george orwell'in hayvan çiftliği eserinde napolyon olarak temsil edilen domuz.
orwell kitap boyunca korkunç olarak resmettiği bu karaktere tek bir iyi özellik atfeder:
napolyon çiftlik işgal edildiği sırada yere yatmaz!
hatta stalin'in de alman işgali sırasında dimdik durduğunu ve bu özelliğinin romana aktarıldığı iddia edilir.
faşizme karşı verilen mücadelede sembol olmuş bir önderdir kendisi...
e tabi ki 21.yüzyılda bile faşistlerin kuyruk acıları geçmediği için hala bok attıkları kişidir kendisi
aramızdaki stalinistler kızacak ama bolşevik partisi kayıtlarına göre lenin parti toplantılarında kendisini eleştirmekte ve "gürcü hödüğü" diye bahsetmektedir. hikayenin sonunu merak edenler için özet geçeyim; lenin haklıymış.
ilgilenenler moshe lewin'in sovyet yüzyılı kitabını okusun. ilgilenmeyenler de bana mesaj atabilir, özellikle sözlük hatunları.
Josef Stalin'in kızı Svetlana Alliluyeva babasının ölümünden 30 sene sonra ABD'de verdiği röportajda şöyle demişti;
"Babam parti binasından dışarı çıkmazdı.Her öğlen annemle sefer tasında patates yemeği, cacık ve haşlanmış mısır götürürdük. Bizim tosun yemeğini yedikten sonra Annemi bir yan odaya sokup saatlerce sevişirlerdi."
diktatör kelimesinin tam karşılığıdır. hüküm sürdüğü süre zarfında yarattığı korku ve endişe imparatorluğu ile ayakta kalmıştır. komünist parti kongrelerinde dakikalarca alkışlandığı rivayet edilir. öyle ki alkışlamayı ilk bitiren parti üyeleri ya sürgüne yollanmakta ya da öldürülmekte idi. bu sebepten kongrelerde dakikalarca alkışlanan bir liderdir. milyonlarca insanı sürgüne göndermiş ve öldürmüştür. uyguladığı tarım politikası ile çiftçilerin ürünlerine el koyup, onların kıtlıktan ölmelerine sebep olan politikaların uygulayıcısıdır.