savunma futbolu oynattı diye yunanistan muamelesi gören adamdır. sorarım ilk maçta da 3 gol çakmadı mı barça'ya? 2. maçta da 10 kişiyle başka bir seçeneği mi vardı koskoca nou camp'ta. (bkz: ağlama melis)
maç sonrası tribünlere koşması ve yaptıkları görülmeye değerdi. barçaya ayarın kralını vermiştir.
futbolu güzellik için değil yenmek, kazanmak için oynatan dünyanın en iyi ikinci teknik adamı (1.capello). adam ne yapsın? 3-1 önde olduğu maçın rövanşında, ahahaha tribünler orgazm olsun da ben takımı açık oynatayım mı desin? isterse kale önüne 10' lu defans çeker, isterse takımı ip gibi dizer. kazanmak için her şey mübah değil mi arkadaş? bu adam da kazanmak istiyor. senin ooo manyak hareket, bak barça da şimdi rahat oynayacak demeni mi bekleyecek. yok öyle. helal olsun.
kendilerini dev aynasında gören barcelonalı'lara ayarı vermiştir. 10 kişi oynayan rakibe pozisyon bulamadan elenmek eminim çok koymuştur barcelona'ya...
futbol anlayışını eziklik üzerine kurmuş. 28 nisan 2010 fc barcelona inter milan maçında utanmasa 10 kişi kale önünde baraj kurduracaktı.
ilk maçta 3-1 kazanmışsın, ikinci maçta 84. dakikaya kadar gol olmamış senin futbolcuların hala kendi yarı sahalarının ilk 15 metresi içerisinde. yazık.
bu arada bi ara başarılı pas sayıları gösterildi. barca 455 inter 59. daha da bişey demiyorum.
(bkz: futbol keyif almaktır)
barca tribünlerine attığı selamdan sonra kalbimi birkez daha fethetmiş ve ''amına goruk jose başkan'' diye bagırarak üstüne koşma isteği uyandırmış teknik direktör.
barcelona taraftarlarına yaptığı hareketlerinde kendisinin chelsea başındayken ve barcelona'da bobby robson'ın yanındayken yaşadıklarının etkisi var. ben olsam ben de yapardım hacı. ayrıca adam kartlarını doğru oynuyor her zamanki gibi. real madrid'e göz kırpıyor.
kendisi showunu nou camp'da icra ederken fiskiyeleri açan barçalı yetkililere ve kendisinin olağanüstü zekasını görmeyi red edenlere bedava soda ısmarlayan bonkör teknik adam.
dünyada bir benzeri olmayan teknik ötesi adam.
barca'nın havasını söndürmüştür. ilk yarı adam akıllı pozisyon bile vermemiştir.
ben bu adamı bu saatten sonra severim.
(bkz: forever real madrid)
(bkz: forever fenerbahçe)
dün gece az kalsın korkaklığının kurbanı olacaktı. yahu zaten pozisyon vermiyorsun, ne diye alıyorsun beşinci savunmacı olarak cordoba'yı? amaca giden her yol mübahtır tabi.
dünyanın en iyi teknik direktörü değildir, gerek kibirli oluşu gerek hal ve hareketleri, bir teknik direktörün yapması gereken davranışları göstermemektedir. örneğin hayalini kurduğu manchester united'ın sir ünvanı almış bence dünyanın bir numaralı teknik direktörü olan alex ferguson gibi efendi değildir, hep demeçlerinde aşağılayıcı sözler sarf eder. örneğin chelsea deyken kaybettiği bir maç sonrasında " tanrılarda kaybeder." demesiyle teknik direktörlüğüne leke sürmüştür ve bu leke hiç çıkmayacaktır.
son gördüğümde şampiyonlar ligi finaline çıkmanın büyük çoşkusuyla Camp Nou'da iki elini bir zafer yumruğu gibi havaya kaldıran, Internazionale teknik direktörüdür.
böyle taktik olmaz arkadaşım 85 dakika maçta kustum resmen.10 kişiyi dik defansa buna rağmen barcelona 2 gol atsın turu geçmeye yeterli şekilde ve geçseydide anlaşılacak en önemli şey "kaleye herkesi koysanda barcelona durdurulamaz" mesajı olacaktı ki buna izin vermeyen bi hakem gördük el mel yoktu barizde goldü.sinirimden ne yazacağımı şaşırdım mourinhonun kıçını pofpoflamaya devam ettiriyorsunuz. (bkz: diyecek laf bulamamak)
insanların sıradışı görünmek için "karizmatik", "başarılı" vs. bulduğu ancak alabildiğine itici, ukala bir züppedir. porto ile kazandığı kupaları bilmiyorum ama chelsea ye oynattığı futbol hala hafızamda. futbolu zenginleştirici hiçbir taktik yenilik katmamıştır. tek yaptığı takımdaki güçlü orta saha ve forvete güvenerek defansa dayalı futbol oynatmaktır. kısacası oynatmama üzerine kurulu bir futboldur bu adamın esas taktiği.