aslında "karma" kötü olanıdır yani bizde günaha karşılık gelir. iyilik yapınca kazandığımızın adı "de" dir. bildiğin sevap yani. ama ne var ki galat ı meşhur lügati fasihten evladır.
ulan eskiden yoktu karma marma sözlükte. yazıyorduk biz yine de keyifle. entarilerimiz oylandığında da seviniyorduk okunuyoruz diye. artıysa oyumuz, götümüz kalkıyordu; evet. eksiyse de dönüp bakıyorduk yazdığımıza; "ulan acaba imla çok kötü de ondan mı eksi aldık yoksa fikrimi mi eksilemişler yoksa ne?" diye başlıktaki diğer entarileri gözden geçiriyorduk. ayar verdik mi yakın zamanda birilerine ona bakıyorduk. en olmadı "ibnedir ibne" deyip yazmaya-okumaya devam ediyorduk. eksilerimizi ibneye yüklemek bile daha iyiydi ulan karma derdinden.
şimdi bakıyorum sözlükle ilgili her entaride bir karma sözcüğü geçiyor. yerim ulan karmanızı. günde 10 oy kullanarak "en fazla oy kullanan yazar" oluyorduk lan biz. ama değerliydi oylar. şimdi ise ne oylara itibar kaldı ne de atışmaların tadı.
kimilerine göre kafaya takılmaması gereken bir aparatmış. sen neyin peşinden koşuyorsun da, bu kadar kafayı takıyorsun bu olaya yahu. böyle yazarcanlar var ortalıklarda. bir entry yazar, bir bkz, komik falan böyle kendi çapında, sonra direk ben butonu ve son oylanan entryler, saniyesinde.
lan nedir yahu, bu kadar mı önemli senin için artı veya eksi almak. hayatın anlamı mı, seni sözlükten mi soğutuyor, o zaman çektirip gideceksin arkadaş, puan yazarı olmayacaksın, insanlar beğensin celebrity olayım diye entry yazmayacaksın. nick altımı nasıl doldurabilirim acaba, insanlar beğenir mi beni yeaaa tripleri falan, kimsin oğlum sen, veya karşındakiler kim ki kendini beğendirme çabası içerisindesin bu kadar.
nedir yani nick altından karmam şöyle oldu, bir günde eksiye düştü, istemiyorum bunu ben yeaaa, moralimi çok bozuyo çocuklukları, bir de hemen teselli geliyor birilerinden. karmaya kafasını takmaması gereken şahane yazar. ey allahım ya, ey allahım yaa. yazarlık nedir onu bir öğren ondan sonra gel süfer bir karma yaparım ben sana. hadi çocuum.
kendi kendine düşebilen bişeymiş. eksi artı farketmiyor durdukça çekiyor küçülüyor yaş meyve misali. Öyleyse karma bir yaş meyvedir. Ya da değildir. Felsefesi* de bu işte.
** her yazarın çok az da olsa kafasına taktığı derece.
bu derece gelmeden önce herkesin daha şevkli yazdığına inanıyorum. sağa sola aldırmadan yazarken sadece haftanın en kötülerine girmek burukluk oluşturuyordu. oysa şimdi * entry silme çoğu yazarda moda haline geldi. itiraf ediyorum, en az 3 eksi oy alan entrylerimi sildim, çünkü karmamın düşmesi beni cidden rahatsız ediyordu.
bundan sonraysa ciddiye almamaya karar verdim karmayı. neden mi?
1 - ) seri eksi oy veren ibne için entrynin niteliği önemli değil, mutlaka eksi verecek bir yanını buluyor.
2 - ) karmanın eksilerde olması kişinin berbat bir yazar olduğunu göstermez.
3 - ) gökhan inler, serkan çalık ve tozkoparan başlıklarına yazdığım ve tamamen bilgiden oluşan entrylerim çatır çutur eksilendi. sebebini bir türlü çözemedim.
o yüzdendir ki rahat olmakta fayda var. bu sözlükte tamamen bilgiden oluşan entry bile rahatlıkla eksileniyor. bundan sonra kimse karmayı kafaya takmasın *, eller armut toplamıyor ki eksiye basmasın. yazmak için yazmak en doğrusu.
zaman geçtikçe yükseltilmesi göt istediğine inandığım yazara gaz verici uygulama. keşke matematikçi olsam da formulünü yapabilsem. salak biri olarak şunu söyleyebilirim. karma arttıkça level atlama zorlaşıyor yamulmuyorsam -ki bu sözlüğün bir first person shooter olduğuna bir göstergedir. yakında level atlamak için karşıma zall çıkarsa hiç şaşmam. zira yüksek karmalı yazarlara online görünüyormuş kendisi. eyvahlar olsun hiç affetmez sanırım. boss ya o bağlamda. herşey boss yada boşş.
3 iyi oylanan + 1 kötü oylanan = (-)1 puan!
sanırım benim karma nın ayarı bozuldu. kötü oylanınca düşmüyor muydu lan bu?
neyse geyiği bırakalım; varsa imkanım, ben karmadan muaf olmak istiyorum... kuru fasülye gibi takılmak istiyorum, yakan topta vurulunca ortadan çıkmak istemiyorum, sobelenince saklanmaya devam etmek istiyorum....
evet budur...
sözlüklerin oylama safsatasından sonraki en büyük hatasıdır. nitekim çok fazla ciddiye alanlar vardır. zaman zaman kişilik bozukluğuna kadar götürdüğü görülmüştür. inşallah yavaş yavaş kalkar, oylamanın da cenaze namazına önayak olur.
