4.murat'tan beri görülmemiş yasaktır. başkalarının yaşam tarzına müdahale etmek dinle değil, faşizmle açıklanabilir. akp'nin farklılıklara karşı hiç tolerans göstermediğinin, demokrasiyle tek ilgisinin oy istemek olan tehlikeli ve demokrasiya düşman bir yapılanma olduğunun ve yaptıklarının yapacaklarının teminatı olduğunun kanıtıdır. sindire sindire gelen tüm yasaklardan sonra sıra, başı açık kadınların cebren örtünmesine gelecektir. tabii, güçleri yeterse.
olmayandir.
18 yasindan buyuk kime engel olunuyor. istedigi gibi alip icebiliyor millet.
gotunuzden elemen uydurmayin.
o cok sevip ornek aldiginiz batili ulkelerin cogunda da alkol alma yasinin 24 oldugunu da unutmayin.
alkol ve tütün satışı yapan yerlere ruhsat çıkarmada ve ruhsatı olanların ruhsat yeniletmek isterken karşılarına çıkarılan bürokratik engellerle bir şekilde yürürlükte olan yasaktır,
türkiye'de 170 bin satış noktasından yaklaşık yarısı ruhsatını yeniliyememiştir.
benim aklıma efes`in festivaline yapılan yasak geldi direk. rezilliği hatırlayanınız var mı...
festivalin adından efes kelimesi çıkarılıyor sonra içki satışı yasaklanıyor, şaka değil bu ileri demokrasi.
hayat tarzlarına bu kadar müdahale nerede görülmüştür. darbeci dedikleri adamlar bunlardan daha demokrat insanlar.
bayram da el öpmeyi, ramazanda pide satışını, mevlütlerde mevlüt şekerini yasaklamak gibi bir şey bu.
yasak değil son derece yerinde olan bir düzenlemedir. yoksa kimse kimsenin içkisine karışmaz.bu konuda ne kadar özgür bir ülke olduğumuzun ispatı olarak alkollü olarak direksiyon başına geçip trafikte cinayet işleyen kişilerin ne kadar rahat olduklarını haber bültenlerinde izliyoruz.bir de içki yasağını protesto etmek amacıyla ellerinde şişeyle bağıran şaşkınları izliyoruz.gerçekten çok garip bir ülke türkiye.
yasak olan şey her zaman daha cazip gelir mantığıyla, insanların daha çok üstüne gidip çiğneyecekleri yasaktır. kendisinden başkasına zararı yoksa kimsenin karışmaması gereken, fakat tersi bir durum varsa önlemin alınması gerektiğini düşündüğüm sorunsal. ama bu yasakların başka amaçları var dediğim bir nevi de gizli oyundur.
Millet adam gibi ağzına içse gerek duyulmayacak yasaktır aslında yasak bile değil düzenlemedir hatta yerindedir bile denilebilir
(bkz: hep bu ağzına içmeyenler yüzünden)
öptüğümün ülkesinde yasak getirilecek ya da tartışılacak başka mesele kalmadı mı diye düşündüren bir hadisedir. yaşam şartları adamın ebesini bellemiş içiyodur, ya da derdi yoktur içiyodur, eğleniyodur yanında içkisini içiyodur bize nedir sananedir kime nedir? kendinden başka kimseye zararı yoksa içsindir.
allah razı olsundur. sigara yasağına herkes destek verdi de içki yasağına tepki nedendir? diyorlar ki, içki içen sadece kendine zarar veriyor da ondan.. halbuki içki içen adam üstüne araba da kullandığında sadece kendine zarar vermiş olmuyor.
eğer yaşadığım ülkede içki rahatça içki içilemiyorsa, çocuklar aileleriyle içkili bir mekanda yemek yiyemiyorsa, ülkemin başbakanı sanata "ucube" diyebiliyorsa, muhafazakarlık günden güne daha da gözümüze sokulmaya başlandıysa ve belirli bir yaşam tarzı yüceltilirken birilerininki yok ediliyorsa bu ülkede demokrasiden bahsedilemez.
bugüne kadar, geleceğe ilişkin korkuları olan insanlara "paranoyak" olarak bakanların içleri hala rahat mı acaba?
hadi akplilerin bu konuda görüşü belli, adamlar kendilerini saklamıyorlar ama son referandumda türeyen ve akpnin ekmeğine yağ süren yetmez ama evetçi tayfanın bu tip sınırlamalarda kesinlikle ağlayıp zırlamaya hakkı yoktur. koskoca bir ideolojinin önüne göz boyaması için "darbecileri yargılayacağız" yaması yapılıyor, sen de elinde tuzla "yetmez ama evet evet!" diye koşuyorsun. yazık.
belli bir ekonomik ve kültür seviyesindeki insanların ben akpye oy verdim diyerek içki masalarında bazı konularda akpyi savunmalarını hatırladıkça oh olsun sana dediğim durumdur daha durun bunlar hiç bir şey yavaş yavaş aynı "haşlanan kurbağa" olayı gibi ama bizim içimiz rahat oy vermedik vermeyeceğiz. karışı durduk duracağız.
