zaman satin almayi en cok saglayan bir işte calısma mecburiyetindeyseniz eğer nihayi hedefiniz için dişinizi sıkıp aklınızdan gecici olarak cıkartmanız gereken dusunce.
katlanmayı bilmeyen ıska gecer bazı seyleri, oyuzden katlanıp sizi taça atmak isteyen zübüklerin haddini bildirmek gerekir.
işin size neler kattığı, gelecekte size neler verebileceği dikkate alınmalıdır. işi bıraktığınızda başka işe girip giremeyeceğiniz, gireceğiniz işin size vaad ettikleri önemlidir.
bence bir yerde mutlu değilseniz orayı bırakmalısınız. fakat mutsuzluğunuzun sebebi iş değilde hayatın ta kendisi ise çalıştığınız işe hiçbir kusur bulmayın. mutsuz insan işini bırakırsa parasız bir mutsuza dönüşecektir. ki öyle bir durumda işinizi bırakmak sizi daha da dibe çeker..
şunu belirtmek gerek; bir işten ayrılmak planla programla yapılacak olay değildir. her şey birdenbire olur, fevri gelişir. gidersiniz rozeti masaya bırakırsınız ve çıkarsınız. ben 6 ay sonra ayrılcam diyen bir insanın 6 ay sonra o işten ayrılamayacağı açıktır. çünkü 6 ay sonralar nedense bu hayatta hiç bitmez.
monoton, sabit gelirli bir hayat mı yoksa sinus eğrisi gibi yarın ne olacağını bilmeden ama size çok şey vaad eden bir hayat mı? artık bu tercih sizin karakterinize göre belirleyeceğiniz bi şey...
her pazartesi rejim gibi, sigarayı bırakmak gibi bir eylemdir. işi bırakıp bodrumda bir kafe açılacaktır. hatta bu kişiler öğrencilik hayatında da okulu bırakıp bir oyuncu grubuna katılacaklardı. hayat işte...
hemen pedala basılıp harekete geçilmelidir. sevmeden ve zorlamayla gidilen işte daha çok hata ortaya çıkacak işten çıkma prosedurunuz daha da karmaşıklaşacaktır. dışarıda daha iyi işlerin varlığından emin olunmalıdır.
eyleme geçirilmesi durumunda son derece şık bir istifa jestiyle gerçekleştirilmesi gereken bir düşüncedir..Gidiş muhteşem olmalıdır. Efeler gibi gidilmelidir.Hey hey!
