bir suç örgütünün başında olsaydı, o çete kısa sürede dünyanın en prestijli mafya ailesi haline gelirdi. gözü silahta değil, topta olduğu için başta portekizliler olmak üzere tüm avrupa şükrtmeli.
"bir kavgada en sıkı yumruk zekayla atılır." zekai tunca
kendisi bir efsane olduğu gibi, *yardımcısı villas boas'ta aynı yolda ilerlemektedir. bu adam hakkında hala atıp tutanlara verdiği saysız ayarlara bir yenisi daha eklenmiştir.
mourinho taktik ve motivasyonda dünyada bir numaradır. ama felsefe derseniz bir numara guardioladır. jose yenmek için her taktiği dener. guardiolanın felsefesi iyi futbolla yenmektedir.
o karmaşanın içinde oyuncularını sakinleştirmek yerine, guardiola'nın yardımcısının kulağına parmak sokmaya çalışmayı tercih etmiştir. çocuk gibi la...
gözüme hep çok itici gelen ve hakkıyla değil bala göte biyerlere ulaştığını ispatlamış olan teknik direktördür ayrıca.
ve ayrıca pes oynarken habire abisinden fark yiyen çocuk tribindedir ispanya'ya geldiğinden beri. yaptığı çocukça hareketler de bu triplerin sonucudur, yoksa cool falan değildir amına koyim geçin o işleri. adamın götünde ayı bağırıyo, oyuncuları zaten dünden çirkef, sikilmekten helak olmuş hangi yüzle cool takılsın herif.
benim için artık orospu çocuğundan başka bişey ifade etmeyen bir mahluk olmuştur. ne kadar başarılı olursa olsun bu saatten sonra bizlere adam olmadığını gösterdi. kaybetmenin bile bi adabı var bu şerefsiz onu blmiyor. takımın yenilmiş işte it herif sen guardiolanın yardımcısının kulağını çeksen yenilgiyi unutacak mısın. eğer böyle pislik yaprak tatmin oluyosan zaten zavallının tekisin. ne kadar başarılı bir kariyerin olursa olsun adam olamadıktan sonra bir hiçsin sen. sadece kupalar kazanan bazı safların başarılı dediği bir orospu çocuğundan başka bi şey değilsin.
son olarak barcelona maçında tam bir süzme olduğunu gösteren teknik direktör. marcelo bilerek barcelona'nın yeni transferini biçiyor. o da oyuncusu gibi, barcelona'nın yardımcı teknik direktörünün kulağını çekerek tahrik ediyor. sonradan piç piç sırıtması da cabası. demirören bu adamla arkadaş olduysa vay haline!
2 yıldır lionel messi ile imtihan edilmektedir kendisi. pislik ve sevimsiz bir insan olmakla birlikte ağzının üstüne kürekle vurma isteği uyandırıyor şahsımda.
ne kadar kişiliği tartışmalı da olsa teknik direktörlüğüne laf atılamaz. barçayı zaten yenen takım takım çok az. yenen takımlar da zaten maçta üstünlüğü barçaya bırakan, yaptıkları kontra ataklarla kazanabilen takımlardır. dünkü maçta ise barcelonanın üstünlüğü yine vardı ama eskisi gibi bariz değildi. üstelik mourinhonun ikinci senesi!
ciddi anlamda akıl sağlığını yitirmeye başladığından şüphelendiğim kişi. messi karşısında el sallamalar, barcelona yardımcı antrenörü tito'nun gözüne parmağını sokmalar sonra ukalaca gülmeler, maç sonrasında pipo mu pito mu yada adı her neyse tarzı aşşağılama çabaları.
yeminlen küçükken mahalle maçlarında yenildiğimizde bu kadar mızıkçılık yapmazdık biz. barcelona bu adamın akli dengesini fena bozdu.
madrid'de şimdiye kadar bu adamın şovunun takımlarının önüne geçmesine göz yumdu. eğer sen 100 bilmem kaç yıllık kulüpsen biraz ipleri eline alırsın, en azından kaybettiğinde madrid'li duruşunu bozmazsın. barnebau'da barcelona'yı alkışlayan taraftar da gördük, şampiyonluğu garantileyen madrid'i sahaya çıkarken alkışlayan barcelona'yı da.
yüz küsür yıllık iki kulübün arasındaki hukuk şimdilerde diplerdedir ve bunun en büyük sorumlusu bu adamdır.
