bugun eski bir filmini izledim: what's eating gilbert grape. bazi filmleri izlerken buyuler ya sizi film izlediginizi unutur birinin hayatini uzaktan seyrediyormus hissine kapilirsiniz. iste oyleydi.
kelimelere sığdıramadığım karizması oyunculuğu ve yakışıklılığı olan yaşayan efsane. elmacık kemikleri, çenesi, gözleri, saçları, dudakları, burnu, yanakları, boynu, elleri, sesi, kısaca her yeri mükemmeldir.
hareketleriyle tipiyle konuşmasıyla insanı kendisine hayran bırakan ve sürmenin en çok yakıştığı insanlardan biridir. edit: insan dedim de o insan mı la...
itici, sevimsiz, yakışıklılıkla alakası olmayan bir oyuncu.
ama bir Captain Jack Sparrow vardırki. yakışıklı,etkileyici, esprili, zeki, yetenekli, çekici ...... diye gider.
oyuncuyu sevmemizi sağlayan kendisi değilde oynadığı karakter ve karakterin kişiliğidir. robert pattinson, robert pattinson olduğu için değil Edvard cullen karakterini canlandıran kişi olduğu için sevildi. gibi gibi gibi.
son olarak aerosmith ile beraber sahneye çıkıp gitar ağlatmıştır. zaten hayrandım kendisine ama müzik zevki de sağlammış onu öğrendim, daha bir hayran oldum. aerosmith ile sahneye çıkarak belli etti fazlasıyla.
