Biraz önce tanıtımını gördüğümde aklıma geldi biteceğine oturup seviniyoruzda hiç düşünmüyoruz kaç yıldır cennet mahallesini hayat bilgisini izlediğimizi.
bi bitmedi şu mınakodugumun dediğim dizidir. 10 kişi bir birini sikti bıraktı, arkadaş oldu, ayrıldılar, sonra tekrar oldular. 10 kişi ile çevrilen dizidir. yeter artık be bitde siktir git.
bu sabah tekrarını gördüm kanal d'de. gerçekten de çok severek izliyordum ben bunu. tam össye gireceğim hafta perşembe ya da çarşamba günü yayınlanmıştı ilk bölümü, sınava 3-4 gün kalmıştı. o ergen moddayken çok da iyi geliyordu. ancak bugün 4. sınıfa geçen objektif bir üniversiteli gözüyle baktım da, gerçekten de çok hoşmuş eski bölümleri. çok güzel başlayıp cılkı çıkarılan diziler serisine eklenmiştir kendisi bir süre evvel.
bu diziyi izlemeyi bıraktığımda üniversitedeydi bunlar. şimdi bir baktım aslı'nın çocuğu var, deniz'in çocuğu var mı anlayamadım sarışın bir bebeyle konuşuyordu ama. yeni yeni tipler gelmiş. kimin eli kimin şeyinde belli değil.
ilk bölümleri o kadar güzeldi ki... sonradan boka sardılar. artık bitmesine sevindim, demek ki senaristlere de öğğkk geldi.
yıllar önce çok sevdiğim urlaiskele'De çekildiği için sırf özlemden izlenmeye başlanılan, bir kaç bölüm sonra dawson's creek* çakması olduğunu anlayınca izlenilmeyen ama uykusuz'un bir kapağına esin olduğu için nerde görsem beni gülümseten dizi.
kapak şöyleydi: saçları sarıya boyanmış, perma yapılmış mavi gözlü tayyip, elinde alış veriş poşetleri ile şöyle der:
bu vücut senin oyna onunla, alış verişimi yaptım, akşam da kavak yellerini izleyeceğim.*
aslı'ya annelik hiç yakışmamış. kendisi çocuk lan onun zaten. çocuk gibi duruyor o kaküller filan. bak mine'ye tam oturmuş ama aslı'ya olmamış.
bir an önce bitmesini istediğimiz, adının kavak değil kabak yelleri olarak değiştirilmesi gereken dizi. kabak tadı verdi çünkü artık. yeter ulan!
gençlik dizisiymiş. peh! böyle çarpık ilişkiler, kimin eli kimin cebinde belirsiz münasebetlerden gençlik dizisi mi olur! yok yaşım 60 değil, ama arkadaş böyle saçma kurguyu, işin içinden çıkamayan senaristlerin zırvalıklarını gençliğe mal etmeye ne gerek var. koy yalan rüzgarını 7den 70e herkese izlet vallahi eleştirmem. izleyiciyi aptal yerine koymada sınır tanımamaları da cabası. izlemişsin işte demeyin. mümkün mü izlememek ne zaman açsan televizyonu ya akasya durağı ya kavak yelleri var. ve ne zaman rast gelse bu dizi bana eşler değişmiş, ölenler dirilmiş, diriler yokmuş, yoklar çokmuş... bitsin de millet olarak kurtulalım yahu.