bunalıma sokan durumdur. özellikle ev gecindirmek zorunda olanlar icin ekstra bir zorluğu vardır.
benim is arama süreçlerim hep şöyle gelişir, yana yakıla is ararım birçok yere cv veririm, sonunda en vasat ise girerim ve çalışırken sürekli başvurduğum diğer yerlerden telefon alırım "is basvurunuza istinaden mülakata bekliyoruz" diye. aylarca işsizken gelmeyen o telefonlar is bulunca bir anda yağmaya başlar.
Rosava'nın çare bulması gereken durum. Malum o büyüyor, bu şişiyor, şu uzuyor boyuna propaganda yapıyor. Propaganda yapmadığını iddia ediyor, hadi bakalım, bak burada ihtiyacı olan bir yazar arkadaş var. Göster büyüyenleri, bizi mosmor et.
kasvete gerek yoktur. daha iyisi gelecektir şansının peşinde koşuyorsan eğer. hayatın kendisi bu diye yediriyorlar emekli olana kadar. kolaylık dilemek gerekir an itibari ile.
"geçmiş olsun kardeş ve hoşgeldin işsizler ordusuna." diyoruz.
"Babam ellisinde öldü,
ben de böyle tez mi öleceğim?"
diye düşündü
21 yaşındayken.
"işsiz kalırsam" diye düşündü
22 yaşında.
"işsiz kalırsam" diye düşündü
23 yaşında.
"işsiz kalırsam" diye düşündü
24 yaşında.
Ve zaman zaman işsiz kalarak
"işsiz kalırsam" diye düşündü
50 yaşına kadar.
51 yaşında "ihtiyarladım" dedi,
"babamdan bir yıl fazla yaşadım."
Şimdi 52 yaşındadır.
işsizdir.
Şimdi merdivenlerde durup
kaptırmış kafasını
düşüncelerin en tuhafına:
"Kaç yaşında öleceğim?
Ölürken üzerimde yorganım olacak mı?"
diye düşünüyor."
işsiz kalmak...
4 yılın sonunda, aslında 4. yılın değil yolun sonu olduğuna karar vermek, aldığın diplomayı mutfak masasının tam karşısına bi yere asarak babanın ya da kocanın"bizim evin hizmetçisi de avukattır aslında" deme zevkini tatması konusunda düşüncelere dalmak demektir. tecrübeyle sabittir...
özel sektörde maaşlı çalışanların tümünün taşıdığı risktir zira tüm özel sektör çalışanlarının geleceği, müdürlerinin yada patronlarının insiyatifine bağlıdır. ev geçindirmekle yükümlü insanlar için ciddi bir travmadır, allah düşmanımın başına vermesin.