dilekler kabul oluyorsa eğer, birgün onun karşında oynayabileceğim dedim
her karaktere bürünen
kendini aşmış
yakışıklı oyuncu.
tim burton'la yaptığı işlere ayrıca hayranımdır.
tim burton filmleriyle hastası olduğumuz aktör. her filmde farklı ve absürd, çogunlukla sevimsiz bir karakteri büyük başarıyla canlandırmış; diger hollywoodaktörleri karizma peşindeyken riskli yapımlarda rol alarak aslolanın oyunculuk olduğunu göstermiştir. severiz, öperiz. *
depp'in letterman late show'da anlattığı bir hikaye: 21 Jump Street'in çekildiği sıralarda arabasıyla dolaşırken birden bir reklam panosu görür. panoda kendisinin kocaman bir resmi vardır, resimde silah tutmaktadır ve slogan da şöyledir: ''other kids pack lunc''. Bu görünce depp bir arkadaşını alır ve panonun oraya boyalarla birlikte gelirler. boyamaya başlarlar. Köşeden güvenlik görevlisi cıkagelir;
-durun!
güvenlik görevlisi bir depp'e bir panoya bakar:
-bu sensin!
+biliyorum
-bunu neden yapıyorsun?
+hiç beğenmedim, bence yanlış.
güvenlik görevlisi saatine bakar:
-acele edin!
(depp'in yalancısıyım... * )
hem bukadar iyi şarkı soyleyebilen hem iyi adam hem kotu adam olabilen yeri gelince en acımasız katiil yeri gelince adeta melek olan izlenesi hep film çekesi adam.
sin city 3'te yer alacağına dair bir dedikoduya konu olmuştur kendisi. bir de kovboy rolü olacaktır sanırsam yakın zamanda. ne oynasa fazlasıyla hakkını verir zaten.
dünya üzerindeki en yetenekli aktörlerden birtanesidir.
rol ne olursa olsun hepsine kolaylıkla uyum saglar, yapmacık durmaz.
en uç rollerde bile yıkılmamış ayakta kalmıştır.
ancak neden oscar alamadığını oldukça merak etmekteyim.
en yakısıklı, karizmatik, cool, rocker, muzısyen aktörlerden. müzigi hiç bırakmamış filmklerinin muzıklerıyle falan ılgılenmış olan aktördür, zamanında liseyi bırakıp muzısyen olmaya heveslenmiştir ayrıca. cok yakısıklı ve cok iyi bir oyuncudur.
(bkz: hastasıyız)
kendi oynadığı filmleri izleyemeyen aktör sadece montajsız halini görüyormuş filmlerinin sadece bir kez ismini hatırlayamadığım bir filminin ilk sahnesini izlemiş ve kalbi sıkışmış. diger fobisi ise palyaçodur. kara inciye en çok yakışan kişiyi kaptan jack sparrow'u selamlıyoruz... **
bayağı yakışıklı bir arkadaş kendisi ama bir de bu oyunculuk kabiliyeti olunca kız arkadaşların salyalarının akarak izlediği biri haline geliyor tabiki. fazladan da gitar çalıyormuş falan. biz de okuyacaz diye uğraşalım *
Özellikle bir galada yada bir showda görmeniz yeter, çünkü gerçekte nasıl biri olduğunu görünce (oldukça sakin ve iyi insan imajli görünüyor bana bilemiyorum), sinemada ne kadar başarılı olduğunu daha iyi anladığınız Crane, Sparrow hatta Brasco.
rock star olmak üzereyken yanlışlıkla setlere düşmüş, hollywood stüdyolarıyla arası pek iyi olmayan belki de bu sebeple 2 kez oscara aday olup ikisinde de kazanamayan, ama onun dışında diğer festivallerden 38 adaylığı ve de 25 ödülü bulunan, 2008 içerisinde ikisi sin city olmak üzere 4 filmde görülecek olan cherokee soyundan kızılderili torunu. kendi yönettiği -ve hatta oynadığı - gregory mcdonald'ın romanından uyarlama the brave adında cannes film festivali ve de cameraimage'a yarışmacı olarak kabul edilmiş bir filmi de vardır ki bu film de kızılderililerle alakalıdır. ayrıca actor's studio kapsamındaki söyleşisini izlemek isteyenler youtubedan izleyebilirler.
yetenekli, başarılı, sıradışı, aykırı, yakışıklı, cool bir aktördür. rollerini en uç noktalarda oynar kendine güvenir ama ukala değildir. ayrıca en çok imza veren aktörlerdendir hayranlarını hiç kırmaz.
sinemaya nicolas cage yardımıyla hatta zorlamasıyla başlamıştır. tim burton'un favori oyuncusudur ayrıca sıkı dosturlar. marlon brando akıl hocalarından biridir. al pacino, marlon brando gibi büyük oyuncularla oynamıştır. 3 oscar adaylığı vardır ama ödülü alamamıştır zaten aykırı davranışlarından ötürü akedeminin sevmediği bir aktördür ama bunu salladığıda yoktur. hem kişiliği hem de yeteneğiyle en sevdiğim, hastası olduğum aktördür.