yolda bunlardan bir kaç tanesi yan yana yürürken, izlenmesi zevkli naif canlılardır. arkadan ayrı önden ayrı güzellerdir. bir de çıplak yürüdüklerini düşünürsen arkadan ufuk noktasına kadar baktırır.
normal bir yaşam süresinin keşfetmek için yetmeyeceği şeydir. her ayrıntısı, her noktası, her tarafı bir deryadır. dokunmak, bakmak, yaklaşmak keşfetmek için yetmez. hissetmek gerek, hissederken koklamak gerek.
kapitalizmin faşist kurgusu 'güzellik' denen algıyla sömürülen ve obje haline getirilendir. kadın bile kendisini metalaştırıyor artık ve dev bir endüstri dayattığı bir takım güzellik kriterleriyle kadın vücudundan nemalanıyor. kadının vücudu işlevselliğinden, kişiye özgü özelliklerinden arındırılarak kabul gören bir kriterler yumağıyla baskılanıp bir takım ölçülerle kısıtlanıyor.
kadın vücuduna uygulanan estetik, güzel vs. görünme dayatmasının bir örneğini de sözlük görsellerinde görebiliriz. eklenen kadınların hepsi özel imalat ürünü gibi görünüyor. oysaki her kadın kendi öz varlığıyla bedeninin kendine özgülüğüyle, tekliğiyle müsemma.
ekleme : genellemelerin çoğunluğunun kadının vücut ölçüleri üzerine yapılmasından dolayı örneklendirme de bu mantıkla yapılmıştır. işin aslına bakarsak bu örneklemenin bir sonu yok. kısa, uzun, zayıf, şişman, siyah, beyaz vs. mesele kadın vücudunun kendi öznelliğinden uzak algılanması.
her kıvrımının insana ayrı bi estetik duygu kazandırdığı,
çıplaklığında muhteşem kelimesinin yetersiz kaldığı,
ipeksi ile kadife arasında bi yerlerde tanımlayabileceğimiz fevkalade varlık.
