istiklal mahkemelerin 1925 itibaril var oluş gayesi islamın ilgası için yapılan inkilaplara karşı gelenleri yok etmek ve gözdağı vermek.
Mahkeme yapacaksın , üst mahkemesi olmayacak tüm yetki onlarda olacak.
hain müslüman olmakdı onlar için nice din alimleri feda edilmiştir. bu millet ne kadar yavaş yavaş unutmaya başlasada zorbayla zulümle. birileri çıkar ve tekrar hatırlatır. hakk saklanamaz!
yargısız infaz mahkemeleridir. ülkede ne kadar islam alimi varsa burada idam edilmiştir. ne kadar sahtekar varsa sağ kalmıştır. ülkenin şu anki durumunu özetleyen görüntü de budur. evet, ülke münafıkların eline kaldı çünkü ne kadar cesur imam varsa hepsini astınız.
günün birinde, belki başka bir isimle tekrar ortaya çıkacak ve bu kez kesin olarak taraf tutacak mahkemeler. kimse zannetmesin bir gün bu iktidar gidecek ve her şey sona erecek, hayatımıza devam edeceğiz. herkes bir gün hesap verecek.
kimilerini korkutan mahkeme. bu mahkemeyi eleştirenler hümanist ve romantik yanlarını bir kenara bırakıp o dönemin şartlarına göre düşünmeliler. Bir devletin en zayıf olduğu an kurulma aşamasıdır. Bu aşamada çıkabilecek en küçük engel devleti yıkıma götürür. Ve o dönemde zorlayıcı bir güce ihtiyaç vardır. Ki istiklal mahkemeleri belki de kurunun yanında yaşı da yakarak düzeni sağlamıştır.
isyancılar, asker kaçakları, sözde dinci(!) olan hocaların mustafa kemal atatürk'ü hain diye fetva vererek türkleri savaşmaya göndermeyenlerin birer birer asıldığı faydalı mahkeme.
istiklal mahkemelerinde dinciler asıldı diyenler iskilipli atıf dışında 3 kişi sayamazlar. iskilipli atıf'ta on numara beş yıldız vatan hainidir..
şöyle bir mahkemedir ki mahkeme salonuna frenk şapkasıyla gelen adam kovulmuş iki ay sonra ise şapka giymek zorunlu olunca bu sefer de şapka giymedi diye milleti yargılamış hakimlere sahiptir.
memlekette alim adam bırakmamış mahkemelerdir. yunan harbinde halkı örgütleyen hocaları imamları bile astı bu mahkeme. amaç ne ? yapılacak dinsizlik devrimlerine karşı adam bırakmamak, muhalefet bırakmamak. kazım karabekiri bile alcaklardı da yemedi işte.
alimler katledilmiş, ne alaka vatana ihanet eden alimde olsa, komünistte olsa asılanların olduğu mahkemedir.
bu mahkemeler dini mahkemeler değil milli mahkemelerdir ve sadece milli değerlere ihanet edenler yargılanmıştır.
türkiyenin bugünkü durumunun sebebidir. muhalifi asalım, keselim, etkisiz hale getirelim düşüncesinin varlık bulmuş halidir ki üzerine 60'da, 80'de, 28 şubatta, gezide yapılan da aynı şeydir. kültürümüzün, kimliğimizin göstergesidir maalesef.
kılıç ali'nin anılarında naklettiğine göre, bir genci idama mahkum etmişler ve o günkü mesai bitince mahkemeden ayrılmışlar. sonra birisi çantasını unuttuğu için tesadüfen geri dönmüşler ve o geri dönüşteki bir tesadüfle o gencin af kapsamına girmiş olduğunu farkedip idam kararını karambolde iptal etmişler. yoksa kararlar bekletilmeden çabucak infaz edildiğinden eleman asılacakmış.