biraz kafa dağıtmak biraz toparlamak işler güçler, biraz gülmek biraz hüzünlenmek. biraz aşık olmak biraz hayal kırıklığı yaşamak. biraz sevmek bazen de hiç sevilmemek.
geç başlayıp çabuk biten doyum olmayan dizidir. ayrıca artık bazı yerlerde sıkılıyorum murat'ın sevdiği kız, senarist falan girmeseymiş biz bize olsaymışız sanki daha iyiydi.
boomcu onur gibi efsane bir karakteri barindiran, gec baslamama ragmen arayi hemen kapatip siki bir fani haline geldigim ve hic bitmemesini istedigim komedi dizisi.
bu cizgide gittikleri surece 20 yil daha surse yine izlenir. olmasa da olur diyebilecegim bir rustem abi karakteri var. dizinin akisini bozdugunu dusunuyorum ama sanirim diger izleyiciler bu konuda benden farkli dusunmekte.
her geçen gün daha da komik olan dizi. esprilerinin devamlı olmamaması ve havada kalması dahada bir komik hale getiriyor diziyi. özellikle boomcu onura bitiyorum.
iyi dizi, güzel dizi. bipsiz izleyiniz. Küfürle güldürmek başka bir şey direk küfüre güldürmek bambaşka bir şey. Hayatımda duyduğum en orjinal küfür 30. bölüm itibariyle cavit'ten onur'a gelmiştir.
direk spoiler olmasın diye girizgah yaptım bir de kıymetimi bilin.
sadi celil cengiz'in arada saçma sapan türkiye güzeli diye bağırmadığı, komik bir şekilde bağırdığı dizi. herkes alamıyor tabi bu espriyi. almak zorunda da değil. sadi de dizinin karakteridir. gereklidir, iyidir, hoştur hep olsundur.
her geÇen bölüm bağırmaların fazlalaştığı dizi. erol ile ibrahim bölümlerine gelince sanki filmini Çekeceklerde nabız yoklaması yapıyorlar aynı zamanda enjekte etme durumu var ama güzel değil.
en güzel bölümdü. deli gibi güldürdü. gülümsemeyle sevgili olunsaydı monalisa en büyük kaşar olurdu lafına ve ahmetin sadi cemcirin de zeynep canlandırması şahane ötesiydi.