Çok şükür bu sabah içtiğim bir fincan kahve damarlarıma nüfus etmeye başladı. Peki bu Yeterli mi tabi ki hayır. Bir fincan daha içmeden katiyen kendime gelemem.
Bağımlılıktan öte, bir yaşam tarzı haline geldi diyebiliriz. Etrafa yayılan o aromatik, cezbedici koku, yudumlarken duyulan tarif edilemez haz. Kelimeler kifayetsiz kalıyor. Nasıl anlatabilirim ki..
sanirim kahve icmenin onları elitlestirdigini ve toplumdan ayrıştırıp ust segmentlere tasıdıgını dusunuyorlar. Adamlar sanki kahve icse karadeligin gizemini falan cozecek.
Ayak serçe parmağımın ucu dahi yere dokunsa uyanırım da sabah kahvesini de içerim arkadaş. Terörse terör, örgütse örgüt.
Çay içmem, hatta evde çaydanlık sadece misafir gelinde ortaya çıkan bir mutfak eşyasıdır bende. Ama kahve makinem başımın tacı, gözümün nurudur. Dur yarın üzerine bir dantel örtü sereyim. Canım benim ya.