eşinden ayrılıp onla sevgili olmayı öğrendik.Kıvırcık tıfıl erkeklerin ne kadar itici olduğunu öğrendik.okul okumanın aslında ne kadar kolay olduğunu öğrendik.Ama karakterlere noluyo öğrenemedik.layn bunların hepsi mi sahipsiz.analari, babaları, analarinin sevgilileri, babalarinin sevgilileri, ablaları, yeğenleri, yengeleri vardı sanki bu adamların.
reenkarnasyona inandırıyodu az kalsın. efe kedi gibi mübarek. 9 canlı. bi canı gitti. eğer tekrar ölüp bi daha geri dönerse tamamdır. inanırız artık gençler.
bir türk dizisinin, asla güzel başlayıp ama güzel ve kaliteli bir sonla vaktinde bitirilemeyeceğini, illa bokunun çıkarılacağını bir kez daha öğrendik.
6 arkadaş bir araya toplanıyorlar, eğleniyorlar, şahalaşıyorlar. aslı diyor efe diyor deniz diyor güven diyor bi de bi evli biri vardı onu da diyor hanginize versem diyoooooorrrr.
birkaç gencin başına, hayat ya bu, bir sürü şey gelebilir. Duygularından emin olamayacak kadar tecrübesizlerse hepsi birbirine aşık olabilir, grup yapabilirler, üç beş kişiden 100 kişilik hayat hikayesi sıçılabilir icabında. dawson's creek bu davranış örüntülerinin ve saçmalıklarının öncüsüyse, artçısı da türkiye'deki liseli gençliktir.
(bkz: liseli vardı ya ah o liseli)
