günümüzde öğrencilerin: "hocam bırak ortalı defteri, sen bezim mail adresimize gönder notları, biz onları bilgisayarımıza indirelim, uğraştırma şimdi bizleri" şeklinde çözeceği sorun.
heeaaa bu sözden sonra öğretmen öğrenciyi kovalıyabilir, cetvelle dövebilir, onu disipline verebilir, ama artık bu çağda hala bir öğretmen "şu kadar ortalı defter alacaksınız" diye dikte ediyorsa öğrenciye o öğretmen de sorun vardır.
bir yerden sonra öğrenci seçimine bırakılması gereken sorunsal. artık büyüyüp liseye kadar gelindiğinde sorulmaması gerekir, artık bir sene boyunca ne kadar defter harcandığı - ne kadar not tutulduğu biliniyordur.
bazi ogretmenlerin kirtasiyecilerle ortak calistigini dusunduren sorundur. bu hocalar ilk dersten, ortalama 2-3 ortali deftere sigacak bir mufredat icin suyundan da koyup ogrenciye 5-6 hatta 7-8 ortali defteri ittirmeye calisirlar. tabi ki yil sonu buyuk bolumu bos kalacagindan bir nevi israf ve ogrenciye bosu bosuna hamallik yaptirmakla sonuclanir bu istekler. isin ironik tarafi da bir defter yapragi icin ne kadar agacin telef oldugundan da dem vururlar ya, bak yine hatirladikca fena oluyorum...neyse gencler eger hocaniz sizden diyelim 6 ortali istedi siz onu 3 anlayin. ha seneye de giyerim dersen git 60 ortali al banane kardesim. *
kaç ortalı alınırsa alınsın -ki dersler zorlaştıkça o defterin ortası da doğru orantılı olarak artar- ilk dönemi sağ bitiremeyip birkaç ortasını feda eden gazi defterler için pek de önemi olmayan hadisedir.