dün gece dışarıdan bi ses geldi. küçük kasaba denebilecek bi yerde bulunuyorum. ışığı yaktım, mutfağın perdesini araladım ve oldukça büyük ve yaşlı bir çoban köpeğinin olduğunu gördüm. gölgem ve ışığım köpeğin üzerine düşüyordu. köpek beni görünce kalktı, başını önüne eğdi ve usulca gitti.
çünkü azarlanacağını düşünüyordu, çünkü yaşlandığı için genellikle köylü sahibi tarafından kasabaya terkedilen onlarca köpekten biriydi, çöpleri karıştırmak ve yanaştığı dükkan ve evlerin önünden azar ve taş yemekten başka yapacak birşeyi yoktu...
Her insanda biraz var.
Kiminde sadakat olarak gosteriyor kendini, kiminde boş bir havlama,
Ama var.
Ama olun yani. Utanmayın köpek olmaktan.
Güzeldir köpek olmak.
oturduğum sitede ilk kez iki köpeği gerçekten sahiplendim duygusal bir bağ oluşmuştu. ilki uyuzluydu tedavisine başlamıştık binanın içine alamadığım için en az rüzgar alan yere alıştırdım onu yemeğini suyunu oraya koyuyordum altına da evden minder kaçırmıştım fakat bir sabah uyandım ve şikayet üzerine alındığını duydum. BRAVAAAA!
haliyle bayağı üzüldüm ama bir şey yapamadım 19 yaşındaki kızı kim takar?
Birkaç ay sonra bir köpek daha geldi siteye. (koyun köpeği olduğunu tahmin ediyorum) görseniz öyle cana yakın öyle tatlı ki tek ihtiyacı sevgi. gördüğü her insana sırnaşıyor ve bu yüzden bırakıldığını düşünüyorum. köpeği bayağı sahiplendim o da bana güvendi eve her gelişimde beni gördüğü an koşa koşa gelir ve sırnaşırdı.
Bir gün markete indiğimde onu sevecekken bana durduk yere havladı ama ısırmak saldırmak için değildi. O an anlamadım tabi. Daha sonra gelip tekrar sırnaştı. Ve bir gün sonra doğum yaptı meğerse sancısından havlamış. 5 yavrusu oldu. (hiçbiri ona benzemiyoor) Sitedeki hayvanseverler olarak doğumu bitince kulübeye alırız diye düşündük bir gün bekleyecektik haliyle.
Sabah bir uyandım birsürü mesaj köpeğimin, benim elimle beslediğim köpeğimin, yavrularını kansızın teki oraya buraya atmış! köpek doğumu yeni bitmiş halde arkası kanlıyken yavrularını aramasına da oturmuş gülüyormuş! nereye attığını soranlara “size ne” diye cevap veriyormuş şuursuz yavşak. o an adama bi şey yapamamışlar haksız duruma düşmemek için tabii. köpeği kulübeye aldık ama ben bile dokunamıyordum oysa en çok bana güvenirdi. oturdum ağladım deli gibi sana ne yaptılar kızım diye. 2 gün sonra sevdirdi kendini eski haline döndü prensesim.
bunları neden anlattım bilmiyorum. şikayetin sonuçlanmasını ve ortalığın sakinleşmesini bekliyoruz adamı bir miktar hırpalayacağız. ehehe.
şu anda bulunduğum durağın arkasında uyuyor büyükçe, beyaz, obez, uykucu. (gören; sokak köpeği olduğuna ihtimal vermez, nereden besleniyor da öyle şişman bilmiyorum ama yaptığı tek şey uyumak.)
Dünyanın en güzel varlığıdır. -hayvanı demiyorum bakın varlığı diyorum- Eskiden bir köpeğimiz vardı dışarda beslerdik sonra başka bir yere taşınıyorduk arabayla giderken peşimizi yarım saat bırakmadı, koştu. O kadar sadıktırlar. Böyle yan yan bakışları vardır gözleriyle, çok seviyorum o bakışlarını.