seçilerek yenmesinden dolayı oluşacak olan durumdur. biriyle paylaşıyorsanız " seçmeden yeee" şeklinde bir uyarı alırsınız ama hala seçersiniz ve sonunda sadece çekirdek, leblebi ve fıstık kabukları kalır. üstünüde güzel soğuk bir su içersiniz.
hüsran anıdır. zira o onca gereksiz ıvır zıvırın arasından seçe seçe onları yemek kadar zevklisi yoktur. son taneyi ağzına atıp güzelce yedikten sonra yeni bir tane aramak için başlanan çabanın sonuçsuz kalmasıdır. sallarsın, parmaklarsın, avcuna doldurup prinç ayıklar gibi ayıklamaya başlarsın ve sadece bir kaç kırıntıya rastlarsın. işte o anda güzel şeylerin bittiği zaman verdiği acıyı anlarsın.
sizin maddi gücünüze göre değişken olan durumdur. eğer lüks bir karışık yaptırmışsanız geriye badem, kaju, soslu mısır, efendime söyliyim antep fıstığı filan kalmıştır ki, bu da "asıl şimdi başlıyor, yehhuu, oh ye mann" gibi naralar atmanıza neden olabilir.
istatistiksel olarak olağan bir durumdur.
keza; en sevilen çerezler'in seçilerek yenmesi sonucun da hep işe yaramz olarak tabir edilenler kalır.
çözüm: ya karışık çerez yemeyeceksin ya da karışık aldıysan sonuca katlanacaksın.
her karışık kuruyemişin başına gelen üzücü olay. evde kuruyemişe ilk el atan sizseniz şanlısınızdır. eğer eve biraz geç ulaştıysanız ve şeytani gülüşleri duyuyorsanız artık fındık(ailenin zevkine göre antep fıstığı yada badem içi olarak değişebilir) namına herhangi bir şey bulamazsınız.