Üçüncü dünya ülkelerinde görülen korkudur.
Bir de mutlaka anne olmak isteyen, bu konuda istekli kadınlarda görülür.
Donanımlı, güçlü ve iyi babalar olun, kızınıza bir erkeğe mutlak ihtiyacı olmadığını, yaşamını, evlenmeden de şekillendirebileceğini, aslolanın kişilik ve duruş olduğunu anlatın.
Anlatın ve aşılayın ki, güçlü, ayağı yere basan, aslanlar gibi kızlarınız olsun.
Endişeli, kaygılı olmaması gerektiğine, hayatını bir erkeğe yaslamadan da mutlu olabileceğine inandırın onu.
Aşkı da anlatın tabii, onun güzelliğini de...
Doğru kararlar almasına, kaygıdan ötürü değil aşk beslediği için, doğru insan olduğuna inandığı için evlenmesi gerektiğini öğütleyin.
Ancak aslanlar gibi babaların, aslanlar gibi kızları olur!
toplum baskısı yüzünden oluşur. evlilik bir başarı, bir statü gibi sunulduğundan yaş ilerlediğinde çoğu kadının özgüveni kayboluyor, kendilerini evlenen hemcinsleriyle karşılaştırıp komplekse girebiliyorlar. bir çoğu sırf evde kalmış damgası yememek için aslında hiç de sevmedikleri adamlarla evleniyorlar. bu ülkede mutlu olmak için tüm toplumsal baskı ve tabulara " hayır" diyebilmek, başkaları için yaşamayı bırakmak gerekiyor. bunun içinse sağlam bir eğitim ve ekonomik özgürlük lazım. yoksa çok mutsuz olursunuz.
Her kadinda olmayan korkudur. Sahsen evlenmekten daha çok korkuyorum. Her gun yemek hazirla, yataginda istedigin gibi yatma, birde sadece ağlayan bi bok torbasi doğur, onun altini temizle, besle buyut vsvsvs. Bir suru korkunc şey.
Eşinden şikayet edenlere sesleniyorum. Silah zoruyla mı evlendiniz arkadaşım. Evlenmeseydin hiç madem bu kadar feminist duyguların zirvedeyken. Nefret kusmaktan başka bişey bilmeyen kadınla da bi ölür geçmez. Ya orta yolu bulun ya da boşanın. Gençlere kötü örnek olmayın.