bana "ben senin yaşındayken iki evim vardı, bir işyerinde müdür olarak çalışıyordum, iki de çocuğum vardı." diyen amcaya " aldığın iki ev daha elektriğin gelmediği bir köydeydi, müdür olarak çalıştığın yerde iki kişi çalışıyordu, o iki çocuk da olmasa memleket için daha hayırlı olurdu" demek.
yürürken önümdeki kel adamın keline bir şaplak atmak
eğilmiş bir insanın poposuna vurup düşürmek
eşarplarını devenin hörgücü gibi bağlamış yüzünden boya akan kadınların eşarplarını kafalarından çekmek
gıcık olduğum insanların yüzlerine içimdekileri kusmak...yürürken önümdeki kel adamın keline bir şaplak atmak
eğilmiş bir insanın poposuna vurup düşürmek
eşarplarını devenin hörgücü gibi bağlamış yüzünden boya akan kadınların eşarplarını kafalarından çekmek
gıcık olduğum insanların yüzlerine içimdekileri kusmak...
anketörleri marizlemek. gelip buraya ciddi ciddi yazanları düdüklemek. bu entry'ye eksi verecek hanzoları bafilemek. ve daha nice sonu lemek ile biten bitirim jargonu.
dışarıda karşılıklı bakıştığım, tatlı tebessüm ettiğimiz kızın yanına yürüyüp hiç söz etmeden, özlemle beklediğim sevgilim gelmiş gibi öpüşmek. Sonrası bir tokatla kurtulursam eğer unutulmaz olurdu.