erkeklerin sonsuza kadar romantik kalamayacaklarını ve önsevişemeyeceklerini bilmemek kadınların yanılgıları arasındadır. bunları yapmaya erkeğin anatomisi müsait değildir.
doğru insanın o olduğunu sanmaları ve aslında hayallerinde yaşattıkları o' na aşık olmalarıdır ama hayallerdeki o' nun hiç gelmeyeceğini göremeyecek kadar aşık olmalarıdır. bununla beraber aşkın ölümsüz olduğunu düşünüp karşındakine çabucak güvenip asla aldatmayacağını sanmaları da büyük bir yanılgıdır. *
seni seviyorum' un yeteceğini sanmalarıdır.. bir kadın bir erkekten nasıl güç, şevkat bekliyorsa, erkek de kadından, kadınsı güdüler, mimikler bekler. ama bunu gereksiz ve abartılı bir şirinliğe dönüştürüp, 24 saat çocuk sesiyle konuşup, çocuksu pijama takımlarıyla gezen kadınlarda vardır. bir erkek kadınının yanında şımarabilmesini ister ve sever..ama çizgiyi ayarlamak gerekir..
kendi hayatlarını tamamen aşık oldukları erkleğe göre ayarlamaları... bu uğurda ailelerinden, arkadaşlarından, sosyal ortamlarından ve hatta kendilerinden bile vazgeçecek bir aşamaya gelmeleri.
bir ömrü gerçek aşkı bulmaya adadıktan sonra, ve incelik sahibi, sevme gücü olan, tutkusunu zaptedemeyen, hayatına birşeyler katacak, gücüne tapabileceği bir erkek bulur bulmaz; ben aşktan korkuyorum, seni de kendimi de üzmek istemiyorum tripleriyle bu ender fırsatın içine etmeleridir. bölelerine bol şans dilemekten başka yapacak bişey yoktur. meşe odunu bile kar etmez.
bir erkeği sırf farklı olduğu için sevebilen, erkekteki özgüvene, doğal güce, flört yeteneğine, ve kişiliğindeki oturmuşluğa aşık olabilen, ama ilişki başlar başlamaz o erkeği, değiştirip yönetmeye kalkan, bu olmayınca hırs yapan, yok olursa da; sen artık o aşık olduğum güçlü adam değilsin diyip terkeden kadınların yaptığı bu eşsiz marifete hata demek çok yetersiz olacaktır.