türkçe kökenli kelimeler için doğru olduğu düşünülen fakat ince bir hata sezilen durum. kalın k-ince k (ka-ke) sesleri için latin kökenli türk alfabesinde sadece "k" harfi alınmış, "q" harfi alınmamış, diğer türk lehçelerinde "q" kullanılıyor. fakat bu durum, komplo teorileri ile açıklanabilecek bir şey değil. çünkü türkçe'deki kaf-kef ayrımı arapça ile veya başka bir dille ilişkili değil, türkçe'nin kendisinde var. göktürk alfabesinde dahi birden fazla tamga var "k" sesleri için. o yüzden, klasik dilbilgisi kurallarına göre "e" sesi getirilerek okunsa da bilhassa "k" için istisna oluşturmakta. yani okurken "kaf"ları "ka" diye okumakta problem yok sanıyorum. yine de nişanyancı olmayan bir dilbilimciye sormak lazım.
pekaka meselesine gelince, farsça bilmediğim için dilbilgisine giremeyeceğim ama "karkeren kurdistan" yazıldığı gibi türkçe okunmaya çalışılınca kaf oluyor. fakat kürtler q harfini de kullanıyorlar, demek ki onlara göre bu "kef" sesi. türkler'in pekaka, kürtler'in pekeke demesi siyasete girmeden böyle açıklanabilir.
aynı şekilde, kalkınma (kaf) kelimesi nedeniyle "akape" doğru bir kısaltma, "akepe" yanlış (ben de zaman zaman akepe diyorum alışkanlıktan gerçi.). fakat "h" sesi türkçe'ye zaten sonradan giren bir ses. ha-he ayrımı yok. o yüzden cehape, mehape demek de yanlış. ha, derseniz ne olur? bir bok olmaz. sabah akşam pavlov'un zili gibi şartlanınca zaten sizin demenizle bir şey değişmiyor.
