Kıbrış barış harekatı'nın bir numaralı adamı ecevit değil erbakandır.Allah razı olsun tüm askerlerimizden ve siyasetçilerimizden.Yavru vatana huzur getirdiler yıllar sonra.
Kaddafi'ye de bir teşekkür borçludur türk halkı.Herkes ambargo uygularken libya bize hem ucuza petrol verdi hemde bir çok yardımda bulundu.
harekat çerçevesinde vurduğumuz gemimiz tcg kocatepe'de eğer uçaksavarlar yerleştirilmiş olsaydı bugün kendi gemimizi vurduk yerine kendi uçağımızı düşürdük diyecektik.
bilgiler tamamen kendi arşivimdendir.
bu konu hakkında merak ettiğim bazı soruları savaşı görmüş bir iki kişi ile ses kaydı dahilince röportaj tarzı bir görüşmede bulunmuştum. Ses kaydını da kağıda döktüm kişiler resmen kıbrıslı olduğundan mütevelli ağız farkı mevcuttur elbet.
cevabını istediğim sorular:
1- Ayşe tatile çıktı sözünden ne anlıyorsunuz?
2- Savaşta şehitleri görebiliyor muydunuz?
3- Türkiye'ye kaçan oldu mu?
4- Korkuyor muydunuz?
5- Yakın çarpışmalar duyuyor muydunuz?
6- O döneme ait Kıbrısa özgü türkü vb eserler var mı?
7- Savaş nasıl başladı, nasıl bitti?
8- Halk askerlere nasıl bir destek verdi?
9- Sizin düşündüğünüz insanlık ve hukuk dışı davranışlar oldu mu?
10- Yaşam alanlarınız nerelerdi?
11- Kaç çeşit insan vardı? (ırk)
12- Rum tarafında doğan türkler yaşıyor mu, neredeler?
13- Turan Güneş kimdir?
14- Rauf Denktaş kimdir?
15- Esat Fellahoğlu kimdir?
16- Bülent Ecevit Kıbrıs için önemi?
17- iletişimi nasıl sağlıyordunuz?
18- Bu yıllarda halkın tavrı birbirlerine nasıldı?
kişiler hakkında kısaca biyografi için.
Necmiye Erdal Tayhan'ın Biyografisi
82 yaşında, 34 doğumlu, savaş zamanında 40 yaşında idi. Güney Kıbrıs Gökağaç(Rumca alettrobur) köyü doğumlu. 5 çocuk ailesinin 3. çouğudur. ilkokulu 2 yıl okudu. Eğitim durumu olarak mesleği mevcut değil. 66 yılında köye gelin gelmiştir. 3.5 hamile iken kızına Necmiye Hanımın eşi 66 yıllarında mevzi de (dağ) şehit olmuş ve bir daha evlenmemiştir. Lefke Bağlıköy'de yaşıyor.
''Sağsalim geldik ama öldük''
Özdemir Şanlıdağ'ın biyografisi
Şuan 58 yaşında, savaş zamanı 17 yaşında idi, 58 doğumlu. Aslı Kıbrıs olan Özdemir 9 kardeşten 7. sidir. Üniversiteyi Ankara Gazi Üniversitesi sosyal bilimler bölümünü bitirdi. Okul sonrası askerlik yaptı. Necmiye Erdal'ın damadıdır. 87 de evlenip 2 tane çocuk sahibi oldu.
Notlar:
1- Biyografisi alınan kişilerin savaş sonrası Rauf Denktaş'ın söylemesi ile kura çekilmeden şehitailelerinin istedikleri eve, mala mülke tapuzus sahip olabilecekleri söylenmesi üzerine Lefke'de Gemikonağında bir ingiliz evinde ikametetmektedirler.
2- Ruba'ya elbise derlermiş. Davrobono sıralanın yani izaya geçin demektir.
6- O döneme ait Kıbrısa özgü türkü vb eserler var mı?
* Yasemin Kumral ''Girneden yol bağladık anadoluya''
Dosya AUD-20161205-WA0137.m4a
Adanın her tarafında köyve kasabalarda yaşarlardı. Adanın her tarafında dağınık bir şekilde. Lefke bölgesini düşünün, Lefke Türk yerleşim yeri, Bağlı köy Türk köyü, Çamlıköy, Doğancı, Gaziveren, Yeşilırmak ama Yeşilyurt, Aydın köy, Güneş köy bunlar hep Rum köyleriydi. Yani adanın yerleşim yerlerinden bazıları Türk bazıları Rum’du. Dağınık bir şekilde Ada’nın dört bir yanında Türkler dağınık yaşardı.
Dosya AUD-20161205-WA0138.m4a
Güney’de kalan Türk köylerindeki Türkler hepsi ingiliz Üslerine sığındılar. Gidip oraya kamp kurdular, oraya göçmen olarak gittiler. Bu göçmenleri Rumlar sınırı açıp izin vermediği için, uçaklarla, Adana’ya götürdüler ve orada misafir ettiler ve daha sonra Mersin’den gemilerle geri Kuzey’e getirdiler.
Dosya AUD-20161205-WA0140.m4a
Ecevit bizi kurtardığı için çok severdik kendisini. Son ölmeden yine gelmişti bize karısıyla, vegeçtiler Yeşilırmak’tan. Gelirlerdi bakarlardı ne var ne yok Kıbrıs’da ve giderlerdi. Ama Ecevit uçakları yollayacağında esirleri almak için Limasolkazasından ki getirsin butarafa hepsi görünce Ecevit’i ağladılar. Ecevit ne yaptı bilir misin? Çıkarttı mendili cebinden hem kendi gözyaşını sildi hem halkın göz yaşını sildi ıslattı o mendili böyle koyducebine ve bu mendili görürsünüz bu mendil giderkenden dedi uçaklar gelecek sizi kaldıracak meraketmeyin dedi. Yolladı uçak ve aldı götürdü kendilerini Türkiye’ye ve Türkiye’den sonra gönderdi buraya kendilerini ve ev verdi bize Denktaş.
Dosya AUD-20161205-WA0151.m4a
Mağusa’da bir Rum şirketinde çalışırdım. Olaylar başlayınca, Türkler-Rumlar arasın daki çatışmalar başlayınca, Rumlar yanlışım yoksa 3 Türk’ü içeri aldılar bu da içinde olmak üzere, götürdüler bir bölgede Rum tarafında şuanda yerini bilmiyorum orada vurdular öldürdüler ve bir su kuyusunun içerisine attılar ve kuyuyu kapattılar. Hiç belli değil. Bunu gören, kayıplar aranıyor ya bu taraftada hem Rum tarafında da bilenler duyanlar görenler bir insanlık namına bulunsun en azından bir mezarı olsun diye düşününler, biz de devaronlarada var. Rumlar’dan bu olayı gören, bilen bir Rum bunu ölüm döşeğindeyken söyledi. Yani ölmeden önce son bir görev olarak bende dedi bu insanların nerede gömülü olduğunu söyledi ve yapılan o kazılarda bu 3 Türk’ü o kuyuda buldular. DNA testleri yapıldı, çünkü evraklarından aldılar örneklerini. Bütün kayıpların ailelerinden örnekler alındı çünkü başka türlü bulunamaz. DNA testleri yapıldı ve gerçekten bulundu ve alındı o kemikler oradan. 1 ay önce Lefkoşa’da Şehitlik’de defnedildi.
Dosya AUD-20161205-WA0152.m4a
20 Temmuz 1. BarışHarekatı bittiğinde, 20 Temmuz – 22 Temmuz arası sürdü 3 gün. 1. Barış Harekatı bittiğinde Türkiye, Girne bölgesi ve Lefkoşa hattını ele geçirmişti. 22 Temmuz’da ateşkes olduktan sonra Barış görüşmeleri başladı Cenevre’de. Cenevre’de yapılan görüşmelerde , 1. Harekat durumuyla ilgili görüşmeler yapılırdı. Ateşkes sağlandı ve görüşmeler yapılır şimdiki gibi bir barış antlaşması yapılsındiye. 13 Ağustos’da Cenevre görüşmeleri tıkandı yani anlaşma olmayacağı kesinleşti. Orada Türkiye’yi temsil eden Türkiye Dışişleri Bakanı TuranGüneş o gün anlaşma olmayacağını Türkiye’ye; Ecevit’e bildireceğini dedi yemezdi anlaşma olmadı da 2. Harekat başlasın o zaman ters olurdu. Ama önceden anlaşmıştı Ecevit ile Turan Güneş, sorun çıkmaza girerse şifreli konuşacağız da ona göre hareket edin. Turan Güneş’in kızı vardı Ayşe. Ben size ordan kızım Ayşe’yi tatile gönderin diye bir mesaj gönderirsem anlayın ki görüşmeler çökmüştür 2. Harekat başlayabilir. “Ayşe tatile çıksın” işte burdan gelir. Ayşe tatile çıktı, Cenevre görüşmelerinde anlaşma sağlanmadığı için 2. Barış Harekatı’nın başlayabilmesi için verilen şifreli bir bildiridir.
