jean paul sartre

entry446 galeri60
    393.
  1. sartre'ın ''gizli oturum'' adlı yazdığı oyununda;

    ''benim cennetten kovuluşum, ötekinin varoluşudur.'' cümlesi mevcut, ayrıca aynı oyun çok daha meşhur olan, ''cehennem başkalarıdır.'' sözü ile biter. burada benimde eskiden yaptığım hep varoluş felsefesine gönderme olarak alırdım, fakat bunun ayrıca sartre'ın gerçek hayatta deneyimlediği, hep başka kişilerin onun hayatındaki sevdiği kişilerin hayatına dahil olmasından duyduğu tedirginliktir aslında.

    denis bertholet adlı yazarın yazdığı sartre kitabında, ki ithaki yayınlarından çıkmış kapsamlı bir kitaptır, bununla ilgili bazı örnekler veriyor. ben iki tanesine değineceğim.

    1- sartre daha doğmadan babası ölür, annesi de çok genç olduğundan çocukluğu bir tür anne-çocuk ilişkisinden çok abla-kardeş ilişkisi gibidir. sartre liseye gidene kadar da çok mutlu bir çocukluk geçirir. ama liseye geçtiği dönemde annesi bir adam ile evlenir ve sartre onlarla yaşar. ama sartre adam iyi olmasına rağmen bir türlü annesini paylaşamaz. hatta bu ergenlikleri yüzünden annesinden ilk defa tokat yer ve bir yurda verilir. bu onun ilk 'başka' birinin hayatına dahil olması ile yaşamının alt-üst oluşudur.

    2- bir çok açık ilişkisinde ( mesela olga'yı sevmesi ama olga'nın başka birinden hoşlanması gibi) yine araya birilerinin girmesi onu hep rahatsız etmiştir.

    yani hayatına ne zaman başkası dahil olsa, rahatsızlık yaratmıştır hayatında buna benzer örneklerden dolayı, o yüzden başkaları hep sartre'ın cehennemi olmuştur.
    2 ...
  2. 392.
  3. Şey bazı çevreler bunu her söylediğimde kızıyor ama yine de dudağım büzük bir vaziyette ifade etmek isterim ki sartre dualisttir. Fakat descartes gibi ötekine indirgenemez iki tözcü dualist değil veya epistemolojik anlamda da değil. Tamam, biraz transendental idealizm etkisinde de kaldı ama bu kantçı anlamda değil, brentano'dan ve Husserl'den heidegger dolaylı etkilenmesinden ötürü. Onun dualizmi eleştirisi epistemolojik bağlamda fakat tezahürü ontolojik, varoluşçu anlamda olan bir dualizm.

    Bir de şu herifi varlık ve hiçlik kitabını okumadan felsefesiyle anlatmaya çalışmazsak memnun olurum. Herhangi birisine yönelik söylemedim, genel.

    Not: malım.
    1 ...
  4. 391.
  5. Bulantı adlı kitabında oluşu açıklayan, varoluşçuluğun zirvesini gören, özgürlüğün yolları üçlemesinde akıl çağı, yaşanmayan zaman, yıkılış eserlerinin bulunduğu, sözcükler adlı eseriyle Nobel kazanıp reddetmiş, başlangıçta çatıştığı camus ile arasında benzer felsefik görüşün fark edildiği Fransız filozof.
    1 ...
  6. 390.
  7. Resmi payeleri hep reddettim. Legion d’Honneur’ü de kabul etmemiştim. Fransız akademisine de girmedim. Yazar kendisinin bir kuruma dönüştürülmesini reddetmelidir. Bu onur verici bir paye dahi olsa bunlar kişisel nedenlerim. Ayrıca şu da var: Ben iki kültürün barış içinde bir arada yaşayabilmesi için uğraşıyorum. Elbette çelişki ve çatışma var ve olmalı. Burjuva bir ailede yetiştiğim halde sosyalist oldum. Sempatim ondan yanadır. Bir de bu yüzden, bu ödülü verenlerin konumundan dolayı, kabul edemem.

    Nobel Ödülünü reddettikten sonra...
    10 ...
  8. 389.
  9. Aydınlar Üzerine-Jean Paul Sarter

    Sarter’ın aydın kimdir, aydın nedir, aydının sınıfsal kökeni neye dayanır,tavrı nasıl olmalıdır, aydın nasıl tavır almalıdır gibi sorulara cevap niteliğinde olan çok yararlı bir kitaptır. Aydın olmanın kolay bir şey olmadığını bu kitabı okuyunca anlayacaksınız. Aydın her zaman tetikte olmalı, ezbere dayanmamalı, araştırmalı, günün koşullarına göre zor olanı yapmalıdır. Aydın her zaman rahatsız edendir ve düşünce olarak, vicdan olarak rahatsız olandır. Günün koşullarına göre tavır almayan ‘’vicdanın sesidir’’ aydın. Bu kitabı okuyunca çoğu zaman ‘’aydın’’ diye televizyonlara çıkan şaklabanlardan nefret edeceksiniz. iktidar şakşakçılığıyla aydın olunmayacağını bir kez daha hatırlayacaksınız.
    1 ...
  10. 388.
  11. Hayat üç bölümdür: Dünyayı değiştireceğini sandığın, dünyanın
    değişmeyeceğine inandığın ve dünyanın seni değiştirdiğine emin
    olduğun.
    3 ...
  12. 386.
  13. Başlık canlandı birazdan meursault ile roquentinin sohbetleriyle güzelim sabahları edicez.
    3 ...
  14. 385.
  15. varoluşçu filozoflardan. insan özünün insanın kendisinin varoluşundan önce var olamayacağını, aksine insanın kendisi var olduktan sonra yine insanın kendisi tarafından var edileceğini ve yaşamsal deneyimlerle şekillendirileceğini söyler. konu varoluşçuluk olursa daha bunun camus, nietsche, jaspers, kafka, heidegger, kierkegaard'ı var. bu adamların yaşadığı kovukları da bulmak lazım.
    3 ...
  16. 384.
  17. fransa 2. liginde oynayan kanat oyuncusu gibi ismi var.
    0 ...
  18. 383.
  19. kendi öyle düşünmese dahi aykırı olan her düşünceye destek vermiş bir insandır.

