her dönem kim olduğu yeniden yazılan büyük tarihsel şahsiyet. son dönemde yeni osmanlıcı hareketle birlikte tekrar parlatılmıştır. bugün muhteşem süleymanın kim olduğunu tüketim kültürünün mevcut standartları belirlemektedir.
Kendisi yokken isyan çıkarıp kendisi gelince kaçan almanları kovalayacam diye babası yavuzun doldurduğu hazineyi harcamış, Viyanayı alamamış, Rus cariye hürremin kölesi olmuş, oğlu şehzade mustafayı sınır boylarına göndermek yerine boğdurmuş, batılıların doğal olarak muhteşem dediği padişah.
Fransa'ya yardım edip Haçlı birliğini kıracam diye nice şehrini fransaya hediye etmiş. Sanki babasının oğlu fransa. Gerçi torunun anası fransız olmuş sonra ama bi halta yaramamış bi avrupaya yaranma işleri.
Evliya Çelebi’ye göre; Süleymaniye Camisi yapılırken iran Şahı, Kanuni’ye, parası yetmezse satıp tamamlasın diye, bir çekmece elmas yollamış. Padişah ise o elmasları küçük minarelerden sağdakinin taşları arasına koydurtmuş. Buna da cevahir minaresi denmiştir.
viyana'ya girmeyecektik. çöküşü başlatan, işlerin içine sıçıp bir de sıvayan padişahtır. kibirlidir de. tarihçiler bile savunur ama, nedendir bilinmez.
Şuraya yazılanlar var ya, tam bir cehl abidesidir. imparatorluğun kötüye gitmesinin sebebi ne batıya ayak uyduramaması, ne de hürrem'in iktidarı ele geçirmesidir. Bunlar sık bilinen yanlışlar.
Öncelikle kanuni sultan süleyman, modern devlet sisteminin temellerini atan kişidir. Öyle ki tarihte ilk defa, bir kanunname ile bir yönetici bir bakanının işine karışamaz olmuştur.
ikincisi, osmanlıdaki bozulmanın nedenleri, önce saray'ın, sonra da yeniçerilerin bozulması, bu insanların hizmet veya cihat değil de kese yapmaya başlamalarıdır. Bu durum öyle seviyelere varmıştır ki, asker başıbozuk, erkan-ı devlet itaatsiz olmuş, eninde sonunda yeniçeriliğin yıkılmasıyla birlikte yunanistana istiklal vermek zorunda kalmışız, ardından ise kavalalı isyanı - tanzimat sonrasında ise, osmanlılığımızdan hiçbirşey kalmayınca, bizler de yok olmuşuz...
osmanlı'yı toprak olarak genişletmiştir. osmanlı donanmasını ve eğitimini genişletmiştir. her ne kadar yavuz sultan'ın mirasını kullansa da, becerikli adammış rahmetli. savaşta zekasıyla ön plana çıkmıştır. komutanlığı ve siyasetçiliği enfestir. *
fakat kendisinin muhteşem olmasına engel olan şeyler vardır ;
hürrem'e olan tutkulu aşkı uğruna pargalı'ya ve şehzade mustafa'ya kıyması, selim'i padişah yaptırması.
bu durum, osmanlı'yı düşüşe geçirmiş ve dolaylı olarak osmanlı'nın bitimine yol açmıştır.
--spoiler--
*Kanuni Sultan Süleyman gayet mahir bir kuyumcu idi ve sağ kulağında daima, bir fındık büyüklüğünde ve armut şeklinde çok kıymetli bir inci küpe taşırdı.
*Kanuni Sultan Süleyman'ın sayısı bilinemeyecek kadar çok eşinden toplam 880 tane çocuğu vardı.
*Kanuni Sultan Süleyman'ın sayısı bilinemeyecek kadar çok eşinden toplam 880 tane çocuğu vardı.
*Kanuni, Cerbe zaferinden dönen Piyale Paşa kumandasındaki donanmanın muhteşem alayını Yalı Köşkünden seyrederken, yanındaki Avusturya sefirine şöyle demişti: “insan bütün bu muzafferiyetlerin Allah’ın inayetiyle kazanıldığını düşünmeli de asla gurura kapılmamalı.”
*Kanuni’nin oğlu II. Selim harbe gitmeyen ilk Osmanlı padişahı idi. Zevk ve sefahate düşkündü. Sarhoşken hamamda düşme neticesinde ölmüştü.
*Kanuni’nin sadrazamı ibrahim Paşa’nın adamlarından Alvaryo Griti adında birisi vardı. Bu zat, o zamanki Venedik Cumhuriyetinin elçisi idi. Taksim civarında bir sarayı vardı. Kendisine yazılan resmi evrakta “Beyoğlu” diye yad olunurdu. Beyoğlu semtinin adı buradan gelmektedir.
*Kanuni’nin sadrazamlarından Semiz Ali Paşa o kadar şişmandı ki, koca imparatorlukta kendisini taşıyabilecek ancak iki at bulunabiliyordu.
--spoiler--
tam bir miras yiyicidir. devletin en güçlü dönemi için bu dönem dense de benim gözümde yavuz dönemidir en güçlü dönem. yavuz 8 yılda o kadar güçlü bir dönem sağlamıştır ki kanuninin hayatı boyunca faydalanmasına harcamasına yetecek bir güçtür bu.
bir gün mecliste, bu milletin hakiki efendisi kimdir' diye sormuş, karşılığında 'zat-ı hazret-i padişahlarıdır' cevabını alınca cevabı beğenmemiş, 'hakiki efendi halktır' demiş osmanlı padişahı.
Aslında fatih kadar yavuz kadar yetenekli değildi. Ama 16. Yy türk çağı denmesini sağlamıştır. Devlet i aliyye onun döneminde sanatta bilimde mimaride ve öteki kültür alanlarında zirveyi yaşamıştır. Lütfi paşa tarafından yazılan asafname kanuni dönemindeki devlet harcamalarınin yüksekliğini gelirin gideri karşılayamamasını anlatır.
kerhanede gelen geçene peçete tutan kimi dalyaraklarca hükümdarlığı sorgulanan sultan.
ulan izmarit, türk tarihinde varsa daha görkemli ve güçlü bir karakter söyle bilelim. tek lafıyla fransa saraylarında dansı yasaklatan, avusturya imparatorunu vezirine denk tutan bir adamdan bahsediyoruz. bunun toprak genişliğiyle değil, kudret ile alakali bir olay oldugunu senin gibi amcık ağızlılar anlayamaz ama.
bütun türk tarihini incelemişmiyim bilmem ne.. ulan kerhane çaycısı sana kalsa cengiz han türktü diye ortalığı velveleye verirsin, cahil piç.
küfür etmek istemem ama böyle anasının götünden çıkan bok boncuklarına anladıkları dilden konuşmak lazım.