Dosya AUD-20161205-WA0153.m4a
Turan Güneş, 1974’de Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri bakanıdır. Barış Harekatı esnasında, harekatın gelişimiyle ilgili çok önemli girişimleri oldu. Yapılan bütün görüşmelerde başarıyla neticelerini aldı ve harekatın başarılı bir şekilde bitmesinde katkısı olan büyük bir devlet adamıdır. Raif Rauf Denktaş, Kıbrıs Türk toplumunun liderlerinden biri. Zaten ikili de rvar biliyorsunuz, Dr. Fazıl Küçükve Rauf Raif Denktaş. Raif Denktaş’ın en büyük amacı, ideali Kıbrıs’da yaşayan Türklerin Rum idaresinden egemenliğinden kurtarmak, ayrı bağımsız bir devlet kurmakdı esas hedefi, hayatı boyunca bunun için çalıştı ve bunu başardı ve biliyorsunuz 15 Kasım 1983’de kurdu. Esat Fellahoğlu bildiğim kadarıyla; tabi bu isimleri siz aldınız ama çok çok daha önemli isimler varken de Esat Fellahoğlu da benim bildiğim kadarıyla Baf’da oranın komutanıydı yetkili kişisiydi; bir kasabanın yetkili Türk toplumunun lideriydi bir bölgenin lideriydi. Ordaki Baf Türklerinin direnişini yöneten bir kişiydi. Çok büyük bir faydası oldu Baf halkına oradaki mücadelede. Buranın insanlarına liderlik etmiş bir kişidir toplum lideri değildir. Türk toplumun da önemli liderler kimlerdi diye sorarsanız, birinci Dr. Fazıl Küçük sonra Raif Rauf Denktaş, Osman Örek, Burhan Nalbantoğlu.
Dosya AUD-20161205-WA0154.m4a
Parolaverirdi, Ayşe tatile çıktı giderdi serbest. Yani anlardıkki…. Kurtuluş günümüzd esabahtan o şarkı çıkmıştı. Şehit vermedik. Birtanesini vurmuşlardı çıktıydı bayrağı indirsin. Gömerdik ölülerimizi alırdık elimizle istediğimiz yere gömerdik. Olduğu gibi yıkanmamış mezara atarlardı. Çok duyardık, bir avuç köye 80 adet silahlı Rum gelirdi üzerimize doğru tup domdom kurşunu atardı, saklanırdık taşın altına. Korku içinde otururduk, aceba vuracaklarmı aceba geleceklermi aceba napacaklar bize nolacayık diye bunları konuşurduk hep. Geleydi Türkiye biranevvel mevzide çatışırken adamlar benim görümcemin kocası vardı onun oğlunu vurdular dı topuğundan ve derdi be vurursunuz bizim de atamız var. Yarın oburgün gelecek Atalarımız buraya da göreceksiniz napacak size, zannetmeyinki biz garibiz derdik kendilerine Rumca.Askerlerimize ne isterlerse mevziye götürürdü kadınlarımız. Yardımcı olurdu bazı kadınlar yemek kurtarırlardı. Yani hepsimiz evimizin kapısını açmıştık kendilerine ama çok edepsizleri vardı. Çoğu Rum kızlarına takıldılar suçsuzkabahatsız. Öyle yaptıklarını gördükten sonra çekildik askerden onlarda çıkardılar ki beğenmeyiz sevmeyiz kendilerini. Bunu da ama söylerler ki onları sevmeyiz. Halbuki biz Türkiyeliler’i çok severiz ama onlar bizim kıymetimizi bilmedi. Biz yedirdik döndülerek eğimizi bastırsınlar, çoğunun evini bastılar çoğuna zarar verdiler. Onun için o zaman biz korktuk. Biz Kıbrıs insanları yapmayız bunu birbirimize kıymayız ne öldürelim ne dövelim, dilimizle tartışırız kalırız ama onlar bize ölüme de gelir silah da çeker korkudur seni çeşit çeşitşey…Sen yedirin içirin kendini o arar sana hor gözle baksın. Bunları duyduk yani. Nişan oldular kızlarımızla sonra günleri gelince kaçıp gittiler. Sonra yol açıldı Lefkoşa’ya yol ailemiz geldi bizi görmeye geçmiş olsuna biz de onları gittik görmeye, çok sevindik kurtulduk diye artık. Bizim rahmetliği gelemedik buraya gömelim kendisini mezarlığa diye caminin önüne gömdük kendisini birkaç ay sonra başka bir oğlan öldü onu da oraya gömdük bir adam öldü çobanı öldürdü Rumlar, sürükle sürükle söylesin oğulları asker ise o da söylemedi oğullarını akıntıya vermesinler diye, adam dedi benim oğullarım asker değil ama bilirlerdi kendilerinin asker olduklarını arkasına bakmadanvurdular öldürdüler. Karmaydıkve ondan sonra su şeyettiler korkan kaçtıTürkler kaçtı başka yere onlar kaçtı başka yere. Rumların çokluk olduğu yerlerden Türkler kaçtılar, korkdular kaçtılar yerlerini bıraktılar evlerini dolu dolu bıraktılar. On defa yer değişti Türkler. Birtane gitti Gökağaç’dan Bafköylerine ekinleri vardı biçsin biraz buğday getirsiniki de kızını götürdü, kızlara dediler dönün arkanızı döndüler arkasını babalarını vurdular önlerinde. Deli oldu o kızlar kaldılar köylerinde.
43 yıl önce bugün, mersin limanından açılmayı bekleyen kahramanlarımız, birazdan kendilerini özlemle bekleyen kıbrıs türklerine doğru yola çıkacaklardı...
londra'dan gelen "ayşe tatile çıksın" talimatı henüz kendilerine ulaşmamıştı belki.
ama onlar günlerdir hazırdı. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1485439/+
bunu özellikle belirtiyorum ki, 43 yıl önce bugün, istihbaratımız tıkır tıkır çalışıyordu.
kıbrıs'ta ilerleyen mehmetçiğe hangi köyde hangi evin ayran, hangi evin şerbet ikram edeceği dahi planlanmıştı.
bugün o istihbaratı enişteler ile yapmaya çalışıyoruz malesef.
bütün bunlar türk milleti'nin dünyaya meydan okumasıydı adeta.
kimse yoktu yanımızda çünkü.
bir pakistan, bir de rahmetli kaddafi.
ama türk milleti'nin azim ve kararlılığı bütün bu zorlukların üstesinden gelmişti. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1485461/+
şimdi son yıllarda kıbrıs'ı yük olarak gören, kıbrıs'ta tek devlet isteyen, mehmetçiğimizin kanla aldığı vatan topraklarını rum palikaryalarıyla paylaşmasını isteyen kansız bir zevat türedi yurdumuzda.
biz kıbrıs'ı fethettik.
sonra bir kez daha fethettik.
her karışında benim atalarımın, dedelerimin kanı var.
kıbrıs sizin götünüz müdür ki vermeye bu kadar meraklısınız?
Askerdeyken Kayseri zincidere tugayında, taburun giriş kısmında şehitlerinin siyah beyaz resimlerini gördüğüm harekattır. insanı duygulandırıp, çoşturan bir maneviyatı vardır o hatıraların. Allah emeği geçenlerden razı olsun.
ecevit hıyarının berbat ettiği harekat. eğer o komunistlerin devrilmemesi için günün haberlerinde ateşkes ilan ettik demeseydi şimdiki sınırlar yerine tüm kıbrıs elimizde olacaktı, şimdiki salaklıklar da yaşanmayacaktı.
Kıbrıs barış harekatının 43. yıl dönümünde şehitlerimizi saygıyla anıyoruz. başkan ali kılıç'ın ve rahmetli bülent ecevit'in temennisi gibi kıbrısta kalıcı barış en büyük temennimiz.