    simone de beauvoir'le birlikte mükemmel bir çiftlerdir.
    1 ...
  20. 382.
  21. Benim başkasında hedeflediğim şey kendi kendimde bulduğum şeyden fazlası değildir.
    (Sayfa:188) Varlık ve hiçlik
    5 ...
  22. 381.
  23. Buyuk solcu yazar dusunur ve ozgurluk yollari...
    0 ...
  24. 380.
  25. (bkz: entelektüel)

    Her ne kadar edward said i hayal kırıklığına uğratmış olsa da; kendisinin tanımıyla birebir örtüşen tarihin gördüğü büyük entelektüellerdendir.
    13 ...
  26. 380.
  27. 379.
  28. Dünya farkındalığı Nirvana seviyesinde olan bir yazar. O sebeple kötü şeyleri bu kadar güzel anlatabilmiş, hatta çirkin şeylerin içindeki cazibeyi okuyucuya verebilmiştir.
    1 ...
  29. 378.
  30. değiştim.. hangi asitlerin beni çevreleyen biçim bozucu saydamlıkları kemirdiğini, kabalığı ne zaman ve nasıl öğrendiğimi, çirkinliğimi – ki bu çirkinlik uzun bir süre benim olumsuz ilkem, harika çocuğun içinde eriyip gittiği bir kireç kuyusu oldu – evet, çirkinliğimi ne zaman ve nasıl bulguladığımı, hangi nedenlerin beni, bir düşün’ün apaçıklığını onun bende uyandırdığı hoşnutsuzlukla ölçecek kadar dizgeli biçimde kendime karşı düşünmeye götürdüğünü ilerde anlatacağım.. geçmişe dönük yanılsama tuz buz olmuştur; din şehidi , kurtuluş , ölümsüzlük, her şey yıkılıp gitmekte, önemli yapı yıkıntıya dönüşmektedir; kutsal-tin’i yer altı bodrumlarına köşeye sıkıştırdım ve kovdum oradan; dinsizlik yavuz ve uzun soluklu bir girişimdir: bu işi sonuna dek vardırdığımı sanıyorum.. her şeyi açık açık görüyorum şimdi , yanlış yoldan döndüm, gerçek görevlerimi biliyorum, bir yurtseverlik ödülüne layığım; aşağı yukarı on yıldan beri uyanan, bir uzun, acı, tatlı çılgınlıktan kurtulan ve hala bu iyileşmenin şaşkınlığı içinde bulunan, eski yanılgılarını gülmeden anımsayamayan ve artık yaşamını nerede kullanacağını bilmeyen bir adamım ben..

    sözcükler kitabında dönüp başa tekrar ve tekrar okunması gereken paragraf.

    ..yanlış yoldan döndüm, gerçek görevilerimi biliyorum..
    0 ...
  31. 376.
  32. nous sommes condamnè a vivre..

    'yaşamaya mahkumuz..'

    Sartre
    0 ...
  33. 373.
  34. Cehennem başkaları demiş ve bulantı gibi büyük bir roman yazmıştır. Sartre Sartre’ı Anlatıyor isimli eserde kendisiyle yapılan söyleşi daha doğrusu kendisiyle yaptığı söyleşi edebiyat şaheserlerindendir. Dönülmez akşamın ufkundayız dedirtir, aydınlığa çağırır.
    1 ...
  35. 372.
  36. 371.
  37. Bulantı kitabı isminin hakkını sonuna kadar veriyor.
    2 ...
  38. 370.
  39. "dil eksikli bir şeydir. Her zaman düşündüğümüzden azını söyleriz."

    sartre.
    5 ...
  40. 369.
  41. delinin tekidir okunmaya değmez. et yemeği yerine ölü hayvan etini düşünen biridir.
    0 ...
  42. 368.
  43. varoluşçu bir abimizdir. geçen yüzyılın ve yeni yüzyılın mekanikliğine dair dikkat çekici görüşleri vardır. büyük bir felsefeci, yeni fikirler getirmiş bir ilim adamı değildir ama arkasında ciddi bir tenkid bırakabilmiştir. en kuvvetli tenkidlerinden birisi de bodler hakkında hazırladığı biyografidir; türkçeye yapılan tercümesinin berbat olmasına mukabil kuvvetli kitaptır.
    1 ...
  44. 367.
  45. 366.
  46. bulantı' sının kusmuğunu hala üzerimde taşıdığım sıkıntım.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük