayrı bir bireydir, kendi keyfi vardır.
bir evde köle hayatı yaşayanları, kasap önü bekleyenleri ile mağrur çöp tenekesi karıştırcıları olarak 3 sınıfa ayrılan hayvan türü. sokak kedisi vakariyetini karıştırdığı çöp tenekesi ile korurken; ev kedisi ve kasap önü bekleşenleri, artık talepçisi olanlar kolay olanın verdiği azgınlıkla tüketim çılgınlığına devam etmektedirler.
sağınızda uyumaktadır. "Dur hazır uyku mahmuruyken tarayım ben bunu" diye düşünürsünüz, zira taranmayı pek sevmemektedir. tarağı almak için solunuza dönersiniz, tekrar sağınıza döndüğünüzde (yaklaşık 2 saniye sonra yani) az önce uyuyan kedi yok olmuştur.
hiç sevmedigim hayvan türü. o kadar nankördür ki sizi her an sırtınızdan vurabilir. klinikte muayene sırasında 5 kişi tutamadıgımız canlıdır en son boynunu sıkmam neticesinde bogulup ölüyordu zor kurtardık.
en muazzam yaratıktır. ikincisi baykuş olmak ile beraber kedi müthiştir. (bkz: övünmek gibi olmasın) kedi iyidir. güzeldir. severiz ailecek. (bkz: kardeşim) (bkz: çocuğum)