- allah biliyor ya, ama dünya böyle tecavüz görmemiştir hakimim. parçaladım hatunu üffff.
o arada hakim türk filmlerinde olduğu gibi yanında bulunan hakimlerin kualığına eğilerek,
- adam samimi yahu, bence serbets bırakalım. bu zamanda böyle samimi olmak zor.
"gereği düşünüldü; kendisini mahkemeye karşı samimi davranmasından ötürü kut...."
bu kararı veren hakimin kızı, bacısı, anası, karısı kim varsa tecavüze uğrasa ve aynı mahkum gelse ve yine samimi bir şekilde davranıp ettiği tecavüzü anlatsa yine serbest bırakır mı çok merak ediyorum.
zaytung haberlerine koysan bunu liste başı olur. yaran zaytung haberleri başlığının altına da yazsan haftanın entrysi olur. ciddin öyle bişey sandım. içten içe merak ettim lan şimdi samimiyetini. vay mına goyum.
ohoo dedirten saçmalıktır. o zaman kendi çocuğunu kesip parçalayan vicdansızları da 'e ama o da üzüldü öldürürken' gerekçesiyle serbest bırakın, adam gitsin aynı aileden 6 kişiyi vursun, 'ama şimdi bakınız o da pişman, gelin bi kereliğine affedelim' diyin, hangi zihniyetten çıktıysa geri girmesi yada sokulması gerekir.
--spoiler--
"Savcı bana; 'Serbest bırakıldı.' dedi. 'Nasıl olur da bırakırsınız?' diye sordum. Gayet rahat bir şekilde; 'Evlenmek için yapmış, suçunu itiraf etti, samimiydi, salıverdik.' dedi.
--spoiler--
sonra türkiye savcısına nasıl küfredersiniz derler. al işte amk savcısı.
'Evlenmek için yapmış, suçunu itiraf etti, samimiydi, salıverdik' ne bu herkes evlenmek istediği kıza tecavüz etsin sorunlar kalksın o zaman böyle mallık mı olur tövbe tövbe.
haber ortaya çıktığı anda oraya müfettişler yağdırılıp suçlulardan başlanılmak üzere bu zincir üyelerinin bu kademelere gelmesine onay veren ve bu şekilde bir zihniyete kavuşmalarında rolü olan herkesin cezalandırılması yönünde talimat verilmiştir diye umuyorum.
cinayeti işlerken çok samimiydim, kurban da ben de samimiyetle boğuştuk önce. kollarımın arasında can çekişirken ve son nefesini verirken de samimiydi, ölmüştü samimi bir yüz ifadesiyle. samimi söylüyorum hakim bey. hakim:
-adam samimi beyler.
ingiltere'de bir yargıç, geceyarısı parktan geçen bir kızı korkutan adama 7 yıl 7 gün hapis cezası vermiş. gazeteciler 'adam kıza elini bile sürmedi, kızın çığlıklarına koşanlarda adamı yakaladılar. bu ceza çok değil mi?' diye sormuşlar.
yargıçın cevabı şu olmuş;
"kızı korkutmanın cezası 7 gündür. 7 yıl, ingiliz kızlarının gece yarısı parkta dolaşma özgürlüklerine saldırmanın cezasıdır."