bir erkeği bekletmeyi, burnunu sürtmeyi, ilgisini çekmek için saçmalamayı ilişkinin tek çıkar yolu sanıp, kendi yetersizliklerini görmeyip, erkeğin gücünden rahastız olup, üste çıkmaya çalışmak en sık rastlanan hatalarındandır.
sadece dürüstlükle ilişkinin yürüyeceğini sanmalarıdır.. tutku sanki sadece bir bisküvi ismidir onlar için.. şirinlik yaparak, küçük çocuk sesiyle konuşarak ve saçmasapan kıskançlıklarla adamı bunaltarak herşeyi halledeceğini ve kendini de ideal sevgili sanmalarından kurtulmaları asla mümkün değildir. çünkü bu lanet huylar nasıl bir format yapısıyla işlemişse içlerine ve kimden, nasıl, ne zaman öğreniyorlarsa artık, ne yapılsa faydasızdır. en kısa yoldan terkedilmeleri farzdır.
bir erkeği kendilerine bağlamanın birsürü yolu var sanmalarıdır.. yok efendim geriye çekilmek, yok seksapelini kullanmak, yok ailesiyle tanışmak, sürekli arayıp sormak, mesaj atmak vs vs. değil kardeşim değil.. samimi ol.kapris yapma.. kibirine yenik düşme.. o adamda neleri sevdiğini keşfet önce.. ve sonra bulduklarına sarıl.. onun sende sevdiklerini ondan kaçırıp durmakla ne elde edeceksin azcık düşün..
gereğinden fazla duygusal olup aşkın varlığına inanmaları.
yaw yok öle bişi bırakın bunları, sizin aşk dediğiniz şey üreme eyleminin ön hazırlıklarıdır olsa olsa.
istediğinde öptürme, musait mekan /zaman yakalandığında verme bakalım, eser kalıcakmı o en yüce duygunun insanı sevgiliden.
kadınlar, g.tü iyi kollayın, kaptırmayın ki yanılgıya düşmeyesiniz.
KARŞıLARındaki erkeği "her kadını elde edebilecek bir erkek" olarak algılayarak, etkilenip hayran kaldıktan ve aşık olduktan sonra, bu algılarını erkeği çevresindeki tüm dişilerden sakınıp, kıskanmak için bir sebep olarak görmeleri de bu yanılgılardandır. kısa bir zaman için eğlencelidir, ama zaman geçtikçe can sıkma ihtimali ortaya çıkar.
sanırım bu hissiyatları kadınların "erişilmez" ya da "herkesin sahip olmak istediği ama sahip olamadığı" markalara olan ilgilerine benzer bir şekilde çalışıyor. kötü tarafı, bunu erkeklere karşı sadece başlarda hissedebilmeleri. daha sonra, yanlarındaki adam 7.500 dolarlık bir kürk olmadığı için çok ciddi ve çocuksu bir kaybetme korkusu yaşıyorlar.
hoş, kürk de iki vakte kadar bir kenara atılıyor ya... kim bilir, erkekleri de böyle kenarlara atıyorlar da itiraf edemiyorlar.
(benzetmem kimsede bir ampul yakmasın. önemle rica ederim. genel bir eleştiri bu. özel değil.)
aşık oldukları erkeği ennn yakışıklı, ennn efendi, ennn düzgün, ennn kültürlü, ennn dürüst adam sanmaları. bu ennnlerin, aslında başkalarında olduğunu görmeleri.
karsılarındakilerinde kendileri gibi oldugunu sanmalarıdır.büyük hayal kırıklığıdır.begendiğinizi begenmeyen istediğinizi istemeyen biri ile birlikte olmaktır kastım.
aşık oldukları zaman bütün dünyaya kapılarını kapatırlar. ondan sonra da tüm marifetlerini, tüm sevinçlerini, tüm hüzünlerini aşık olduğu erkek üzerinde kullanırlar. sonun da ne olur erkek bunalır.
bunun sebebii nedir?
bunun sebebi, erkek genel ruh haliyle daha özgürlükçü yapıya sahiptir. hemen paylaşımcı olmakta güçlük çekerler.
işte bu sebeplerden kadınların aştaki yanılgıları ortaya çıkar.
kadinların asıkken yasadıkları hayal kırıklıkları yada yanlış algılamalarıdır. onlar asırı derecede baglanırlar, askı sonsuz sanarlar, erkegin her dedigine inanırlar, romantizmi cinselligin önune koyarlar. ömür boyu birlikte olmak isterler..
sonsuz aşka inanmaları,
bir daha başka birine aşık olamayacaklarını sanmaları,
hayatlarındaki herşeyi erkeğe göre kurmaları,
hayatın merkezine o'nu yerleştirmeleri...