mini etekli, dekolteli, badi tişört giymiş iri memeli vs kadın gören bir erkek cinsel olarak uyarılır. eğer uyarılmıyosa erkekliğinde sorun vardır. bunun nefsini dizginlemekle, sürekli cinsellik düşünmekle falan da ilgisi yoktur. tanıdığınız en efendi, eğitimli erkek dahi karşısına baldır bacak çıkan bir hatun için "bacaklar da sütun gibiymiş" der. demese de içinden geçirir. zaten o eteği giyen kadının amacı da budur. beni fiziksel olarak beğensinler, milletin aklını alayım derdinden giymiştir.
sokakta karşınıza çıkan kimi erkek size laf atar, kimisi dönüp götünüze bakar, kimisi de görmemiş gibi davranır. ama istisnasız hepsi cinsel olarak çekici bulur. çünkü metabolizmanın çalışması böyle.
karısının, kızının kapalı giyinmesini isteyen erkek de zaten millet cinsel olarak beğeni duymasın diye öyle istiyodur. sen eşinin milletin cinsel beğenisine açık olmasını dert etmiyosan senin bileceğin bişey. karının memesini, götünü alışveriş merkezinde sergilemek bana göre senin genişliğin, sana göre de çağdaşlığın. eğer ben istemiyosam o da benim bileceğim iş.
asıl mesel şu ki, kadın erkeğin içinden geçenler doğrultusunda açıp kapayabileceği bir elektrik düğmesi değil.
tüm bunlara konu olan kendisi olduğu için, bildiği gibi giyinme hakkına sahip. burada ölçüsü, kendi inancı ve kendi anlayışı. erkeğin ne düşündüğü değil. işin o kısmı erkek olarak da inanan olarak da erkeği bağlıyor çünkü.
amaç ne belli olmayan durumdur.
amaç şu mudur; kimsenin milletin mini etekli karısına kızına bakarak attırmamsımıdır? ya da sadece bazılarının attırmamasımı dır? üstelik bahsi geçen eylem hayal üzredir mış-miş gibi. velevki dendiği gibi bir durum varsa yanlışlar doğruları götürmektemidir?
bir önerme de benden gelsin:
"her bacağını açan orospu değildir, bacağını açmayan orospu yoktur."
peçetecisi misin adamın, eşi kapalı adamın mini etekli kadın resimlerine attırdığını nerden biliyorsun? "bunlar böyle ama evde kesin mini etekli kadın resimlerine attırıyordur, bizim gibi abazalardır" diye yapılmış bir varsayım...