hayatının erkeğini bulduğunu sanmak.
aldatılmayacağını sanmak.
doğru insan olduğunu sanmak.
çok sevildiğini sanmak.
aşkın ölene kadar süreceğini sanmak.
bu böyle uzar gider.
kadınlar ne zaman "sanmayacak" merakla bekliyoruz..
erkeklerin doğasında tek eşlilik olmadığına inanmak istemeyişleri
aşık rolünü başarıyla oynayan asıl niyeti eve atmak olan abazan erkeğin kendisine uğramayacağı sanrısı
kaçarak evlenmeleri.
bütün hayatını o erkeğe adama ve ondan da aynısını bekleme durumudur. ya bi bırak, adam bi nefes alsın. sen bi nefes al. git kendine bi yeşil çay yap.( çünkü sen öyle seversin.) habire sık boğaz etme. bak sonra nasıl yoluna girecek her şey. ama yok illa sen 24 saat boş bırakma adamı. önce onun hatrına sahip olduğun bütün her şeyi ikinci plana at, hatta hızını alamayıp çıkar hayatından. 2 hafta taş çatlasın 2 ay sürer "o benim her şeyim sendromun." sonra kapattığın her kapıyı utana sıkıla geri çalarsın baştan deyim sana ben.
her erkeği beklediği erkek sanmaları ve ona belki de hak etmediği anlamları yüklemeleri. bu anlamlar tamamen hatun kişinin duygusal tatminliği ile alakalıdır, dolayısıyla, hatun kişi er kişiye o anlamları yükleyip kendi egosunu okşuyor, er kişininkini değil, bu da yanlış kişiye anlam yüklemelerine tekabüldür.
